Ekonomi

Olimpiyat Stadı 2 metre aşağı indirilecek!

Spor ve ekonomi dünyasından isimlerle 'maç yayın ihalesi' değerlendirilmesinin yapıldığı bir yemeğe katılan Sabuncu, toplantıda konuşulanları köşesine taşı

22 Ocak 2010 02:00

T24 - Türkiye Futbol Federasyonu, Atatürk Olimpiyat Stadı'nın zeminini iki metre aşağı çekecek bir yenileme projesini gündemine aldı. Proje, Digitürk'ün, Süper Lig maçlarının yayın hakkı ihalesini rekor bir fiyat ödeyerek 321 milyon dolara aldığı ihalenin değerlendirildiği yemekte konuşuldu.

Yemeğe katılan Milliyet Ekonomi Servisi Müdürü Murat Sabuncu, toplantıda konuşulanları gazetedeki köşesine taşıdı. Sabuncu'nun toplantıdan ilginç notları aktardığı yazısı (22 Ocak 2010) şöyle:

2009’un son ayları... Bir iddia... Tarafları, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener ile gazeteci Yavuz Semerci. Konusu “naklen yayın ihalesi kaç liraya sonuçlanır?”. Özgener, “300 milyon doları bulacak” diyor, Semerci, “İmkânsız”... İhale bu rakamın da üzerinde sonuçlanıyor. Kazanan Özgener. Kazandığı, takım elbise

Semerci ekonomi gazetecisi. Riskini “hedge” etmesi lazım. İddiaya girdikten hemen sonra Digitürk Genel Müdürü Ertan Özerdem’i buluyor. Ona diyor ki, “İhale 300 milyon doları bulursa bana bir takım elbise alacaksın.” Sonuçta “kendine bir takım elbise almış” oluyor.

Önceki akşam kazananlar ve kaybedenler bir aradaydı. Semerci yemeğe elinde bir takım elbiseyle geldi. Digitürk Genel Müdürü Özerdem ise bir zarfla. Zarf açıldı içinden bir senet çıktı. Vadesi 2015 yılı olan bir senet. Takım elbisenin alınışı bu tarihe ertelenmişti. Senedin kefili de Çukurova Grubu’nun patronu Mehmet Emin Karamehmet idi. Özerdem’in “esprisi”ne Yavuz Semerci, “Bu senedi kırdırırım ben de” diye karşılık verdi.

Olayın “eğlenceli kısmı” bu idi. Ancak gecenin ilerleyen saatlerinde daha ciddi konular konuşuldu. Bunların başında 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası’nın Türkiye’de düzenlenmesi geliyordu. Özgener mayıs ayında belli olacak bu süreçle ilgili olarak en büyük kozlarının Başbakan Tayyip Erdoğan olduğunu söyledi. İtalya ve Fransa ile çekişecek Türkiye’nin ipi göğüslemesi için Başbakan’dan lobi desteği alacaklarını anlattı. Ve bir de önemli bilgi verdi; Atatürk Olimpiyat Stadı baştan aşağıya yenilenecek. Hani 2002 yılında yapımı tamamlanan, rüzgar ve ulaşım engeli yüzünden hiçbir takımın maç yapmak istemediği stad.

Özgener metro ile stadın ulaşım sorununun çözüldüğünü, rüzgâr ve diğer konuları da halledeceklerini belirtti. Projeye göre 82 bin 576 kapasiteli stadın zemini 2 metre aşağıya çekilecek. Tartan pistin olduğu yerlerde bile koltuklar bulunacak. Üst kısmı dahil her tarafı kapatılacak. Ve kapasitesi 91 bine çıkartılarak eğer gerçekleşirse 2016 finaline ev sahipliği yapmak için hazır hale getirilecek. Projeye göre burası “milli takımın stadı” olarak konumlanacak.
Yine Özgener’den... “Futbola mali kriterler getireceğiz. Üçer yıllık performans kriterleri olacak. Toplam borcun aktiflere oranına bakılacak. Birebir kulüplerin durumlarını gözleyeceğiz. Uymayanlara da yaptırımlar uygulayacağız.”

