08 Temmuz 2022

Türk futbolunda parasal büyüme

Türk futbolu son 25 yılda nasıl bir gelişim gösterdi? Parasal büyüme ne boyuta ulaştı? Bunu inceleyip izleyen yazılarımızda da bu büyümenin Türk futboluna refah getirip getirmediğini sorgulayacağız

Cumhuriyetimizin yüzüncü yılına gireceğimiz 2023'te Süper Lig'in profesyonel tarihi de altmış dört üç seneye ulaşmış olacak. 

Yarım asrı aşan varlığıyla profesyonel futbolun 1959'dan bu yana ekonomik, finansal, yönetsel ve sportif olarak ne gelişim sağladığı bu yazınının konusunu oluşturuyor.

Türk futbolunun temel problemini saptamaya yönelik üç bölümlük yazının ilk bölümünde futbolumuzdaki parasal büyümeyi irdeleyeceğiz. 

Türk futbolu son 25 yılda nasıl bir gelişim gösterdi? Parasal büyüme ne boyuta ulaştı? Bunu inceleyip izleyen yazılarımızda da bu büyümenin Türk futboluna refah getirip getirmediğini sorgulayacağız. Bu kapsamda yazı dizimizin ilk bölümünde Süper Lig'in parasal büyümesini mercek altına alacağız. Türk futbolunun içinde bulunduğu yapısal problemlerine ilişkin öneri ve değerlendirmelerimizi de izleyen yazılarımızda sizlerle paylaşacağız.

Futbol gelirlerimiz on iki kat arttı!

Futbolumuzdaki parasal büyüme özellikle son yirmibeş yılda önemli bir artış kaydetti. Tablo 1'den de görülebileceği üzere Türk futbol gelirleri 1996-2021 arası yüzde 1209, yani 12 kat arttı. 1996'da 275 milyon TL civarında olan futbol gelirleri geçen yirmibeş yıllık süreçte 3.6 Milyar TL'na ulaştı Bu tutar pandemi öncesi 4 Milyar 763 milyon TL'na kadar yükselmişti. 

Tablo:1 Türk Futbol Gelirleri Gelişimi (1996-2021) Milyon TL 

Yukarıdaki tabloya göre değerlendirme yapacak olursak, Türk futbolu son yirmibeş yılda ortalama yüzde 48,36 büyüdü. Parasal büyümenin bu denli hızla büyümesinde özellikle naklen yayın gelirlerindeki artışın çok önemli rolü bulunuyor. Bu süreçte naklen yayın gelirlerindeki artış, futbol gelirlerini hızla yukarı itti. Öyle ki, 2010-11 sezonunda yıllık nakle yayın gelirleri yabancı para bazında 321 milyon Dolar'a kadar yükseldi. 2017-2018 sezonunda ise naklen yayın gelirleri yıllık 500 milyon dolar düzeyine ulaştı. 

Özetle, Süper Lig'in ana yakıtını bu dönemde naklen yayın gelirleri oluşturdu. Naklen yayın gelirlerinde yaşanılan önemli artışlar, futbolun diğer kaynaklarını da harekete geçirdi ve ticari gelirlerde, özellikle de sponsorluk gelirlerinde önemli artışlar yaşandı. 

1996-2021 arası Avrupa futbol gelirleri de büyümeye devam etti. Bu tarihsel dönemde Avrupa futbol gelirleri 33,6 kat artarken, Türk futbol gelirleri ise 12 katlık bir artış gösterdi. Bu artışın temel kaynağını ise, merkez liglerin gelirlerindeki büyüme sağlıyor. Türk futbol gelirlerinin büyüme hızı her ne kadar Avrupa futbolunun gerisinde kalmış olsa da, Süper Lig yarı çevre ligler içerisinde en fazla gelir artışı sağlayan liglerden birisi oldu. Bu süreçte çevre liglerin gelirlerinde yüzde 965'lik (9,65 kat) bir artış gerçekleşti.

Tablo 2' bize Süper Lig'in çevre ve yarı çevre ligler içinde gelir bakımından nerede olduğunu gösteriyor. Süper lig 2019-20 verilerine göre Süper Lig yaklaşık 670 Milyon Euro'luk geliriyle Rus Ligi'nin hemen arkasında bir büyüklüğe sahip görünüyor. Süper Lig'in 2019-20 itibariyle gelirlerinin yüzde 52'lik bölümü naklen yayın gelirlerinden; 204 Milyon Euro'ya ulaşan sponsorluk gelirleri de futbol gelirlerimizin yüzde 30'luk kısmını oluşturuyor.

Kulüp başına ortalama gelirlerde ise Süper lig 37 milyon Euro'luk gelirle ikinci sırada yer alıyor.

