16 Ocak 2022

"Fransa'da okumak Fransa'yı okumak"

Kitabın adını Raşit Kaya'nın öğrencilerinden Prof. Dr. Doğan Tılıç önermiş. Fransa'da Okumak Fransa'yı Okumak sayfalarında genç bir mülkiyelinin öğrencilik anılarıyla birlikte Fransa siyasal tarihinin önemli bir bölümünün de incelendiğini görüyoruz

1994 yılında mezun olduğum ODTÜ'nün sosyal medya hesaplarından, iletişim grubundan paylaşımlar yapılıyor. Bir görme engelli olarak bu paylaşımlardaki görsellerden yararlanamasam da oraları yüreğimde hissediyorum. Bu hissediş zihin fotoğraflarımla daha da pekişiyor. Şeref öğrencisi statüsüyle diploma aldığım, beş senemi geçirdiğim ODTÜ'ye dair belleğimde pek çok zihin fotoğrafı var. ODTÜ Mezunlar İletişim Grubu'ndan ya da sosyal medya hesaplarından ulaşan duyurularla zihin fotoğraflarım bilince çıkıyor ve oraları hayal ediyorum. Zira akademik, sosyal ve sportif anılarıyla yüreğimden bir parça ODTÜ'de kaldı.

Bazen Beşeri'nin kantininde tost yiyor, çay içiyor, dostlarla siyaset konuşuyorum. Bazen elimde baston 6. Yurt'dan çıkıyor, stadyum ve rektörlüğün önünden geçiyor, merdivenli yoldan bölüme iniyorum. Şeref öğrencisi statüsüyle mezun olduğum Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü'nün bahçesindeki salaş bir orman masasında oturmak mutluluğum oluyor. Orada yalnız başıma oturuyor, arkadaki çam korusunun rüzgarda çıkardığı ıslık seslerini yüreğimde hissediyor, o sesler içinde kayboluyor, dalıp gidiyorum.

Mezuniyet törenimden

Anılarımı tetikleyen salt ODTÜ paylaşımları değil. Öğrencisi olduğum, elinden diploma aldığım bölüm başkanımız Raşit (Kaya) Hocamla yaptığımız telefon görüşmelerinin de bu manada apayrı, özel bir yeri var. Zaman zaman hocamı arayıp hâl hatır soruyorum. Ankara Cebeci semtinde ikamet eden hocamızın yaşamı sağlık sorunları ve pandeminin getirdiği sıkıntılar sebebiyle epeyce sınırlanmış durumda. "Şartlar düzelir düzelmez ilk gideceğim yer Mülkiye" diyor.

Raşit Kaya

Raşit Kaya Ankara Üniversitesi Siyasal bilgiler Fakültesi (Mülkiye) mezunu. Siyasal Bilgiler Fakültesi'nin Dış Münasebetler Şubesi'ni 1969 yılında bitiriyor. Doktorasını Paris Üniversitesi'nde (l'université de Paris 2-Panthéon /Assas)  tamamlıyor. "Siyasal Teoriler" alanında doçent unvanını alıyor. ODTÜ Siyaset Bilimi ve Yönetim Bilimleri Anabilim Dalı'nda profesörlüğe yükseliyor. ODTÜ'nün yanı sıra, Ankara ve Gazi üniversitelerinde lisansüstü dersler veriyor. ODTÜ Medya ve Kültürel Çalışmalar Yüksek Lisans Programı ile Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Bölüm Başkanı iken 2014 yılında yaş haddinden emekliye ayrılıyor. Raşit Hocamız halen emeritus profesör unvanıyla ODTÜ Akademik ailesi içerisinde bilimsel yaşamını sürdürmekte. Ancak hocaların hocası Raşit Kaya'nın bilimsel yaşamı ODTÜ ile sınırlı değil. Bir taraftan da kitap çalışmaları yapıyor. Son görüşmemizde İspanya siyasal tarihi içerikli kitabının yeni basımının ne aşamada olduğunu soruyorum. "Ayrıntı Yayınları'ndan Fransa'da Okumak Fransa'yı Okumak adlı başka bir kitabım çıktı. Yanıtını veriyor ve sağ olsun kitabını bana ulaştırıyor.

