17 Haziran 2013

Hülya Avşar'ın Başbakana veremediği kitap

Kulisler, korumaların kitabın adına takıldıklarına dikkat çekiyorlar

Hülya Avşar'ın Başbakana veremediği kitap

Gezi Parkı, darma duman edilmeden önce Başbakan Tayyip Erdoğan'la görüşme zincirine katılan sanatçılardan biri de Hülya Avşar oldu. Avşar'ın müdahale edileceği izlenimi  aldığına ilişkin açıklamaları çok tartışma yaratırken çarpıcı  iddialar kulisle re yansıdı.

Hülya Avşar başbakanla görüşmeye gideceği belli olunca yanında Marshall B. Rosenberg'in "Şiddetsiz İletişim" kitabını götürüyor. Kitap özetle, şiddetsiz iletişimin mümkün olduğunu ve bir yaşam biçimi olarak görülür ve öğrenilirse karşındaki kim olursa olsun şiddetsiz iletişimin bir yolu olduğunu anlatıyor.

Ancak, iddilara göre, başbakanın korumaları Avşar'ın başbakanın yanına kitapla  girmesini izin vermiyorlar. Kulisler, korumaların  kitabın adına takıldıklarına dikkat çekiyorlar.

Avşar'ın elindeki kitapta şöyle diyor: Şiddetsiz letişim, iletişim kurarken ilgili herkesin ihtiyaçlarını dikkate alan, bu ihtiyaçları önemseyen, tarafların birbiri ile diyalog ortamı oluşturmasını ve sürdürmesini amaçlayan bit yöntem, bir bilinç hali ve bir yoldur. Şiddetsiz iletişim bir uzlaşma, uzlaştırma ya da ikna olma yolu değil insanların birbirini duymayı öğrenmesidir. Çünkü şiddet bir kişinin bir diğerinin ihtiyaçlarını dikkate almaması ile ortaya çıkar.
Görüşme sonrasında, okuduğu "Şiddetsiz İletişim" isimli kitaba dikkat çeken Avşar, "Gençler adına Başbakan'a bazı şeyleri okurum diye bazı yerlerin altlarını çizdim ama cesaret edemedim. Çünkü kitabın ismi çok fenaydı. 'Buradan tekmeyi yemeden gidebilmem için bu düşüncelerinden vazgeç' dedim, ama içimde uhde kaldı" şeklinde konuştu.

---

Gezi Parkı'nda iktidar üç maymun

Türkiye son 20 gündür Gezi Parkı ile yatıp kalkıyor. Sadece sokak değil, siyaset de çok gergin. Meclis genel kurulu,  komisyonlar,  iktidar, muhalefet gurupları, kulisler çok hareketli. İktidar  milletvekilleri televizyonlara çıkarak müdahale gerekçelerini anlatıyor.

Gezi Parkı'nın konuşulmadığı tek yer var. Sürpriz bir yer. O da  Anayasa Uzlaşma Komisyonu. Komisyon, her gün toplanıyor. Gergin toplantılar da yaşanıyor. Bunların hiç birinin nedeni Gezi Parkı değil. İktidar Gezi Parkı yokmuş gibi davranıyor. Komisyon da bir üye  'Niye konuşulmuyor' sorusuna, "Getirseler. Başlarına ne geleceklerini biliyorlar" diyor.

----------

Bir ben Bir Türmen  

Avrupa  Parlamentosu'nun,  Gezi Parkı kararı geçtiğimiz haftaya damgasını vurdu.  Muhalefet, çok sayıda  basın toplantısı düzenledi. CHP İzmir Milletvekili, AİHM eski yargıcı Rıza Türmen de haftanın son günü basın toplantısı  yaptı.  Meclis  basın bürosu, Türmen'in  toplantısını koridora  duyurdu. Toplantı salonuna bir kaç  kameraman iki  muhabir girdi. Biri ben. T24'ün muhabiri, biri de bir Televizyon muhabiri. Türmen, bu durumu  görünce, gülmekten  kendini alamadı.  Esprileri birbirini kovaladı. "Niye  gelmiyor bu arkadaşlar. Gezi Parkı mı deseydik" diyen Türmen'le,  TV muhabiri de  toplantıdan çıkınca  başbaşa toplantıyı bitirdik.  İşte medyanın hali?

Yazarın Diğer Yazıları

Sırrı Süreyya Önder: Ulucanlar 10 adım ötede

Önder: Arkadaşlar, Hazine’den yardım aldığımızda söz kaloriferli yer tutarız. Şimdilik kalplerimizin ısısıyla geçinelim

Aygün: Pantolonsuz mu geçeyim?

CHP Ankara Milletvekili Sinan Aygün: Pantolonsuz mu geçeyim?

Gülen'e 'tonton dede' planı

Dershane düzenlemesi iktidar ve muhalefet kanadının bir numaralı konusu. AKP kulislerinde de, bu işin bir Fethullah Gülen ve cematinin tasfiyesi olarak değerlendiriliyor.