15 Eylül 2018 15:07
İdlib’de evlerin altı sığınağa dönüştürüldü
REJİMİN saldırısı altındaki Suriye’nin İdlib kentinde, siviller hava saldırılarından korunmak için evlerinin altını sığınağına çevirdi. Tedirginlik yaşayan siviller, uçak sesi duyunca evlerini terk ederek sığınağa girerek kendilerini korumaya çalışıyor.
Suriye rejiminin Deraa kentini ele geçirmesinin ardından yeni hedef olarak belirlediği İdlib’e, Rusya’nın desteğiyle hava saldırısı başlatmasının ardından 4 milyon kişinin yaşadığı kentte tedirginlik başladı. Rusya ve Suriye uçaklarının kırsalını bombaladığı İdlib’de, rejim birlikleri karadan da aynı bölgeleri ateş altına aldı. Son birkaç gündür hava saldırılarının azaldığı kentin kırsalının topçu atışlarıyla ateş altına almaya devam edildiği kentte, siviller de yaşananları yakından takip ediyor.
Hava saldırılarının başlamasının ardından hayatlarından endişe eden siviller, evlerinin altını sığınağa dönüştürdü. Siviller, uçak sesini duymasının ardından ailece evlerini terk ederek yataklarını yerleştirdikleri sığınağa inerek kendilerini korumaya alıyor. Bazen saatlerce bazen de tüm günlerini sığınakta geçiren siviller, bir an önce saldırıların son bulmasını istiyor. İç savaşın mağduru olduklarını ve her saldırı ya da çatışmada hedef olduklarını anlatan siviller, “Tek isteğimiz bir an önce bu saldırıların son bulması. Çünkü savaşın ve bombardımanın en büyük ve tek mağduru biz oluyoruz. Hava bombardımanlarının başlamasının ardından burada tüm aileler evlerinin altını sığınağa dönüştürdü. Uçak sesi duyunca hepimiz koşarak sığınağa giriyor ve saldırıların son bulmasını bekliyoruz. Çoğu zaman endişe yaşamamak için bütün günümüzü sığınakta geçiriyoruz. İnşallah bir an önce dünya sesimizi duyar ve saldırılar son bulurö dedi.
Öte yandan son günlerde hava hareketliliğinin azaldığı İdlib’in kırsalındaki köyler rejim güçlerince karadan ateş altına alınmasına devam ediliyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------------------
- Jarjanaz’de roket isabet eden okulda meydana gelen hasarlardan detaylar
- Jarjanaz’de uçak ve roket saldırılarına hedef olan virane evlerden detaylar
- Çocukların sığınağa girmesi
- Küçük çocukların beşikteki kardeşlerini sallaması
- Sığınaktan detay
- Hasan Kırmızıtaş anons
- Çocukların bebekle sığınaktan çıkması
- Sığınağın bulunduğu evden genel
- Saldırıya uğrayan okuldan ve çevresinden genel
- Jarjanaz’de hava saldırısına uğrayan camiden genel ve detaylar
Haber-Kamera: Hasan KIRMIZITAŞ, Uğur CAN, Nuri PİR-SURİYE-DHA)
405 MB
======================================
Kilis’te askeri sevkiyat sürüyor
SURİYE sınırında bulunan Kilis\'te askeri araç sevkiyatı devam ediyor.
