15 Temmuz Darbe Girişimi

Fehmi Koru'dan Fuat Uğur'a: Darbe hazırlığını üç ay önce yazmış, ama hâlâ sevincini göstermiyor, mahcup bir tavır içinde!

"Konuyu ele alan başkaları 'Komisyon bu yazara da sormalı' teklifini yapıyorlar..."

16 Kasım 2016 18:24

Fehmi Koru*

Ennis Esmer ismini işittiniz mi?

Şu sıralarda Red Oaks adlı dizide Nash karakterini başarıyla canlandırıyor. O kadar başarılı ki, hiç âdetim olmadığı halde, dizide oynayan sıradan biri demeyip kim olduğunu öğrenmeye kalkınca karşıma bu isim çıktı: Ennis Esmer…

Kanada aksanıyla konuşan Amerikalı bir tipi canlandırmasına rağmen ne kadar bizden kokuyor o isim değil mi?

Öyleymiş zaten…

Ennis EsmerAnkara’da doğmuş. Kanada’ya üç yaşında göç etmiş. Orada büyümüş bir aktör.

Çok sayıda filmde, ondan da çok sayıda dizide oynamış…

Merak bu ya, “Bir de filmde izleyeyim” deyince ve filmin konusu da bir yerel gazetede geçiyor ve Ennis kardeşimiz batmak üzere olan 90 yıllık gazeteyi kurtarmaya çalışan genç gazeteci rolünü oynuyorsa…

Bana oturup ‘Big News from Grand Rock’ filmini izlemek düştü.

Ahmet Şık: Türkiye yazarı hükümetin darbe girişimini önceden bildiğini yazdı!

Asparagasın şahı

Satış ve reklâm geliri dibe vurunca ne yapabilir gazetenin sahibi; onu kapatıp işgal ettiği binayı satmaktan başka?

Hayatında gazetecilik dışında bir iş yapmamış, üstelik çalışma arkadaşlarını kurtarması gerektiğine de inanan bizim Ennis (filmdeki adı Leonard) çareyi ‘asparagas’ta bulur…

Okur kitlesinde heyecan uyandıracak ve gazeteyle bağlarını yenileme arzusu uyandıracak haberler…

İlham kaynağı da film kiralayan birinin kendisine temin ettiği ilginç konulu filmlerdir…

Gerisini anlatmayayım; bir yerlerde karşınıza çıkar, bende özetini okuduğunuzu unutur, “Ben bu filmi görmüştüm, ama ne zaman, nerde?” merakına düşersiniz…

Ben dün akşam Ennis kardeşimi filmde izlerken o hisse kapıldım çünkü.

Neyse. Bugünkü konum filmler, artistler değil. Daha ciddi bir konumuz var, birkaç gün öncesine dayanan…

Fuat Uğur“Hayatımda her türlüsüyle karşılaştım, ama kendi başarısını üstlenmekten çekinen, bundan âdeta utanan bir gazeteciyle hiç karşılaşmamıştım” dediğim bir örnek olaya değinmiştim.

Fuat Uğur: Kaynağım "Kılıçdaroğlu'ndan öğrendim" dedi

Darbe konusunda uyarılmışız

Türkiye gazetesinde yazan bir meslektaş, 15 Temmuz darbesinden aylar önce (açık tarihlerini de vereyim: 2 ve 21 Nisan 2016’da) kaleme aldığı iki yazıda, şimdilerde FETÖdiye anılan yapılanmanın bir ‘askeri darbe’ planladığını açık seçik yazmış…

İlk yazısının başlığı şu: ‘Cemaat’in ‘hususileri’ darbe için Ankara’da toplandı.’

Herhalde irkilmişsinizdir…

O zaman ikinci yazının başlığını da okuyun: ‘Cemaatçi askerlere son uyarı: Tavuk ‘tar’da sayılır!’

Uyarı da uyarı ha. Okuyalım:

“Tekrar cemaatçi kripto askerleri uyarıyorum. /Devlet ve komuta kademesi her şeyi biliyor ve suç işlemeye teşebbüs etmenizi bekliyor. / Hayır, kimsenin; ne Devletin ne de TSK’nın bu olası kalkışmadan çekindiği yok. /Sadece ister soru çalarak ve sınav yolsuzluğuyla, ister normal yollarla girdiği hâlde devşirilerek kriptolaştırılan bu insanlar sonuçta vatanın evlatları. TSK’nın emek vererek yatırım yaptığı, yetiştirdiği asker ve subaylar. / Eğer bu akıl dışı hezeyanlara kulak verdikleri takdirde kendilerine yazık edecekler. / Ama en çok korktuğum da bu sıkışmışlıkla orduda intihar vakaları olabileceği.”

