Gündem

Sabah yazarından TRT World'e: Hakaret ederek bu aymazlığı örtemezsiniz!

"Arkadaş bu kadar derin uyunmaz ki"

19 Mayıs 2017 12:59

Sabah yazarı Melih Altınok, TRT World'ü Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın ABD'ye yaptığı ziyareti ve ABD Başkanı Donald Trump ile olan görüşmesini, yeterince ekrana yansıtmadığı gerekçesiyle eleştirdi. "Tüm kanalların Beyaz Saray'a canlı bağlandığı 19.40 ve sonrasında dakikalarca ne yayın yaptınız, açıklayın. Bakın yanda o ana ait ekran görüntünüz var" diyen Altınok, "RTÜK kayıtları da ortada. 'Ama sonrasında zirvenin şu kadar saat haberini verdik' türünden komik açıklamalarla yada gazetecilere ve seyirciye hakaret ederek bu aymazlığı örtemezsiniz" ifadesini kullandı.

Melih Altınok'un "TRT World niye var ki?" başlığıyla yayımlanan (19 Mayıs 2017) yazısı şöyle:

Salı günü Beyaz Saray'ın kapısında, Trump'ın ve içinde Erdoğan'ın olduğu TürkiyeCumhurbaşkanlığı forslu siyah Mercedes'in belirdiği anda heyecan doruğa çıkmıştı.
Bütün haberciler nefeslerini tutmuştu.
Çünkü dünya devi ABD'nin aşırılıklarıyla meşhur başkanı ile Türkiye'nin karizmatik lideri ilk kez karşılaşacaklardı.
Kim bilir o an, basın tarihine geçecek nasıl enstantanelere gebeydi...
Beklerken, bir yandan da farklı perspektifleri kaçırmamak için yabancı ve yerel haber kanalları arasında sürekli geziniyordum.
İstisnasız hepsi akışlarını yıkmış canlı yayındaydı.
Sıra, Türkiye'yi dünyaya İngilizce "tanıtmak" için kurulan resmi haber kanalımız TRT World'e gelince gözlerime inanamadım!
Kanal, 19.40'ta Türkiye Cumhurbaşkanı ile ABD Başkanı'nın ilk kez karşı karşıya geldiği dakikalarda tenisçi Sharapova sohbetindeydi.
Evet, doğru duydunuz...
Bir tek, işi sadece dünyaya Türkiye'den seslenmek olan bu kanal "Beyond The Game" adlı programı yıkmayı göze alamamıştı.
Hadi diyelim tüm kanal uyuyakaldı ve hayatlarının haberini atladılar...
İyi de arkadaş bu kadar derin uyunmaz ki!
Zira iki lider içeri geçip kameralar karşısında ilk açıklamalarını yaparken de meslektaşlarımız spor magazine devam ediyordu...
Nihayet, 20 dakikadan fazla süren şekerlemenin ardından saat başında, Erdoğan ve Trump üçüncü duraklarına, kürsüye gelince kanal canlı yayına başladı.
Şimdi siz söyleyin lütfen, olacak iş mi?

***

Benim maksadım gazetecilik sizinkini bilmiyorum

TRT World ile ilgili bu habercilik eleştirilerimi dillendirince kurumu vergileriyle ayakta tutan vatandaşlar yani "gerçek patron" isyan etti tabii ki.
Ancak özel olduğu için burada bahsetmeyeceğim kabalıklar ve Twitter'daki sahte isimle açılmış hesapların saldırısı damanidardı.
Ardından kurum resmi bir açıklama yaparak eleştirilerin "maksatlı" olduğunu yani benim ve skandala şahit olan seyircilerin yalan söylediğini iddia etti.
Bu ağır ithamı çürütmenin ve kimin yalan söylediğini ispat etmenin kolay bir yolu var beyler!
Tüm kanalların Beyaz Saray'a canlı bağlandığı 19.40 ve sonrasında dakikalarca ne yayın yaptınız, açıklayın. Bakın yanda o ana ait ekran görüntünüz var. RTÜK kayıtları da ortada.
"Ama sonrasında zirvenin şu kadar saat haberini verdik" türünden komik açıklamalarla yada gazetecilere ve seyirciye hakaret ederek bu aymazlığı örtemezsiniz.
Bir habercinin ağzına yakışmayan "fitne" laflarını ve kibri de bırakın.
Hodri meydan!
Oysa ne kadar kolaydı, hatanızı kabul edip, "refleksimiz zayıftı" türünden saygılı bir özeleştiriyle devam etmek.
Öyle ya, bu halk bu seyirci, samimi olduğu için kimleri affetmedi ki?
Ha bir de hazır yeri gelmişken soralım. TRT World'ü eleştirince küfür ve hakaretlerle sosyal medyadan devreye giren bu troller kadrolu mu sözleşmeli mi acaba?