20 Haziran 2018

İlk faturayı Amerika kesti

Trump istese bile, Türkiye’ye silah satışı ancak Senato’nun onayına bağlı

Ambargolar siyasi karardır.

Bu ikinci. Türkiye ciddi olarak ikinci kez karşılaşıyor.

Amerikan ambargosu ile...

Amerika’nın ilişkide bulunduğu ülkelere, ister “müttefik”, ister değil, bir bozukluk ve terslik halinde uyguladığı ilk önlem ambargo.

Bazen “silah ambargosu”, bazen “genel ekonomik ambargo”.

Yıl 1974... Ecevit’in Başbakanlığında CHP- MSP koalisyonu Kıbrıs’a çıkıyor. Kıbrıs’ta Rum Kesiminde Sampson darbe yapıyor, Makarios’u deviriyor. Darbe Rum Kesiminde ancak, Türk Kesimini de etkiliyor, Türklerin yaşamı tehlikeye giriyor.

Ecevit Amerika ve İngiltere ile uzun görüşmelerden sonra Kıbrıs’a çıkmaya karar veriyor, “Amerika’ya rağmen” ve çıkıyor.

İşte, Amerika da faturayı kesiyor. Genel ambargoyu dayatıyor.

Ambargo CHP - MSP İktidarının sonunu getiriyor.

Ülkede pek çok mal bulunmaz hale geliyor, Resmen, “kıtlık” başlıyor. Ampulden tereyağına, tuvalet kağıdından petrole, akla ne gelirse...

Ambargo Türkiye’yi fena etkiliyor.

Kıbrıs ya da bir başka neden, ambargo özünde siyasi karar özelliğini taşıyor.

“Check and balance”

Önceki gün Amerikan Senatosu Türkiye’ye ikinci kez ambargo getiren kararı onaylıyor. Bu kez “silah ambargosu”.

Öyle bir ambargo ki, Senato kararı ezici bir çoğunlukla, 10’a karşı 85 oyla kabul ediyor.

Buna göre, Amerika Türkiye’ye satılan savaş helikopterleri, nakliye helikopterleri, savaş uçakları, F - 35’ler, F-16’ların satışını durduruyor.

Bunların Türkiye’ye satışı ancak Senato’nun onayı ile mümkün hale geliyor.

Böylelikle, Kongre yetkiyi Başkan Trump’ın elinden almış oluyor. Trump istese bile, Türkiye’ye bu silahların satışı ancak Senato’nun onayına bağlı.

Bu karar önce Amerikan Demokrasisinin nasıl işlediğine ilişkin çarpıcı bir örnek.

Evet, orada da “Başkanlık Sistemi” var ancak, öyle başıboş değil.

“Check and Balance” sistemi geçerli yani, “kontrol ve denge” mekanizması Amerika’daki Başkanlık Sisteminin en önemli özelliği.

Gelelim bize

Olayın Türkiye yönüne gelince...

Amerikan Senatosu Türkiye’ye silah ambargosu uygularken iki gerekçeyi ön plana çıkartıyor:

-Rusya’dan S 400 savunma sistemi alınması,

-Amerikalı rahip Andrew Brunson’un tutuklu olması.

İlki, Türkiye’nin dış politikasına, NATO üyeliği ile uyuşmayan tavrına eleştiri, ikincisi de, Türkiye’deki adalet mekanizmasına, yargının yürütmenin etkisi altında bulunmasına yönelik bir tepki.

Ve bu tepki 10’a karşı 85 gibi, çok ezici bir çoğunlukla gerçekleşiyor.

Bu saatten sonra Erdoğan liderliğinde Türk - Amerikan ilişkileri artık sizlere ömür.

Son iki yıldır Erdoğan her fırsatta Amerika’ya giydiriyor. Uzun görüşmelerden ve gelgitlerden sonra, işler “sanki yumuşama yolunda ilerliyor” derken, her sefer bir ciddi sorun daha doğuyor.

Tam seçim öncesi

Amerikan Senatosu bu kararı ne zaman alıyor?

Seçime altı gün kala...

Erdoğan’a seçimde kırmızı kart gösterir gibi...

Amerikan Bürokrasisi ve siyasetçisi, bu işlerin kurdu, tam seçim öncesinde normalde böyle bir karar alır mı? Almaz.

O zaman neden alıyor?

Bilerek ve bilinçli bir tercihle alıyor, Erdoğan’a “elveda” demek istiyor.

Sıra şimdi beş gün sonra bizde, hepimizde.

Yazarın Diğer Yazıları

"Ekonomist" Erdoğan açıklasın: 818.182 .863.710 lira zarar

Bu zararı ve bütçe açığının nedenlerini halka açıklamak zorunda

Filmin sonu: Istakoz!..

Ortalama lokantalarda, yerine göre, bir porsiyon ıstakoz bin lira ile beş bin lira arasında değişiyor. On bin lira aylık alan bir emeklinin yarı maaşı!.. Ya da asgari ücretin üçte biri!..

34 yıl önce 34 yıl sonra: "Güçlükonak'ta demokrasi!.."

Güçlükonak'ta yaşananlar 34 yılda bizde demokrasinin özetindeki başlıklardan biri