Kilis’ten, Öncüpınar Sınır hattı ile Hatay sınırına doğru askeri sevkiyat bugün de sürdü. Fırtına obüsü yüklü TIR\'lar ile, zırhlı askeri araçlar sınıra doğru gitti. Askeri araçların, Fırat Kalkanı ile Zeytin Dalı harekatlarının yapıldığı bölgelerde konuşlandırılacağı bildirildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------------------
- Askeri araçların geçişi
- Askeri fırtına obüslerin geçişi
- Zırhı araçlar
- Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Reşit ÇELEBİOĞLU-KİLİS (DHA)
104 MB
=========
(Özel) - Anadolu\'nun umumi tuvalet geleneği Harran\'dan geliyor
UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi’nde bulunan, dünyanın en eski yerleşim yerlerinden Harran Ören Yeri’nde, Emeviler döneminde İslami esaslara göre yapılan 32 tuvalet ortaya çıktı. Harran Ören Yeri Kazı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Önal, “Yunan ve Roma döneminde insanlar tuvaletlerde yan yana otururken, o dönemlerde Harran’da İslami esaslara göre yapılan umumi tuvaletlerde ise mahremiyete özen gösterilerek¸ tuvaletler arasında ince perdeler ile ayrı havuz ve musluk bulunuyordu. O dönemki gelenek, günümüze kadar geldi\" dedi.
Dünyanın ilk İslam üniversitesinin kalıntıları ve Emeviler döneminden kalma Ulu Cami ile yıl içinde pek çok yerli ve yabancı turisti ağırlayan Şanlıurfa\'nın Harran ilçesi, farklı mimari yapıdaki 250 yıllık konik evleriyle de ziyaretçileri büyülüyor. Harran ilçesiyle özdeşleşen Arı kovanı şakindeki konik kubbeli evler ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi’nde yer alan Harran Ören Yeri’nde kazı çalışmalarını 2014 yılından beri yürüten Harran Üniversitesi Arkeoloji Bölümü ve Harran Ören Yeri Kazı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Önal, İslami geleneğe göre Anadolu’nun ilk hamam ve umumi tuvalet geleneğinin günümüze Harran’dan geldiğini söyledi. 1270’li yıllarda Moğollar tarafından Harran’ın yakılıp yıkıldığını anlatan Prof. Dr. Mehmet Önal, buradaki kalıntıları gün yüzüne çıkartmak için 100 kişilik bir ekiple kazıların devam ettiğini ifade ederek şunları söyledi:
\"Harran\'ın tarihsel öneminin bilinciyle arkeolojik kazılarımızı sürdürüyoruz. Emeviler Dönemi\'nde Harran Ulu Cami yapıldı. Harran Ulu Cami\'nin yanı başında şadırvanlı avluyu bulduk. Kazılarımızda ortaya çıkardığımız her eser, Orta Çağ dönemine ait Anadolu\'da ilk olma özelliğindedir. Burada yeni bulduğumuz 32 tuvalet Anadolu\'daki ilk örneklerdir. O dönemde İslam sanatı 8’inci yüzyılda oluşmamış, ancak Roman’dan hamam mimarisini almıştır. Geçen zaman zarfında kendi İslam ahlakına, prensibine uygun olarak hamamın bölümleri de değiştirmiştir. Havuzlu yıkanma yerlerine bölmeler açıp kurna koymuşlar. Yine o dönemlerde Anadolu’nun ilk umumi tuvalet ve lavaboları yapılan kazı çalışmalarıyla ortaya çıktı. Şadırvanlı bir avlu ve 32 tuvaleti var. Bu tuvaletlerin aralarına ince perdeler çekildiğini görüyoruz. O dönem tuvalete giden kişiler, birbirini görmüyor. Yunan ve Roma da insanlar ‘Latrinalar’ kullanılırken, yan yana oturarak, birbirlerini görerek tuvalet ihtiyacını gideriyordu. Harran’da o dönem İslam ahlak ve prensiplerine