Kültür-Sanat

Göğe bakan şair 88 yaşında

Ağustos ayı hem doğduğu, hem öldüğü aydır Turgut Uyar’ın

04 Ağustos 2015 21:31

Türk edebiyatının en önemli şairlerinden biri olan Turgut Uyar’ın bugün doğum günü. Şair yaşasaydı bugün 88 yaşında olacaktı.

“Kendi şiirlerimi sonraları pek okumam. Çoğu zaman 8-10 yıl önce yazdığım bir şiiri tanıyamadığım, yadırgadığım bile olur” dese de şair, ardında Göğe Bakma Durağı, Çılgın-Hüzünlü, Palyaço, Bir İntihar Akşamı gibi defalarca okunacak şiirler bıraktı.

İkinci yeni şairlerin en önemli isimlerinden olan Turgut Uyar, 4 Ağustos 1927 yılında Ankara’da dünyaya geldi. Babası Hayri Bey, bir subaydı ve ailesinden uzakta yaşamak zorunda kalıyordu. Bu nedenle Turgut Uyar da babasından ayrı büyüdü. Şairin naif kişiliğinin oluşmasında, babasından sıklıkla ayrı kalmasının yarattığı hüznün payı büyüktür. Hüznünü şöyle anlatır Uyar: “Hüzünlü bir çocuktum. Nedense hep ağlamaya hazır. Ağabeyim bana sataştıkça annem “Yapma oğlum” derdi ona, “O içli bir çocuk…”

Turgut Uyar, Bursa Işıklar Askeri Lisesi ve sonra da Askeri Memurlar Okulu’nu bitirdi. Ardından çeşitli illerde askeri memurluk yaptı. Bu görevinden istifa eden Uyar, 1967 yılında kadar SEKA’da çalıştı ve buradan emekli oldu.

İlk evliliğini Yezdan Şener ile yaptı. 18 yaşında baba olan Uyar, bu evliliğinden olan 3 çocuğunu memurluk yaptığı yerlerde büyüttü. 1966 yılında eşinden ayrılıp, İstanbul'a yerleştiğinde o dönem Cemal Süreya ile ilişkisi bitme aşamasında olan Tomris Uyar ile şiir üzerine mektuplaşmaya başladılar. Bu mektuplaşmalar 1969'da evlilikle sonuçlandı. Tomris Uyar ile evliliklerinden bir erkek çocukları (Hayri Turgut Uyar) oldu. Siroz hastalığına yakalanan Turgut Uyar, 22 Ağustos 1985'te yaşama veda etti. 

Garip akımından İkinci Yeni'ye

 

İkinci Yeni akımının öncüleri arasında sayılan Uyar'ın ilk şiiri 1947'de Yenigün dergisinde yayımlandı. Hece ölçüsüyle yazdığı ve toplumsal konuları işleyen ilk iki kitabı Arz-ı Hal (1949) ve Türkiyem (1952)'den sonra, Dünyanın En Güzel Arabistanı (1959)'yla bireyin iç dünyasına ve birey-toplum ilişkisine yöneldi. Tütünler Islak (1962) ve Her Pazartesi (1968)'de de koruduğu bu çizgi yerini Divan (1970) ile geleneksel şiirin kalıplarına, Toplandılar (1974) ve Kayayı Delen İncir (1982) ile söz konusu dönemde yaşanan sınıfsal mücadelenin yansımalarına bıraktı.

Şair eserlerini kendi sesinden şöyle anlatıyor:

Uyar, ilk olarak Yâd adlı şiirini, o zamanların en önemli dergilerinden biri olan ve birçok şairin adını duyurduğu“Yedigün” dergisinde yayımladı. 1948 yılında ise Uyar edebiyatımızın en sağlam kalemlerinden biri olan Nurullah Ataç’ın ısrar ve çabaları ile Kaynak” adlı derginin açtığı yarışmaya katıldı ve “Arz-ı Hal” şiiri yarışmayı kazandı.

Kendi şiirini kendi çabaları ile oluşturan Turgut Uyar’ın şiirlerinde Nazım Hikmet, Cahit Külebi’, Lorca, Ahmet Haşim’i ve Orhan Veli’'nin izlerini bulunur.  Orhan Veli’nin şiiri ile Garip akımının bazı özelliklerini gösteren Turgut Uyar, zamanla II. Yeni hareketi içine girmişti. Ancak içine girdiği bu hareketin şiirleri gibi tamamen kapalı bir anlatımı Turgut Uyar, çoğu zaman tercih etmemiştir.

Uyar’ın sevilen şiirlerinden Göğe Bakma Durağı ile şairin doğum gününü kutlayalım:

 

Göğe Bakma Durağı

 

İkimiz birden sevinebiliriz göğe bakalım
Şu kaçamak ışıklardan şu şeker kamışlarından
Bebe dişlerinden güneşlerden yaban otlarından
Durmadan harcadığım şu gözlerimi al kurtar
Şu aranıp duran korkak ellerimi tut
Bu evleri atla bu evleri de bunları  da
Göğe bakalım

Falanca durağa şimdi geliriz göğe bakalım
İnecek var deriz otobüs durur ineriz
Bu karanlık böyle iyi afferin Tanrıya
Herkes uyusun iyi oluyor hoşlanıyorum
Hırsızlar polisler açlar toklar uyusun
Herkes uyusun bir seni uyutmam birde ben uyumam
Herkes yokken biz oluruz biz uyumayalım
Nasıl olsa sarhoşuz nasıl olsa öpüşürüz sokaklarda
Beni bırak göğe bakalım

Senin bu ellerinde ne var bilmiyorum göğe bakalım
Tuttukça güçleniyorum kalabalık oluyorum
Bu senin eski zaman gözlerin yalnız gibi ağaçlar gibi 
Sularım ısınsın diye bakıyorum ısınıyor
Seni aldım bu sunturlu yere getirdim
Sayısız penceren vardı bir bir kapattım
Bana dönesin diye bir bir kapattım
Şimdi otobüs gelir biner gideriz
Dönmeyeceğimiz bir yer beğen başka türlüsü güç
Bir ellerin bir ellerim yeter belleyelim yetsin
Seni aldım bana ayırdım durma kendini hatırlat
Durma kendini hatırlat 
Durma göğe bakalım