20 Mayıs 2017

Huzursuz ruhların huzur bulması

Huzursuz ruhları gördüğünüzde tanıyabiliyor musunuz?

Bir film izledim: Blue. Tanımadığım dâhi müzisyenlerin hayatı ile olabildiğince buluşturdu beni. Yavuz Çetin ve Kerim Çaplı.

90’larda Blue Blues Band grubunda çalıyorlar, Sunay Özgür ve Batu Mutlugil ile birlikte.

Huzursuz ruhları gördüğünüzde tanıyabiliyor musunuz?

Blue kafalar nasıldır?

Bu anlatılabilecek bir şey değil, sezebilirsiniz. Görünce belki ‘hah, işte bu o’ diyebilirsiniz.

*

Tutku duyduğunuz şeyi yapmak sizi siz yapar. Tutku duymadan yaptıklarınız da sizi siz yapar ama onları yaptığınızda kendinizi sevmeniz ya da kabul etmeniz o kadar kolay olmayabilir.

Tutku duyduğunuz o şeyi yaparken bedel ödersiniz. Her halukârda bedel ödüyoruz. Bedelin ne boyutta olacağına, hayatımıza katacaklarına ya da hayatımızdan götüreceklerine karar vermek de bizi biz yapıyor.

Blue’da, ödenen bu bedellere şahit oluyoruz.

Şart değil ama tutkunuzun peşinden giderken ailenizle olamayabilirsiniz mesela.

Teyzeler, amcalar. Baklavalar, börekler. Güven veren o tatlı televizyon sesi içeride. Hopiçik hupuçuk sarılmalar. Şefkat, sevgi yumukluğu. Bunlar da olamayabilir.

*

Blue’da ne mi oluyor? Çok şey. Bana hatırlattıklarını sıraladım. Sizinkileri bulmak isterseniz sonraki gösterimleri aşağıya ekledim.

  • Normal olmak ya da olmamak

 

  • Kıyıda olmak ve bununla birlikte patlamaya hazır şahane bir varlık olmak

 

  • Tek bir şey yapmanın gücü: Müzikse müzik ve onu çok iyi yapmak

 

  • Depresyonun ne kadar ama ne kadar tanıdık oluşu

 

  • Huzursuz ruhların sahnede ya da mezarda huzur bulması ihtimalinin yüksek olması

 

  • İşini iyi yapmanın büyüsü

 

  • Müziğin mucizesi

 

  • Sanat mı? Yaşam mı?

 

  • Sanat mı? Aile mi?

 

  • Sanat mı? Ben mi?

 

  • Sanat mı? Çocuklarım mı?

 

  • Parayı nereden kazanırım?

 

  • Para kazandığım şeyi sevebilir miyim?

 

  • Yoksa sevdiğim şeyden mi para kazanmalıyım?

 

- Hepsi bir arada mümkün olmaz mı?

- Mezar taşımda ne yazacak? Bu önemli mi?

- Boş bir bavulla yaşasam nasıl olurdu?

Sayıları çok az da olsa, Yavuz Çetin ve Kerim Çaplı gibi müzisyenler tanıdığımı sanıyorum.

Umarım onları pamuklara sarabiliriz.

Neden Blue?*

‘’Yavuz'u ve Kerim'i canlı izlemiş olanlar kendilerini inanılmaz şanslı sayabilirler. Türkiye'nin dünya çapında bir müzisyeni var mıydı? Evet, Kerim Çaplı. Müthiş bir gitaristi var mıydı? Evet, Yavuz Çetin.’’ - Batu Mutlugil

‘’Eğer kompleksli biriyseniz başka bir evrene kaçmanız gerekir, çünkü böyle müzisyenlerin seviyesine gelebilmek çok zor.’’ - Batuhan Mutlugil

‘’O dönemin janrında Blue Blues Band'in etkilemediği kimse yoktur. Kimsenin çalamayacağı şeyleri çalarlardı.’’ - Batur Yurtsever - Bas Gitarist

‘’Blue Blues Band, en iyisinin bu yoklukta bile yapılabileceğini göstererek bizim de içimizde bir ateş yaktı, biz de müzik yapmak istiyoruz, dedik. Genç bir müzisyen için en önemli şey budur.’' - Aylin Aslım 

Neden Yavuz Çetin?

‘’Bizim jenerasyonumuzun en yeteneklisi oydu. Tamamen başka kategoride bir herifti. Sahnede yanlış bir şey çaldığını bile duymadım.’’ - Teoman

‘’Bazı gitaristler müthiş teknisyenlerdir. Bazılarında bu yoktur, ruh kısmı ağır basar. Yavuz'da ikisi de olağanüstüydü.’’ - Tarkan Mumkule - Gitarist

‘’Starlık dünyasının bazı kuralları ve oyunları var. Ama o, aslında hiç kimseye benzememesiyle doğuştan stardı.’’ - Göksel

‘’O kadar gerçek ki bu cesaretten korkuyoruz. Ben Yavuz'un parçalarını dinleyemiyorum. Bana ne kadar korkak olduğumu  hatırlatıyor.’’ - Taner Öngür - Bas Gitarist, Moğollar

Neden Kerim Çaplı?

''Hangi enstrümanın yanına koysan onu konuşturan bir adam. Ultra bir yeteneği vardı.’’ - Deniz Arcak

‘’Jimi Hendrix ile aynı sahneyi paylaşmış bir insan. Efsanelerini duyunca insanın aklına ''neden'' sorusu geliyor... Ve ‘'keşke''...’’ - Melis Danişmend

‘’Biz, onun yanında normal insanlarız. Belki bir Beethoven, bir Mozart... Kerim Çaplı böyle bir müzisyen aslında.’’ - Volkan Başaran - Gitarist

‘’Başka boyutta müzik düşünebilen birisiydi. Öbür taraftan hediyeli gelmişti.’’ - Erkan Oğur

‘’Steve Winwood neyse, Kerim Çaplı da odur. Burada olması onun şanssızlığıydı.’’ - İskender Paydaş

Sıradaki gösterimler: http://www.beyazperde.com/filmler/film-254252/seanslar/civarinda-254926/date-2017-05-16/

 

Yazarın Diğer Yazıları

İran’ın cesur kadınları: Jin, Jiyan, Azadi!

Çoğu İranlı temel özgürlükler ve demokrasi uğruna canını feda etti

Mad Pride ya da ‘Delilerin’ Onur Yürüyüşü

Mad Pride’ın amacı stigma ile mücadele etmek, ‘delilerin’ haklarını savunmak, çeşitli politikalara etki etmek, beraberce güçlenmek, bazen biraz eğlenmek ve misal ‘psikopat’, ‘manyak’, ‘şizo’, ‘deli misin nesin’ demeden önce bir kez daha düşünmeyi hatırlatmak

LGBTİQA+ hakları insan haklarıdır!

Kendimiz dışındaki insanların var oluşlarını öldürmeye yeltenmekle övün(e)memeliyiz, bundan olsa olsa utanç duyulur.