Tablo: 2 yarı Çevre Liglerde Futbol Gelirleri (2019-20) Milyon Euro

 Süper Lig gelir sahip olduğu geliriyle Avrupa'nın merkez liglerinden sonra gelen önemli liglerinden. Yıllar itibariyle de gelirimiz düzenli bir şekilde artmaya devam etti. Ancak, bu gelir artışı Türk futboluna sportif başarı (gönenç) getirdi mi diye soracak olursanız. Onu da bir sonraki yazımızda ele alacağız. 

Tuğrul Akşar kimdir?

Tuğrul Akşar 1962 yılında Niğde’de doğdu. 1988'de Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İşletme Bölümü'nden mezun oldu. Aynı fakültenin İşletme Anabilim dalında yüksek lisansını tamamladı. 

1989'dan itibaren bankacılık sektöründe yönetici olarak çalıştı.

2000 yılından itibaren “futbolun görünmeyen yüzü” olarak bilinen futbol ekonomisi, finansı, yönetimi ve felsefesi üzerine çalışmalar yaptı, makaleler yazdı, kitaplar yayımladı, üniversitelerde dersler verdi, yurt genelinde konferans ve seminerlere katıldı, radyo ve televizyon programlarına konuk oldu. Futbolun genel ekonomik, finansal ve yönetsel sorunları ve çözüm önerilerini içeren video içeriklerini paylaşmayı sürdürüyor.

Konusunda referans olan ilk kitabı “Endüstriyel Futbol” 2005 yılında yayımlandı. 2006’da  Doç. Dr. Kutlu Merih ile birlikte “Futbol Ekonomisi”, 2008’de  “Futbol Yönetimi” adlı kitapları çıktı. 2010'da “Futbolun Ekonomi Politiği”, 2013’te “Krizdeki Futbol”, 2020'de de altıncı kitabı "Endüstriyel Futbolun En Üst Aşaması: Finansal Futbol" yayımlandı.   

Doç. Dr. Kutlu Merih ile birlikte 2005 yılında Futbol Ekonomisi Stratejik Araştırma Merkezi’ni kurdu.

2005 yılında Meclis Araştırma Komisyonu tarafından düzenlenen Sporda Düzensizliğin ve Şiddetin Araştırılması Raporu'nun 25  sayfalık kısmı “Endüstriyel Futbol” adlı kitabından alınan Akşar, 2011yılında davet üzerine TBMM Araştırma Komisyonu üyelerine "Türk Futbol Kulüplerinin Finansal Yeniden Yapılanması ve Yönetişimsel Sorunlarına Çözüm Önerileri" konusunda bir brifing ve rapor verdi.

Nisan 2011’de Teşvik ve Şikeyi Önleme Yasası'nın çıkmasına katkı sağladı, kulüplerin finansal yeniden yapılandırılmasına ilişkin raporunda sunduğu çok sayıda öneriye yasada yer verildi.

Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği'nin (TKYD) oluşturduğu Kurumsal Yönetim ve Futbol Endüstrisi Çalışma Grubu'nda da yer alan Akşar, 2010’da yayımlanan "Kurumsal Yönetim İlkeleri Işığında Türk Futbol Kulüpleri Yönetim Rehberi"nin iki bölümünü kaleme aldı.

“Futbol Ekonomisi” ve “Futbol Yönetimi” kitapları bazı üniversitelerde seçmeli derslerde ana kaynak olarak okutulan Akşar, Türk futbolunun sorunlarına çözüm olabilecek araştırmaları yayımlama, araştırmacılara referans sağlama, futbolun entelektüel boyutuna  katkıda bulunma amacıyla www. futbolekonomi.com sitesini hayata geçirdi.

Bir süre Radikal ve Cumhuriyet Spor eklerinde ve Tamsaha'da yazdı, halen Dünya gazetesinin haftalık "Ekospor" köşesinde ve Mayıs 2015’ten itibaren T24’te yazıyor.

Evli ve iki çocuk babası.

Yazarın Diğer Yazıları

Futbol nereye gidiyor?

Küreselleşen dünyada futbol kulüpleri ekonomik-finansal örgütlere dönüştü. Bu değişim kulüpleri küresel olmaya zorladı. Finansal futbol, küreselleşen kulüplere her alanda fazladan rekabet üstünlüğü sağladı

Renkler farklı, dertler ortak: Kulüpler faiz - döviz - enflasyon kıskacında kıvranıyor

Kulüplerimiz net borçlu; yükümlülükleri gelirlerinin üzerine çıkmış, zarar eden ve döviz pozisyon açığı taşıyan bir mali yapıya sahip. Borç baskısı altındaki futbol mali yapısı dengesini tamamen kaybetmiş ve sürdürülebilir olmayan bir yapıya evrilmiş durumda

Vergi oranını düşürmek, yasa dışı bahsi azaltır mı? Bahis ekonomisine genel bir bakış

Yasa dışı bahse karşı mücadele yapısal bir nitelik kazanmadan, vergi oranlarının düşürülmesi, yasal bahis gelirlerini artırmayacağı gibi vergi gelirlerinin düşmesine neden olur. Bu alanda bahis oynayanlarının gelirini maksimize artırır