uygun olarak bu hela ve lavaboların planında değişiklik yapmıştır. Aralarına perde duvarları yapmış o dönemki uygulama daha sonra bütün dünyada uygulanmaya başlanmıştır. Yine o dönemlerde sabun koymak için bu tuvaletlerin yanına küçük havuzlar yapmışlar. Yani Harran’da temizliğe çok önem veriliyordu. Yine bu şadırvanlı avlunun hemen yanında 2 metre yüksekliğinde 1,5 metre genişliğinde kanalizasyona rastladık. Bu da Harran’da temizliğe ne kadar önem verildiğini gösteriyor.ö
300 PARFÜM ŞİŞESİ BULUNDU
Milattan önce 6 binli yıllardan günümüze kadar kesintisiz yerleşim yeri olan ve bir dönem Asurlular ile Emevilere başkentlik yapan Harran Ören Yeri\'ndeki kazılarda yaklaşık bin yıl önceye ait olduğu tahmin edilen \'miskçi dükkanı\' kalıntıları ve hoş koku kapları olan 300\'ün üzerinde süslü kürevi konik kabın gün yüzüne çıkarıldığını aktaran Prof. Dr. Mehmet Önal, “O dönemlerde Harran’da güzel koku kullanmak bir gelenekti. Burası yanı zamanda bir ticaret yoludur. 1270’lerde Moğollar burayı yakıp yıkmışlar. Orta Çağ dönemindeki bu şehir 1,5 kilometre çapında 4,5 kilometre uzunluğunda bir şehir suruyla çevriliyor. İşte bu şehir içi sur içindeki yapılar, o Moğol yangını altında kalıyor. Nereyi kazsak 3-4 metre kalınlığındaki toprak altında o dönemden kalan yıkımlar ortaya çıkıyor. Moğollar tarafından o dönem buranın yakılması büyük bir sansızlık ama biz arkeologların şansı, çünkü yakıp yıkılan evlerin yıkıntıları arasında biz binlerce buluntuyla karşılaşıyoruz. Buradaki iç kalede ayrıca saray hamamını da bulduk. Yine bu bölgede 300 üzerinde parfüm şişesi bulduk. Kazılarımızı bundan sonraki süreçte bilim merkezi olan 4 okulun kalıntılarını gün yüzüne çıkartmaya çalışacağız. 137 bilim insanın yetiştiği Harran’da tarih, kazdıkça gün yüzüne çıkıyor. Yaklaşık 100 kişilik kazı ekibi var. Bunlardan 55 Harranlı işçi bulunuyor. 15 Aralık\'a kadar buradaki kazı çalışmalarımız devam edecektirö şeklinde konuştu.
BAŞKAN ÇİFTÇİ: 5 BİN YILDIR ADI HİÇ DEĞİŞMEYEN HARRAN
Harran’da yürütülen kazı çalışmalarını yerinde inceleyen Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Çiftçi, beraberinde Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Emin Özçınar, Basın Daire Başkanı Mithat Nebi Şengül\'le birlikte kazı başkanı Prof. Dr. Mehmet Önal ile kazıda çalışan işçilerle sohbet edip kazı çalışmaları hakkında bilgi aldı. Harran’ın UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi’nden, daimi listeye girmesi için çalışmalara ağırlık verdiklerini aktaran Başkan Nihat Çiftçi, İslam medeniyetinin izlerinin bulunduğu Harran’ın yaklaşık 5 bin yıldır isminin hiç değişmediğini ifade ederek şunları anlattı:
“Dünyayı yöneten bir merkez olan Harran, bir dönem Emevilere başkentlik yapmıştı. Burası dünyanın ilk üniversitesi ve bilim merkezi konumundadır. Burada önemli olan bu tarihi geçmişimize sahip çıkmaktır. Harran’da yürütülen kazı çalışanlarında 100 kişilik bir ekip var. Paranız varsa, en iyi projelerinizi gerçekleştirebilirsiniz? Ama kültür turizmi sahiplenmektir. Bizler kazı başkanımız Mehmet Önal’ın yayındayız. İslami dönem açısından en zengin arkeolojik alan Harran’dadır. O döneme ait çok bulgular burada gün yüze çıkıyor. Burası Efes\'i rahatlıkla geride bırakacak bir yerdir. Burayı herkesin görmesini istiyorum. Harran 700 yıl önce bugünden daha fazla bir medeniyetin ötesinde olan bir yerdi.ö