Futbol Federasyonu Başkanı’nın önemsediği bir diğer konu... Şiddet yasası. İngiltere örneğini gösteriyor. Bir dönem holiganlarıyla ünlü ülkede bugün itibariyle 29.5 milyon futbol seyircisi var. Geçen yıl 2 bin 500 kişi tutuklanmış. Türkiye’de de futbola şiddet bulaştıranların gerekli cezayı kısa sürede almasını sağlayacak sistem üzerinde çalışıldığını bunun en kısa sürede bitmesiyle lige kalite geleceğini anlatıyor.

Erman Toroğlu kalabilir

Futbolda kalite konuşulurken ister istemez Erman Toroğlu konusu açılıyor. Önceki akşamki yemekteki konuşmalardan anladığım; Türk futbolundaki “kalite sorununun” olumsuz anlamdaki en önemli isimlerinden biri gibi sunulmaya” çalışılan Toroğlu için her şey bitmiş değil. Farklı bir formatta Toroğlu ile devam edilebilir. Lig TV için ismi geçen Fatih Terim de, Rıdvan Dilmen de akıllarda yok. Özellikle Dilmen’in NTV ile özdeşleştiği düşünülüyor. Maraton’da “geniş katılımlı bir format” gündemde. Şansal Büyüka’nın grupla manevi bağının yüksek olduğu bu yüzden ayrılmasının pek mümkün olmadığı da anlatılıyor.


Bu arada 2005 yılından kısa bir not. O günlerde Digitürk TMSF kontrolünde. Platformun başında Ali İhsan Karacan var. Karacan, Toroğlu ve Büyüka’nın programını yayından kaldırıyor. O gün de Digitürk Genel Müdürü olan Özerdem kanalda baskın bir Maraton yapıyor. Karacan bu korsan yayına son derece bozuluyor. Genel müdürü görevden alıyor. Sonra işler değişiyor. Hem Özerdem göreve dönüyor, hem de Toroğlu ile Büyüka kanala...

İhale gününden kısa başlıklar... Digitürk’ün ihaleye gireceği o gün belli olmuş. Bir gece önce uzun toplantılar yapılmış. Çukurova’nın kafasında belli bir fiyat varmış. O fiyata gelinse bir mola da onlar alacakmış. Ama Türk Telekom’un çekilmesi onlara göre “erken olmuş.”
 
İhale sonrası Digitürk çalışanları Çukurova binasına büyük bir Türk bayrağı asmış. Her katta da ayrı bir kutlama olmuş.

Turkcell yavaş davranıyor

Gecenin en ilginç konularından biri de ligin isim hakkı ile ilgiliydi. Şu an isim hakkı Çukurova’nın diğer şirketi Turkcell’de. Ancak kısa bir süre sonra süre doluyor. Digitürk kanadı Turkcell’in yeniden ligin isim hakkını almak konusunda ağır davrandığını düşünüyorlar. Son ihaleden sonra Turkcell lige ismini vermek için 10 milyon dolar ödemiş. Yeni fiyatlarla bunun artacağını hesaplamak zor değil. Digitürk yönetimi eğer iyi bir teklif verirse ligin isim hakkını seve seve Türk Telekom’a bırakabileceklerini söylüyor. Ciddiler mi yoksa bu grup şirketini harekete geçirmek için bir blöf mü yakında göreceğiz...


Yine Federasyon Başkanı kazandı!

“Naklen yayın ihalesi 300 milyon doları bulur mu?” iddiasının final yemeği yendi. Futbol Federasyonu Başkanı bir takım elbise gazeteci Yavuz Semerci kefilinin Mehmet Emin Karamehmet olduğu 5 yıl vadeli senet kazandı.




Sunset’te futbolun, naklen yayın ihalesinin perde arkasının konuşulduğu yemeğe katılanlar
(soldan sağa): Digitürk Genel Müdürü Ertan Özerdem, Habertürk Ekonomi Müdürü Yavuz Barlas, TFF Başkanı Mahmut Özgener, Habertürk Yazarı Yavuz Semerci, Milliyet Ekonomi Müdürü Murat Sabuncu, Kanaltürk Yönetim Kurulu Üyesi Ayhan Yurttaş, İpek Medya Grubu Başkanı Fatih Karaca, Vatan Gazetesi Yazarı Reha Muhtar.