Daha şimdiden 20’in üzerine çıktığı söylenen ‘cezaevlerinde intihar’ vak’alarına kadar her şeyi bilmiş bu meslektaş…

Hem de meydana gelmesinden üç-dört ay önce…

Keşke zamanında bu yazıları fark edip ben de böyle uyarı ağırlıklı yazılar yazsaydım; yazsaydım şimdilerde tavus kuşu gibi herkese o yazılarımı hatırlatarak övünürdüm…

Ne çare, o yazıları zamanında okumamış olduğum gibi, arşivden bulup çıkaran da ben değilim. Mensupları “Darbenin olacağını biliyormuş gibi yazılar yazmış, TV’lerde konuşmuşsun, nereden biliyordun?” türü sorulara muhatap olan bir gazetenin (Cumhuriyet), Ergenekon sürecinde “Gülen aleyhinde kitap yazmaya teşebbüs edersin ha, gir içeri” diye cezaevine atılmış bir mensubu (Ahmet Şık) “Bakın, esas yandaş bir yazar darbeyi biliyormuş” diye bilinir kıldı bu iki yazıyı…

Nostradamus: Yüzlerce yıl önceden Trump’ın geleceğini bildiği konuşuluyor...Ben oradan alıp buraya taşıdım.

Ancak ‘Nostradamus’ benzeri yazıları kaleme alan meslektaş hiç mutlu olmadı. Ağzımızın payını vermeye bile kalktı.

İnsan, hele bir gazeteciyse, övünebileceği bir başarı yakalayınca saklamayı değil onu herkesin gözüne sokmayı sever…

Cumhuriyet’te yayımlanmış hatırlatma yazısının değil de, bir internet sitesinde (burası oluyor) çıkan bir yazının yazarı olarak yaygın dolanım kazandırdığım için ben etrafta övünüp duruyorum da, o hâlâ sevincini gösteremiyor.

Mahviyetkâr bir arkadaş…

Dünkü yazısında da mahçupça bir tavrı var.

Acele Ümit Akdemir aranıyor

Yeni bir boyut eklemiş ama; “Darbenin olacağını Kılıçdaroğlu’ndan öğrendim” başlıklı yazısında…

Önceki iki yazısının da kaynağı olan Ümit Akdemir bunu söyleyen…

Eski bir Cemaat mensubu; ‘FETÖ’ye doğru gidildiğini fark edince örgütten kopmuş… Yazar arkadaşımıza ‘ilham perisi’ görevini üstlenmiş.

Darbeye ilişkin ilk haberleri daha Şubat ayında almaya başlamış Ümit Akdemir; eskiden tanıdığı ‘örgütün öndegelen adamlarından biri’ ile karşılaşınca… Şunları söylemiş o kişi:

“Önce MHP’yi ele geçireceğiz, sonra da CHP sokaklara dökülün çağrısı yapacak. Arkasından koşullar oluşunca da Hanya’yı Konya’yı göreceksiniz…”

Eh, bunlarla ilgili gelişmeler yaşandığına, MHP’de liderliğe karşı hareketlenme başladığına, Karadeniz’de konvoyuna ateş açılan CHP lideri ‘sokağa çıkın’ anlamına gelen açıklamalar yaptığına göre…

Vay be!

Gerçek Nostradamus bu yazıların yazarı değil, ona bunları anlatan Ümit Akdemir…

Her şeyi bilen adam o…

Meslektaş başarıyı üzerine almak istemiyor. Bu durumda merakımızı giderici yeni açıklamalar için ‘ilham perisi’ Ümit Akdemir’e başvurmaktan başka çaremiz yok.

Önce, ne yalan söyleyeyim, biraz da Ennis Esmer’in canlandırdığı ‘asparagasçı gazeteci’tipinin etkisinde kalarak, “Böyle biri gerçekten var mıdır?” kuşkusuna düştüm; öyle ya olsa çoktan TV ekranlarında görürdük diye…

Sonra ‘asparagasçılığın’ yazar meslektaş üzerine oturmadığını fark ettim. Yapmaz.

Mutlaka öyle biri olmalı.

Konuyu ele alan başkaları “Komisyon bu yazara da sormalı” teklifini yapıyorlar. İsterse çağırır sorar Komisyon; ama burada önemli olan kişi ‘ilham perisi’; yani Ümit Akdemir…

Herhalde bilgisine başvurulması gereken kişi o.

Vaktiyle içinde yer aldığı ‘örgütü’ iyi tanıdığı için…

Ümit Akdemir’in anlatacaklarını çok merak ediyorum.


Bu yazı fehmikoru.com'dan alınmıştır