HARRANLI KADINLAR DA ÇALIŞIYOR
Harran Ören Yeri\'ndeki kazı çalışmaları yaklaşık 100 kişilik bir ekiple sürdürülüyor. Türkiye’nin en kalabalık ve uzun süreli kazıları arasında yer alan bölgedeki kalıntının gün yüzüne çıkarılmasında Harranlı kadınlar da aktif rol alıyor. İŞKUR üzerinden kazı çalışmalarında görevlendirilen Harranlı kadınlar, yöresel kıyafetleriyle kazı alınanda çalışarak fırçadan süpürgeye, kürekten eleğe kadar kazının her aşamasında ihtiyaç duyulan araç ve gereçleri kullanıyor. Kadınlar, bir taraftan tarihi gün yüzüne çıkarırken, bir taraftan da aldıkları ücretlerle aile bütçelerine katkı sunuyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------------------------------
- Harran Ören yerindeki kazı alanı dronla çekimi
- Kazı alanında çalışan işçiler
- Kazı alanında gün yüzüne çıkan hamam ve tuvalet kalıntıları
- Kazı Başkanı Mehmet Önal açıklama yapması
- Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Çiftçi ile röp.
- Kazı alanında çalışan Harranlı kadınlar
- Genel ve detay görüntüler
Haber -Kamera: Ali LEYLAK-ŞANLIURFA-DHA)
1 GB-201 MB - HD
===============
İki yıldır haber alamadığı oğlunu görmek istiyor
MUĞLA\'nın Fethiye ilçesinde yaşayan turizmci 52 yaşındaki Mehmet Ali Yurtbak, nikahsız yaşadığı Rus uyruklu 40 yaşındaki Elena Arakcheeva\'nın 2 yıl önce 4 yaşındaki oğlu Deniz\'i de alarak Moskova\'ya gittiğini, sonrasında hiçbir haber alamadığını söyledi. Oğlunu çok özlediğini ve görmek istediğini belirten Yurtbak, yetkililerden yardım istedi.
Uzun yıllar Norveç\'te çalıştıktan sonra Muğla\'nın Fethiye ilçesine gelen ve Ölüdeniz\'de turizm sektörüne yönelen Mehmet Ali Yurtbak, 2013 yılında kentteki bir emlakçıda çalışan Rus uyruklu Elena Arakcheeva ile tanıştı. Bir süre arkadaşlık yapan çift, daha sonra sevgili oldu. Önceki birlikteliğinden bir kızı olan Arakcheeva, tanıştıkları yıl Mehmet Ali Yurtbak\'tan hamile kaldı ve Fethiye\'de doğum yaptı. Çift, dünyaya gelen oğullarına Deniz ismini verdi. Yaklaşık 3 yıl süren birlikteliklerinde tartışmalar yaşamaya başlayan çiften Arakcheeva, polise giderek, Yurtbak için uzaklaştırma kararı çıkarttı. 2016\'nın Aralık ayında evi de terk eden Arakcheeva, oğlu Deniz\'i ve 11 yaşındaki kızını da yanına alıp, Türkiye\'den ayrıldı.
Oğlunun Moskova\'ya gittiğini öğrenen ve çocuğunu görmek için girişimlerde bulunan Mehmet Ali Yurtbak, sonuç alamadı. Yurtbak, \"Beraber yaşıyorduk. Ben evlenmek istemediğimi, çocuk da istemediğimi şart koştum. Ama çocuğumuz oldu. Bir süre sonra tartışmalar başladı. Ayrı yaşamaya başladık. Çocuğumu kaçıracak diye şüphelendim ve mahkemeye dilekçe verdim. Ama hiç kimse bir şey yapmadı ve kadın oğlumu da alıp Rusya\'ya gitti. Yanlarına gitmeyi düşündüm. Ama birçok arkadaşım güvenli olmayacağını ve gitmemem gerektiğini söyledi. Çocuk babasız bir şekilde büyüyor. Bende şimdiki halini gösteren bir fotoğrafı dahi yok. Babasını tanımadan büyüyor\" dedi.
