Gündem

Rus uzman: Türkiye'nin Afrin operasyonu Kürtlere değil, Amerika'nın maşası olan terörist güçlere karşı

"Türkiye, Suriye'de resmi olarak hareket etmek istiyorsa, rejimle ilişki kurması şart"

02 Şubat 2018 23:23

ABD’nin özgürlük vaadiyle Suriye’deki Kürtleri kandırdığını savunan Rus siyaset bilimci Aleksandr Dugin, Türkiye’nin Afrin bölgesinde gerçekleştirdiği Zeytin Dalı Harekâtı’nın Kürtlere değil, 'Amerika’nın maşası olan terörist güçlere karşı’ yapıldığını söyledi. 

NTV Dış Haberler Koordinatörü Ahmet Yeşiltepe'nin sorularını yanıtlayan Dugin, Rusya ve Türkiye’nin Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’la da koordineli bir şekilde bölgedeki Kürt sorununa beraber çözüm üretmesi gerektiğini ifade etti. Rus siyaset bilimci, "Kürt meselesini ileride birlikte çözmemiz gerekecek ama ABD çıkarına değil. Bu bölgedeki terörist Kürt grupların nasıl yok edileceğini birlikte çözmemiz gerekecek. Dengeli, adaletli bir yaşam olması gerekiyor ve tabii ki Kürtlerin de hakları olması gerekli. Ama Afrin’deki operasyon Kürt halkına karşı değil, sadece ve sadece Amerika’nın maşası olan terörist güçlere karşı yapılıyor. Rusya, operasyonu bu sebepten anlayışla karşılıyor” dedi. Dugin, şöyle devam etti:

“İleride de koordineli biçimde, anlaşma yaparak, Erdoğan ve Putin’in ortak hareketi şeklinde, -Suriye Devlet Başkanı Esad’a karşı olmaması, onun tutumunun da dikkate alınması gerekiyor- hareket edilmeli. Çevre ülkeler olarak, bu operasyonun sebebini anlıyorsak, Kürt halkına karşı olmadığını anlıyorsak; gelecekte ortak, dengeli operasyonları devam ettirebiliriz. İstikrarın, barışın sağlanmasına yardımcı olabiliriz."

"Türkiye, Suriye’de resmi olarak hareket etmek istiyorsa, rejimle ilişki kurması şart"

“Türkiye’nin bazı güvenlik konularında Rusya üzerinden Şam rejimiyle temas kurduğu iddiaları var. Siz ne düşünüyorsunuz” sorusunu da cevaplandıran Dugin, eski Genelkurmay İstihbarat Dairesi Başkanı Em. Korg. İsmail Hakkı Pekin'in yakın zamanda Şam'a giderek bazı görüşmeler yapacağını belirterek şunları söyledi:

“Evet. Belirli adımlar var. Resmi ilişkiler demeyelim bunlara, daha çok STK’ların ön görüşmeleri var. İsmail Hakkı Pekin Şam’a gidecek yakın zamanda. Bu gayrıresmi formatta olacak. Rusya'nın da heyetlerin şejkillenmesine katkısı var. Bu gayrıresmi ziyaretler ileride daha resmi temasların başlangıcı olacaktır. Eğer Türkiye, Suriye’de resmi olarak hareket etmek istiyorsa, rejimle ilişki kurması şart. Başka türlü bu operasyonu ilerletemeyiz” 

"ABD, terörist Kürt unsurlarını Türkiye'ye karşı kullanmaya çalıştı"

ABD’nin ‘terörist Kürt unsurlarını’ Türkiye’ye karşı kullanmaya çalıştığını savunan Dugin, "Kürtler tarafından kontrol edilen kuzey Suriye bölgelerinde Amerikan üsleri var. Amerikalılar Kürtlere özgürlük vaadinde bulundular; bu kartı oynamaya çalıştılar, bağımsız devlet kuracağız diye onları kandırdılar. Rusya, bu şekilde algılıyor ABD’nin tutumunu ve Türkiye’nin hedeflerini de bu şekilde kabul ediyor. Türkiye kendi güvenliğini korumak zorunda, Rusya bunu çok iyi anlıyor. Bu, Rusya Türkiye’yi destekliyor ve Kürtlere karşı birlikte hareket ediyor anlamına gelmiyor” ifadelerini kullandı.

"Suriye’nin ve Orta Doğu’nun geleceği Rusya, Türkiye ve İran’ın tutumuna bağlı"

Rusya’nın Soçi kentinde gerçekleştirilen Suriye Ulusal Diyalog Kongresi’ni de değerlendiren Dugin, şunları söyledi:

"Aslında Soçi’de gerçekleşen olay, tüm dünya düzeninin değişmesi anlamına geliyor. ABD ve Batı olmadan, sadece bu üç ülkenin katılımıyla Orta Doğu’nun kaderinin değişeceğini düşünmek birkaç sene önce imkansızdı. Ama bugün hepimiz görüyoruz ki, Suriye’nin ve Orta Doğu’nun geleceği Rusya, Türkiye ve İran’ın tutumuna bağlı. Ve sadece bu üç ülke, tabii ki Suriye ve Irak’ın katılımıyla bu bölgenin geleceğini şekillendirecekler. 

Artık çok kutuplu dünyaya giriyoruz ve Soçi’deki görüşme gösterdi ki, dengeler tamamen değişti. Rusya, İran ve Türkiye arasında prensip olarak yepyeni bir format oluşturuyor. Bölgede yeni bir plan oluşturmamız lazım. Üç büyük ülke, kendi sorumluluklarını çok iyi anlıyorlar ve birlikte hareket ederek; her ne kadar güç kapasiteleri farklı da olsa muazzam sonuçlara ulaşabilirler ve bu bölgede dostluğu, barışı ve istikrarı kurabilirler. Kanlı kardeş savaşını durdurabilecek kapasitedeler. Hem Batı hem de radikal İslami gruplara karşı birlikte çok etkin bir mücadele veriyorlar."