Kitabın adını Raşit Kaya'nın öğrencilerinden Prof. Dr. Doğan Tılıç önermiş. Fransa'da Okumak Fransa'yı Okumak sayfalarında genç bir mülkiyelinin öğrencilik anılarıyla birlikte Fransa siyasal tarihinin önemli bir bölümünün de incelendiğini görüyoruz. Bu incelemede diğer batı avrupa ülkeleri arasında farklı gözüken, ayrıksı duran Fransız siyasal sistemindeki asıl dinamiğin ne olduğuna dikkat çekiliyor. Bu dinamiği tanımlayan bazı cümleler şöyle:

"Geniş bir popüler tabana dayanan, 'devrimci geleneğin' temel militan gücünü oluşturan; demokratik ve eşitlikçi bir toplum talebini, solda birlik mottosuyla hep dile getiren bir Marksist parti (Fransız Komünist Partisi) tüm 4. Cumhuriyet boyunca toplam seçmen nüfusunun yüzde yirmi beşini aşan bir tabana sahipti. 5. Cumhuriyet döneminde de hep yüzde 20'nin üzerinde oy almaya devam etmiştir

Belirleyici fark, bu kez sosyalistlerle (SFIO) komünistlerin (PCF) hükümet içindeki belirgin ağırlığındadır. Bu ağırlığın yansıması olarak daha 1945 yılından başlayarak "sosyal refah devleti" (social welfare state) yolunda adımlar atılabilmiştir."

Kitabın diğer bölümlerinde de Gaulle iktidarıyla "Cezayir sorunu arasındaki ilişkiyi, 1920'de kurulan Fransız Komünist Partisi'nin demokrasi mücadelesindeki değişimini, sağ yelpazeye kıyasla soldaki birliğin gerçekleşmesinin neden daha zor olduğunu, ve Komünist Parti'nin giderek güç kaybedişini okuyoruz.

Raşit Kaya Paris'teki öğrenim yaşamının ve literatürde "French exception" olarak geçen Fransız siyasal sistemini, ortaya çıktığı kültür içinde okumanın daha sonraki yıllarını şekillendirdiğinden söz ediyor:

"Doktora için gittiğim Paris'te doğrudan deneyimler yaşayarak çok daha derin bir okuma ve öğrenme sürecinde bilgimi geliştirmem mümkün olmuştur. Fransa'ya dair okumamı gerektiren çok şey vardı ama aynı zamanda Fransa'da okuyacaktım. Kısacası, Fransa'da Okumak ve Fransa'yı Okumak yaşantımı önce biçimlendiren, sonra önemli ölçüde yönlendiren bir etmen olmuştur."

"Fransa'yı Okumak Fransa'da Okumak" çalışmasının Avrupa'nın yayılmacı, emperyalist ülkelerinden Fransa siyasal tarihi kaynak kitapları arasında yer alacağını düşünüyorum. Bir siyaset bilimi incelemesi olması dışında kitapta anılarla, yaşanmışlıklarla ilgili anlatımlar da var. Bu anlatımlar içinde Abidin Dino, Rahmi Saltuk, zülfü Livaneli, Ataol Behramoğlu, Barış Manço ve Ertuğrul Özkök gibi isimlere rastlamanız mümkün.

Raşit Hocamın zihnine, eline sağlık diyor, içinde olduğu güç koşullara karşın üretmeye devam ederek bizlere örnek olduğu içinde kendisini kutluyorum.

En kısa sürede Mülkiye'ye gidebilmeniz dileği ile sevgiler hocam.



Prof. Dr. A. Raşit Kaya'nın Yayımlanmış Diğer kitapları: Kitle İletişiminde Temel Yaklaşımlar (Editör, Korkmaz Alemdar ile birlikte, Savaş Yayınları, 1983); Kitle İletişim Sistemleri (Teori Yayınları, 1985); Radyo Televizyonda Yeni Düzen (Korkmaz Alemdar ile birlikte, TOBB Yayınları 1993); İktidar Yumağı: Medya-Sermaye-Devlet (İmge Kitabevi Yayınları, 2. Baskı, 2016); İspanya: Faşizmden Demokrasiye (Ayrıntı Yayınları, 1. Baskı, 2019).

Yazarın Diğer Yazıları

Direnmek ve umut etmek

Mumla aydınlatılan o küçük mekânda bana acıyan vatandaşla şu an karşılaşsak acaba nasıl bir şaşkınlık yaşar ve bana neler söyler bilemiyorum. Fakat benim ona söyleyeceğim ilk sözler; "Umutsuzluk hastalıktır. Kördüm ama güzel günlerimin de olacağını umut ediyordum. Şiirler söyledim, zorluklara direndim, kendimi bırakmadım ve mutluluk sonradan geldi ve bugünlere ulaştım." olurdu düşüncesindeyim

Hakkı Baba'nın anısına saygıyla

Ben vefa duygusunu çok önemserim. Bu manada Hakkı Baba'yı, baba mizacıyla Atina Maraton sürecinde verdiği desteği unutmadım

Ölümcül maraton Kasumigaura

Alabildiğince zorlu, fizik kapasitemi hayli aşan o süreçleri nasıl göğüsleyebildim? Mantıksız inadımın kaynağında ne vardı?