Çocuğunu görmek, hatta nüfusuna almak istediğini belirten Yurtbak, yetkililerden kendisine yardımcı olmamaları istedi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
- Bebeğin anne babasıyla fotoğrafları
- Baba röportajı
(KJ Haber- Kamera: Sedat ÜNAL / FETHİYE (Muğla), DHA)
======================================
Park halindeki otomobil alev alev yandı
ŞANLIURFA’da park halindeyken motor kısmından alev alan otomobil, yangında kullanılmaz hale geldi.
Yenice Mahallesi\'nde bugün sabah saatlerinde park halinde bulunan otomobil, motor kısmından alev aldı. Alevler kısa sürede aracı tamamen sararken, ihbar üzerine bölgeye itfaiye ekipleri sevk edildi. Ekiplerin müdahalesi sonucu yangın, söndürüldü.
Otomobilin kullanılamaz hale geldiği yangının elektrik kontağından çıktığı belirtildi.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------------------------
- Park halindeki yanan otomobil
- Alev alev alan otomobil
- Vatandaşları yonan otomobil kamerayla kayda alması
- Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera: Ömer ŞULUL-ŞANLIURFA-DHA)
57 MB
======================================
FETÖ\'nün polis eşlerine \'abla\' görevi yapmış
ADANA\'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanmasına (FETÖ/PDY) yönelik operasyonda gözaltına alınan öğretmen Seval Ö.\'nin (32) Ankara Emniyet Müdürlüğü\'nde görev yapan FETÖ\'cü polislere \'abla\' görevinde bulunduğu iddia edildi.
Adana Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürlüğü\'ne bağlı ekipler, askeri öğrencileri yetiştiren imamların etkin pişmanlık yasasından yararlanarak verdiği ifade doğrultusunda harekete geçti. Alınan isimleri tek tek araştıran ekipler, örgütle bağlantılı olduğunu belirlediği 9 kişinin adreslerine operasyon düzenledi. Adana merkezli, Konya, Kahramanmaraş ve Kayseri\'de eş zamanlı operasyon yapan polis, 2\'si kadın 9 kişiyi gözaltına aldı. Gözaltına alınanlar arasında bulunan öğretmen Seval Ö.\'nün ise Ankara Emniyet Müdürlüğü\'nde görev yapan FETÖ\'cü polislerin eşleriyle sık sık bir araya gelip, örgüt içi \'abla\' görevinde bulunduğu ileri sürüldü.
SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİLER
Emniyetteki sorgularında suçlamaları kabul etmeyen zanlılardan Tıp Fakültesi 3\'üncü sınıf öğrencisi Elif Ç. (21) ile Muhammet Sait T.\'nin (22) örgütün gizli haberleşme sistemi Bylock kullandığı saptandı. Muhammet Sait T.\'ye FETÖ\'ye üye olmak suçundan aranan annesi Fatma T.\'nin yeri soruldu. Zanlı, \"Birkaç ay önce annem ve babam kavga etti. Annem evden çıkıp gitti ve bir daha kendisinden haber alamadık\" dedi.
