08 Haziran 2022

Konutta kira artışına yasal sınırlama, artış oranı 1 Temmuz 2023'e kadar yüzde 25’i aşamayacak!

Mevcut hükümlere göre konut kirası nasıl artıyor? 

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, konut kiraları bakımından yenilenecek kira sözleşmelerinde bir önceki kira yılının yüzde 25'ini geçmemek koşuluyla yapılacak artışların geçerli olacağına dair bir geçici hükmün Türk Borçlar Kanunu'na (TBK) ekleneceğini açıkladı.

6. yargı paketi TBMM Adalet Komisyonunda görüşülüyor. Sanırım TBK'ya eklenecek geçici madde, bu kanun teklifine Komisyonda AK Parti ve MHP grupları tarafından verilecek teklif ile eklenecek. Böylece konut kira artışları 1 Temmuz 2023'e kadar yüzde 25 ile sınırlandırılmış olacak. 

Bu değişikliğin kanunun yayımlandığı tarihten itibaren geçerli olması bekleniyor. 

Söz konusu değişikliğin 5 yıldan uzun süreli ya da 5 yıldan sonra yenilenen kira sözleşmelerini konu alan emsal kira davalarını da kapsayıp kapsamayacağı düzenlemenin içeriğine göre anlaşılacak. 

Mevcut hükümlere göre konut kirası nasıl artıyor? 

TBK'nın taşınmaz kira bedellerinin belirlenmesine dair 344 üncü maddesine göre, tarafların yenilenen kira dönemlerinde uygulanacak kira bedeline ilişkin anlaşmaları, bir önceki kira yılında tüketici fiyat endeksindeki 12 aylık ortalamalara göre gerçekleşen artış oranını geçmemek koşuluyla geçerli. 

Taraflarca bu konuda bir anlaşma sağlanamazsa kira bedeli hâkim tarafından, bir önceki kira yılının tüketici fiyat endeksindeki 12 aylık ortalamalara göre artış oranını geçmemek koşuluyla kiralanan konutun durumu göz önüne alınarak hakkaniyete göre belirleniyor.

Ayrıca, sözleşmede kira bedeli yabancı para cinsinden kararlaştırılmışsa, 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun hükümleri saklı kalmak şartıyla, 5 yıl geçmedikçe kira bedelinde değişiklik yapılamıyor.

Ancak, 1567 sayılı Kanun kapsamında yayımlanan Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karar uyarınca, taşınmaz kira bedelleri, istisnai haller dışında, döviz cinsinden yahut dövize endeksli olarak belirlenemiyor.

Geçici düzenlemenin amacı, bir yandan konut kirasına ilişkin artışın yüzde 25 ile sınırlanması suretiyle son günlerde kiracıların yaşadığı mağduriyeti gidermek, diğer yandan enflasyona bu fasıldan gelen artışı azaltmak.

Geçici düzenleme yürürlüğe girerse, kira sözleşmesinde yüzde 25'ten daha yüksek bir artış oranının belirlenmiş olması halinde, artış oranı yüzde 25 ile sınırlı kalacak. Dolayısıyla kiralayanın yüzde 25'lik orandan daha fazla bir artış yaparak kira bedelini belirlemesi halinde TBK'nın kiracı lehine emredici nitelik taşıması dolayısıyla fazla ödenen kısımların sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre talep edilebilme imkânı olacak.

Ev sahiplerinin kira ücretinin en fazla yüzde 25 oranında artırılması dolayısıyla emsallerine göre düşük kalan tutarı gerekçe göstererek kiracısını tahliye hakkı bulunmuyor. 

Adalet Bakanı açıklamasında düzenlemenin geçici olmasına özellikle önem verildiğini, düzenlemede kiracı ve ev sahibinin hukukuna halel vermeden ikisinin de belli bir fedakarlıkta bir noktada durmasına özen gösterdiklerini vurguladı.

Umarım beklenen sonuçlar alınır. Çünkü son günlerde devam eden kira sözleşmelerinde bile ev sahipleri kiracıları rahatsız etmekteydi. 

Emlakçıların bu süreçte kira artışlarını yükseltmek için gayret içinde olduklarını duyuyoruz. Özellikle fiktif ilanlarla kira rayicini yükseltmeye çalışıyorlar. Geçenlerde Maliyenin internet ilanlarına ilişkin getirdiği bilgilendirme yükümlülüğü ile umarım bunların önüne geçilir. Zira Maliyenin yaptığı düzenleme, fiktif ilan verilmesini engelliyor. Bu durumda yasal düzenleme ile sınırlama yapmak zorunda da kalınmaz. 

Geçici maddenin geçerlik süresinin 1 Temmuz 2023 olarak belirlenecek olması, seçime yaklaştığımızı bir kez daha hissettirdi! 

Erdoğan Sağlam kimdir?

Erdoğan Sağlam Ankara’da doğdu, ancak nüfusta doğum yeri olarak Çorum görünüyor.

Liseyi İstanbul Maliye Okulu’nda yatılı okudu. Böylece mesleğe çok erken bir giriş yaptı. Ardından Ankara Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat Bölümü’nü bitirdi. Üzerinde lise ve fakülteyi ikincilikle bitirmek gibi bir lanet vardır. En birinci ikincidir.

Üniversiteyi bitirmesinin ardından Maliye Bakanlığı Hesap Uzmanlığı Kurulu sınavını kazandı. Yedi yıl Hesap Uzmanı olarak çalıştıktan sonra 1994 yılında ayrılarak özel sektöre geçti. Bir yıl süreyle bir şirketler grubunun mali işler direktörlüğünü yaptı.
 
İzleyen dönemde uluslararası danışmanlık ve denetim şirketlerinden BDO Türkiye’ye (Denet) katıldı. Halen ortak ve yönetim kurulu üyesi olarak faaliyetine devam ediyor. Eşini ve işini çok seviyor.

Basta Vergi Konseyi ve TÜSİAD olmak üzere pek çok mesleki sivil toplum kuruluşunun vergi çalışmalarına katkıda bulunuyor.

2003 -2010 yılları arasında ve 2020 yılında Milliyet gazetesinde, çalışma hayatı boyunca mesleki dergilerde vergisel konularda çok sayıda makalesi yayımlandı. Mayıs 2020’den itibaren T24’te yazmaya başladı.

Teknik bir kitap yazmak istemediği için henüz bir kitabı yok. İleride en azından bir şiir kitabı, bir de polisiye roman yazmak istiyor.

Yeminli mali müşavirlik ve bağımsız denetçilik lisanslarına sahiptir.

Yazarın Diğer Yazıları

Öz sermaye hesaplarına ilişkin enflasyon farklarını sermayeye ilave ederken bir kere daha düşünün!

Öz sermayeyi artırmayan ve hiçbir olumlu vergisel sonucu olmayan bu işlemin yapılmasını kesinlikle önermiyorum. Aman dikkat!

Şirket ortakları ve mirasçılarını ilgilendiren önemli gelişme: Enflasyon düzeltmesi veraset ve intikal vergisini de etkiliyor!

Enflasyon düzeltmesi ile öz sermaye tutarları önemli ölçüde değişmektedir. Çoğunlukla öz sermaye tutarları artmaktadır, çünkü ülkemizde mükelleflerin büyük çoğunluğu varlıklarını özkaynaklarla değil borçla finanse ettiklerinden enflasyon düzeltmesi işlemi enflasyon kazancı doğurmaktadır. Bu da öz sermayeleri artırmaktadır