14 Temmuz 2014

Almanya-Arjantin: Olağan şampiyon, sönük final

Tebrikler hak ederek kazanan, futbolu cesur oynayan kaybetmekten korkmayan Almanya takımına

Bu karşılaşma bir anlamda Almanya'nın üst düzey takım futboluyla, üst düzey oyunculara sahip Arjantin'in kapışması olacaktı.

Almanya ve Arjantin 86'da da finalde karşılaşmışlar ve Arjantin o zamanın ruhsuz Almanya'sını güzel futboluyla 3-2 geçmeyi başarmıştı.

Ardından taraflar 90'da da finale kaldılar. Bu kez Almanya uzatmalarda kazandığı penaltıyla Arjantin'i elemişti.

Ve bakalım bu defa şampiyonluğa uzanan kim olacaktı?

Almanya takım bütünlüğü ve takım disipliniyle Tangocuları alt etti alt etti yoksa Arjantin başta Messi olmak üzere yetenekli ayaklarıyla rakibini alt edecek gibi gözüküyordu.

Benim kişisel duygularıma gelince; ben futbolu seviyorum ve futbola kim daha fazla emek vermiş, kim daha fazla futbolu geliştirmek için kafa yormuşsa onun kazanmasını isterim. Almanya ta 2002'dan beri köhnemiş futbolunu yeniden yapılandırıyor. Ve her geçen gün futbolununun üzerine bir şeyler koyuyor. Hep atağı düşünen futboluyla göz dolduruyor. Kaybetmekten hiç korkmuyor. Son Avrupa ve Dünya şampiyonalarında son noktayı koyamadılar ama 2014'te en güçlü favori olarak geldiler. Ve bu turnuvada bir kez uzatma oynadılar, hiç penaltılara kalmadılar.

Arjantin ise her zaman sempati duyduğum bir futbol ülkesi. Ayrıca geçmişte Maradona bugün Messi gibi herkesin seyretmekten zevk duyacağı futbolculara sahipler.

Ne var ki savunma ağırlıklı futbollarıyla, az gollü galibiyetlerle, Messi'nin sırtında gelmişlerdi finale. Son üç maçta sadece bir gol attılar Yarı finalde de gol atamadan finale yükseldiler.

 

Ve final başlıyor

 

Dünya kupası Puyyol ve top model Gisele'nin ellerinde sahaya getirildi. Bir milyarın üzerinde insanın heyecanla izleyeceği ve o kupanın sahibinin belirleneceği karşılaşmanın başlamasına gelmişti sıra.

Yakın markajla başladı maç. ilk dakikalarda daha çok Arjantin, daha sonra Almanya daha çok topla oynayan taraftı.

Ne var ki Panzerler hazırlık paslarının ötesine pek geçemediler bu dakikalarda.

Buna karşın Arjantin kontra atak aradı daha çok. Özellikle de Messi'yle.

 Almanya her ne kadar etkili gibi gözükse de pozisyonları duran toplardan geldi.

En önemlisini de 45+2'de Kroos'un korner atışından elde ettiler. Howedes'in kafası direkten döndü.

Almanya 31'de sakatlanan Kramer'in yerine Schürrle'yi aldı. Bu durumda Mesut ortaya, Schürrle açığa geçti. Böylece Almanya atakları daha etkili olmaya başladı.

Aslında Kramer ilk on birde yoktu ama Khedira'nın son dakikada sakatlığı ona ilk on bir şansı vermişti.

Arjantin ise bir türlü Messi'nin getirdiği topları değerlendiremiyordu. Zaten Messi hep çok yalnız kaldı. Di Maria ve Aguero'nun yokluğu Arjantin için belirleyici eksikliklerdi.

35'de Messi'nin aktardığı Higuain'in değerlendiremediği, yine 40'da Messi'nin hızla inip Alman defansını zorladığı pozisyonlar Tangocuların gole yaklaştığı anlardı.

İkinci yarıya Arjantin Aguero'yu alarak başaldı. Ve hemen 47'de belki de maçın o ana kadarki en etkili pozisyonunu Messi'nin ayağından kazandı. Ne var ki Messi'nin şutu az farkla dışarı çıktı.

Zaten Almanya ikinci yarıya daha etkisiz başladı.

Messi çabukluğuyla, kişisel becerileriyle Almanya defansını zorlamaya devam ediyordu.

Ama yine de 61'de sol kanattan Schürrle'nin taşıdığı top, çok müsait pozisyondaki Mesut'un ayağına iyi otursa skor Almanya lehine değişebilirdi.

71'de de Schürrle pas trafiğinin ardından gelen topu iyi değerlendiremedi.

82'de Kroos Mesut'un pasıyla gole çok yaklaştı.

Fakat her iki takımın da çabası bir gol atmaya bile yetmedi.

 

Uzatmalar Almanya'ya yaradı

 

Ve karşılaşma uzatmalara gitti.

Artık daha çok ayakta kalabilen daha az hata yapan kazanacaktı.

ilk uzatma devresine her iki takım da şaşırtıcı biçimde etkili başladı. Sanki enerjilerini daha çok bu dakikalara bırakmış gibiydiler.  

İkinci uzatma dakikalarına geldiğimizde futbolcuların yorgunlukları fazlasıyla ortaya çıkmaya başladı ama Almanya giderek takım olarak egemenliği eline geçirdi. 109'da sarı kartlı Aguero'nun Schweinsteiger'in yüzünü kanatacak sertlikteki hareketi cezasız kaldı. Böylece hakemlerin ikinci sarıdan  kırmızı kart göstermeme inadı değişmedi.

113'de Schürrle'nin sol kanattan ortasına sonradan Klose'nin yerine oyuna giren Goetze çapraz koşu yaparak savunmanın arkasındaki boş alana geçti, topu çok iyi köşeye bıraktı. Bu gol harika bir takım-birey sentezine örnekti. Böylece Almanya havalara uçtu, Arjantin yıkıldı. Arjantin defansif oyununun sadece Messi'ye dayalı oyunun cezasıydı bu.

Gole özellikle maç penaltılara gitmediği için sevindim.

Sonuçta Almanya 2014'ün şampiyonu olurken bir ilki de gerçekleştirmiş oldu; bir Avrupa takımı Güney Amerika'da düzenlenen bir turnuvada ilk kez şampiyon olmuş oldu.

Tebrikler hak ederek kazanan, futbolu cesur oynayan kaybetmekten korkmayan Almanya takımına.

Son söz: Son üç Dünya kupası finali 1-1, 1-0, 1-0 skorlarıyla sonuçlandı ve hep sönük geçti. Buna yeni çözümler gerek. Çünkü futbol atakla golle güzel...

 

 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları

Oynamadan üç puan

Balıkesir karşısında yavaş, dağınık, çabuk unutulacak bir top oynadı Beşiktaş. Buna rağmen 3 puan aldı

Tottenham-Beşiktaş: 1-1'e üzüldük

Deplasmanda elde edilen puan açısından bakıldığında sevindirici bir beraberlik ama oynanan futbola ve elde edilen pozisyonlara bakınca üzülmemek elde değil

Futbol durarak oynanınca

Tribünlerin boş olduğu futbol karşılaşmaları TV'den izlenirken bile zevksiz. Ama ne gam! Yeter ki tribünlerden istenmeyen sesler çıkmasın