Nöbetçi mahkemeye sevk edilen şüphelilerin 4\'ü tutuklanırken Ankara Emniyet Müdürlüğü\'nde görev yapan FETÖ\'cü polislere \'abla\' görevinde bulunduğu iddia edilen Seval Ö.\'nün de aralarında bulunduğu 5 şüpheli ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
----------------------------
- Zanlıların Adli Tıp Birimi\'ne getirilmesi
- Adli Tıp Birimi\'nden çıkarılması
- Polis aracına bindirilmesi
- Adli Tıp Birimi önünden genel görüntü
SÜRE:01\'35\" BOYUT: 176
Haber-Kamera: Akif ÖZDEMİR/ ADANA, (DHA)
======================================
Kocaeli\'nde 6 ay içerisinde 39 bin kişi işe yerleştirildi
İZMİT(Kocaeli), (DHA) - İŞ Kurumu Kocaeli İl Müdürü Ulvi Yılmaz, Kocaeli\'de 6 ay içerisinde 89 bin 752 kişi ile görüşme yapıldığını, 11 bin 196 iş yeri ziyareti yapıldığını belirterek, 39 bin 676 kişinin işe yerleştirildiğini en çok alınan sektör bedensel işçi olmasına rağmen en çok aranan işçi de yine beden işçisi olduğunu söyledi.
İş Kurumu Kocaeli İl Müdürü Ulvi Yılmaz, Milli istihdam seferberliği kapsamında istihdamların yanı sıra çeşitli mesleki eğitimlerin de verildiğini söyleyerek, \"Milli istihdam seferberliği kapsamında kurumumuz 1,5 yıllık dönemde 98 bin 903 kişiyi istihdam etmiştir. İstihdamın yanı sıra toplum yararına programlar, iş başı eğitim programları, meslek eğitim kursları, girişimcilik olmak üzere 17 bin 779 kişi de bu hizmetlerden faydalanmıştır. Ocak 2015-Ağustos 2018 yılları arasında 149 bin 931 kişiye, bu yıl 6 ay içersinde 39 bin 676 kişiye istihdam sağladık.\" dedi.
\'HEDEFLERİMİZE ULAŞTIK\'
Yılmaz, Kocaeli\'de 6 ay içerisinde 89 bin 752 kişi ile görüşme yapıldığını, 11 bin 196 iş yeri ziyareti yapıldığını belirterek, \"İşsizlik şu an Türkiye genelinde yüzde 9.7, geçmiş yıllarda yüzde 13\'lerdeyken tek rakamlara gerileyeceği sözünü vermiştik ve tekli rakamlara geriledik. Hakikaten istediğimiz hedeflere ulaşıyoruz. Kocaeli olarak baktığımızda ulaşamadığımız herhangi bir hedef yok ama daha iyi yerlere nasıl taşırız onun hesabını yapıyoruz. Kurum olarak sayısal bir hedef belirleyemiyoruz, çünkü Kocaeli\'de eğer sokakta bir kişi bile işsizse ve biz buna iş bulma aracılığı edemediysek biz görevimizi yapmadık diye bakıyoruz. Ama Ankara\'nın verdiği hedefler noktasında baktığımızda hedeflerimize ulaştık, hedeflerimizi geçtik daha da iyi yerlere gelmeye çalışıyoruz.\" diye konuştu.
\'HER YER TECRÜBELİ ELEMAN ARIYOR\'
Nitelikli ve ara eleman konularında sıkıntılar yaşadıklarını ifade eden Yılmaz, \"İşverenler daha çok nitelikli eleman, ara elaman noktasında talepte bulunuyor. Biz o noktada biraz sıkıntı yaşıyoruz. Onun için de iş başı eğitimi dediğimiz bir programımız var bizim. Çünkü her yer tecrübeli eleman aramakta ve tecrübeli eleman ararken yeni mezun olanlara da iş bulamıyoruz. Onun için de iş başı eğitimi dediğimiz 3 ay boyunca maaşlarını bizim verdiğimiz yeni bir teşvik programımız var. Ayrıca işe girdikten sonra eğer daimi olarak kalırsa bayansa 18 aya kadar sigortası ve vergisini bizim ödediğimiz bir teşvik programımız var. Bunlarla bu açıkları kapatmaya çalışıyoruz.\" dedi.
