07 Kasım 2016

Çehov Amerikan banliyösünde

Özellikle Çehovseverlerin çok keyif alacağı bir oyun

Vanya ve Sonya bütün gün evde oturup didişiyor, göle mavi balıkçıl kuşunun gelmesini bekleyip ellerinden kaçıp giden hayatlarına yanıyorlar. Ünlü bir film oyuncusu kızkardeşleri Maşa bir yıldız, filmlerde oynuyor, para kazanıyor, onlara bakıyor, genç bir sevgilisi var ve kardeşlerinin onu çekemediklerinden emin.  Evi temizlemeye gelen Kassandra arada transa geçip eski yunan tanrıçalarından kehanetleri kardeşlerin günlük durumuna uyarlıyor ve bazen haklı çıkıyor. 

Maşa bir gün kardeşlerinin ölmekte olan ebeveynlerine 15 yıl baktıkları eve onları ziyarete gelir, genç sevgilisiyle birlikte. Evi satmaya niyetlenmiştir, bir de yakındaki bir kostümlü partiye davet edilmiştir, kendisi Pamuk Prenses olarak gidecektir, kardeşlerini de kostümünün bir parçası, cüceler olarak götürmek niyetindedir. 

Tiyatro Pera, Amerikalı oyun yazarı Christopher Durang’in Çehov karakterlerini bambaşka bir dönem ve ortamda yeniden düşlediği “Vanya, Sonya, Maşa ve Spike”ını sahneliyor.  90’larda Amerika’da oldukça popüler olan Durang’in prömiyerini 2013’te yapan bu komedisi çok tutuldu.

Bunun en önemli sebebi, yazarın tiyatroyla biraz ilgili herkesin tanıdığı Çehov karakterlerini yepyeni bir oyunda bir araya getirip hiçbir parodiye kaçmadan, o karakterlerin özelliklerini de koruyarak, tamamen başka, oldukça Amerikan ama atmosferinden tiradlarına  Çehov’a sürekli selam gönderen, komik ve dinamik bir metin yaratabilmiş olması.

Tiyatro Pera’nın “Vanya, Sonya, Maşa ve Spike”ını Yücel Erten yönetmiş. Hareketli, detayları iyi düşünülmüş, bir an bile sarkmayan, dinamik bir reji. Nesrin Kazankaya’nın kendine özgü enerjisi yüksek, heyecanlı oyunculuğu aktris Maşa karakterine çok yakışmış. Tilbe Saran çok boyutlu oyunculuğuyla kendine acıyan, hayata küsmüş ama komik Sonya karakterini nefis canlandırmış.

Yumuşak, tatlı Vanya rolünde Şerif Erol’ün oyunculuğu çok keyifli. Bu üç ana karakterin performansıyla uyumlu bir şekilde Kassandıra’yı canlandıran Başak Meşe, Spike Doğan Akdoğan ve benim izlediğim temsilde Nina’yı oynayan genç oyuncu Serin Öztoprak da hem tek başlarına, hem de kastla uyumda başarılılar. Biraz Çehov evi, biraz Amerikan taşrası dekor (Başak Özdoğan) oyunun atmosferini doğru kurmuş. Hiçbir esprinin güme gitmediği, gerçekten güldüren, kast uyumu çok iyi, dramaturjisi detaylı çalışılmış (Şafak Eruyar), iyi bir metnin iyi sahnelendiğinde klasik tiyatronun hala çekici olduğunu kanıtlayan, sezonun izlenilmesi gereken oyunlarından “Vanya, Sonya, Maşa ve Spike”. Özellikle Çehovseverler çok keyif alacaktır.


Künye:

Yazan: Christopher Durang

Yöneten: Yücel Erten

Dramaturgi: Şafak Eruyar

Dekor: Başak Özdoğan

Kostüm: Fatma Öztürk

Yönetmen Yardımcısı-Işık: Zeynep Özden

Oyuncular: Şerif Erol, Nesrin Kazankaya, Tilbe Saran, Doğan Akdoğan, Başak Meşe, Gamze İpek

 

 

Yazarın Diğer Yazıları

Rak rak rak rak geliyoruz SANA NE!

İstediği hayatı yaşamak adına yapmayacağı şey olmayan lubunyaların en sevdiği sözcüktür sana ne. Non-lubunlar siz de bol bol kullanın, sağlığa faydalıdır

Metropol kâbusları, kafada boş bir alan özlemi, Strindberg'in evi ve Stonewall

Dünya son birkaç yüzyıldır aşırı heteroseksist takılsa da, bütün farklı yönelimleri kapsayıcı olarak kullandığım ve özellikle q ile yazdığım quirlik insanlık tarihi kadar eski elbette

Tuhaf sokak performansları, sürtükler ve onurlu quir bireyler

31 Mayıs 2022'de yaşanan sokak performanslarının akıl almazlığı bir toplumun sinir krizinin eşiğinden tam göbeğine adım attığının göstergesi değil bence. O sınır çoktan aşıldı ve bu şekilde dışavurumlarla değil daha içsel patlamalarla seyrediyor. O gün çok başka şeyler döndü. Zamanla anlarız