Medya

"Fethullah Gülen neden evlenmedi?"

Ahmet Hakan: Latif Erdoğan'ın böyle mahrem bir bilgiyi paylaşmak için 40 yıl beklemesini bir tarafa bırakmak istiyorum ama başaramıyorum

28 Ağustos 2016 12:13

Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, TSK'daki cunta yapılanması tarafından düzenlenen darbe girişiminin ardından kamuoyunda 'itirafçı' olarak anılan, bir dönem Gülen cemaati ile yakınlığıyla bilinen Latif Erdoğan'ın 'Şeytanın Gülen Yüzü' adlı kitabıyla ilgili olarak "Kitabın 74. sayfasında Fetullah Gülen’in evlenmeme gerekçesi bambaşka bir nedene dayandırılıyor. Kitapta yazanlara göre, Gülen’in göbeğinden dizine kadar vücudunda bir kaşıntı illeti varmış. Vücudunun o bölgesi çok kaşınmaktan yara bere içindeymiş. Çocukluk yıllarında dört sene uyuz illetine müptela olmuş. 12 Mart döneminde hapse atıldığında bu illetin şiddeti daha da artmış" dedi. 

Hakan ayrıca, "Latif Erdoğan’ın böyle mahrem bir bilgiyi paylaşmak için neden 40 yıl beklediği sorusunu bir tarafa bırakmak istiyorum ama başaramıyorum" ifadesini kullandı.

Ahmet Hakan'ın "Fetullah Gülen neden evlenmedi?" başlığıyla yayımlanan (28 Ağustos 2016) yazısı şöyle:

Bugünlerde kendimi iki tür kitaba fazlasıyla kaptırmış bulunmaktayım:

- BİR: Fetullah Gülen hakkında yazılan itirafçı kitapları...

- İKİ: Hasan Sabbah ve Alamut Kalesi üzerine yazılan kitaplar...

Her iki tür kitap da Patricia Highsmith’in polisiyelerinden bile daha fazla nefes kesici...

*

Fetullah Gülen hakkında yazılan itirafçı kitaplarından çok tuhaf bilgiler öğrendim.

Mesela şu türden bilgiler:

*

- Kendisine “Siz Mesih misiniz?” türü sorular sorulduğunda “istemem yan cebime koy” tarzı cevaplar verirmiş.

*

- “Hiç hacca gitmedi” diye bir şayia var ya... Doğru değilmiş bu... Üç kez hacca gitmiş.

*

- Medyasını öyle kontrol edermiş ki... Manşetleri o atar, köşe yazılarını o denetler, tartışma programlarının konuk ve konularını o belirlermiş.

*

- İstihbarata çok meraklıymış. Çok severmiş istihbaratı. Tecessüse yatkınmış.

*

- Gençliğinden beri çok ama çok sıkı bir antikomünistmiş. Komünizmle Mücadele Dernekleri’ne meftunmuş.

*

- Bitkisel yağlardan nefret edermiş.

*

- Levent Kırca’nın “Olacak O Kadar” programını hiç kaçırmaz, izlerken gülme krizine tutulurmuş. Saygınlığı zedelenmesin diye gülme krizine girdiğinde odadan hemen çıkarmış.

*

- Bir taklit ustasıymış. İnsanları jest ve mimikleriyle taklit eder, hem kendisi güler, hem de çevresindekilerini güldürürmüş.

*

- Rüşvetle iş görmeye pek yatkınmış.

*

- Devlette ilk sızdığı kurum Diyanet, ikinci sızdığı kurum Milli Eğitim imiş.

*

Evlenmeme meselesine gelince...

Ben Bediüzzaman Said Nursi’yi taklit ettiğini, bu yüzden evlenmediğini sanıyordum.

Oysa Latif Erdoğan’ın “Şeytanın Gülen Yüzü” adlı kitabının 74. sayfasında Gülen’in evlenmeme gerekçesi bambaşka bir nedene dayandırılıyor.

*

Kitapta yazanlara göre...

Gülen’in göbeğinden dizine kadar vücudunda bir kaşıntı illeti varmış. Vücudunun o bölgesi çok kaşınmaktan yara bere içindeymiş. Çocukluk yıllarında dört sene uyuz illetine müptela olmuş. 12 Mart döneminde hapse atıldığında bu illetin şiddeti daha da artmış.

*

Latif Erdoğan’ın böyle mahrem bir bilgiyi paylaşmak için neden 40 yıl beklediği sorusunu bir tarafa bırakmak istiyorum ama başaramıyorum.

 

Ertuğrul Özkök'ün zeybek oynayışı

 

Rivayet olunur ki:

Ertuğrul Özkök, Aydın’da zeybek oynamak için gayet iddialı bir şekilde ortaya çıkmış.

Tam bir “topuksuz efe” edasıyla açmış kollarını yanlara...

Ve başlamış ağır, destansı ve ritmik hareketlere.

Tam yere diz çökme aşamasına geldiğinde...

Bir vurmuş dizini yere!

Fakat o da ne!

O diz, yerden uzun bir süre kalkamamış.

*

Hürriyet koridorlarında “Bir karizmanın çizilişi” olarak anlatılıyor bu trajik öykü.

Ben anlatanların yalancısıyım.