İMALAT SEKTÖRÜ BAŞTA
Yılmaz, Kocaeli\'de en çok imalat sektörüne işçi verdiklerini belirterek, şöyle konuştu:
\"Kocaeli\'de işe yerleştirme sayılarında sektörel dağılıma ve en çok hangi yerlere eleman verdiğimize baktığımızda baş sırada imalat sektörü geliyor, arkasından bedensel işlerle ilgili çalışmalar geliyor. Onun arkasından diğer hizmet faaliyetleri gelmekte idari ve destek hizmetler bölümünden güvenlik bölümünden eleman alınmaktadır.\"
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------------
-İŞ Kur İl Müdürü röp
-Kent içerisinden yürüyen insan detayları
-Banklarda oturan insan detayları
HABER: Ergün AYAZ/KAMERA: Alişan KOYUNCU-İZMİT-DHA
======================================
Müzeyyen Senar’ın doğduğu iddia edilen ‘en uzun köy’ Hilmiye
BURSA’nın İnegöl ilçesine 17 kilometre uzaklıkta olan kırsal Hilmiye Mahallesi, Marmara Bölgesi’nin en uzun, Türkiye’nin ise ikinci en uzun mahallesi olma özelliğini taşıyor. Türkiye´nin önemli kaplıca merkezlerinden biri olan ve doğal güzellikleriyle de dört mevsim yerli turistleri ağırlayan Oylat’a gidiş güzergahında bulunan Hilmiye Mahallesi, uzunluğunun yanı sıra görsel güzellikleriyle de dikkat çekiyor.
EN UZUN KÖY
Hilmiye Mahallesi hakkında bilgiler veren muhtar Nurettin Hazer, “Hilmiye, Marmara Bölgesi’nin en uzun, Türkiye´de ise en uzun ikinci mahalle. Bu özelliğiyle Türkiye’de çokça bilinen bir yer haline geldik. Bizim Oylat kaplıcalarımız ve Oylat mağaramız da var, ama özellikle mahallemizin uzun olması bizi Türkiye’de daha çok tanınır hale getirdi. İlk evimizden son evimize kadar mahallenin uzunluğu 5 kilometre. Büyükşehir Yasasının uygulamaya konulmasıyla ‘kırsal mahalle’ statüsüne alınan köyümüz, 1877 Rus Harbi’nden sonra gelen göçmenlerden oluşuyor. Köyümüzde 120 hane bulunmakta, nüfusumuz 550. Oylat Deresi köyümüzü ikiye ayırıyor. Köyümüzde eskiden kestane üretimi yapılırdı, şu an üretimi çok azaldı. Tarım ve hayvancılık da azaldı ama gençlerimizin Oylat’tan istifade etmeye başlamasıyla birlikte tarım ve hayvancılıkta gelişme olduö diye konuştu.
EN BÜYÜK PROJE
Köyün en büyük projesinden de bahseden muhtar Hazer, “Oylat Boğazı Köyleri Kadınlar Kooperatifi, 2015 yılında kurulan bir kooperatif. 180 üyesi var. Kadınları ticari hayata kanalize edebilmek için kurulan kooperatifimizde kadınlarımız hem çalışıyorlar, hem de para kazanıyorlar. Köy merkezinde kurulan kooperatifin restoranında organik ürünlerden yapılan yemeklerimiz var. Kahvaltılar, yemek çeşitleri, tamamen doğal ve damak tadına uygun ürünler varö ifadelerini kullandı.
MÜZEYYEN SENAR BU KÖYDE DOĞMUŞ
Cumhuriyetin Divası ünlü sanatçı Müzeyyen Senar’ın doğumu ile ilgili bilgiler “16 Temmuz 1918’de, Bursa’nın Keles ilçesine bağlı Gököz köyünde doğdu. Zehra Hanım ve Cerrah lakaplı Mehmet Bey’in üçüncü çocukları olarak dünyaya geldi. Ailesi, ona Zeliha Eren adını verdiö şeklinde. Muhtar Hazer ise, yaklaşık 10 yıl önce ortaya atılan “İnegöl’ün Hilmiye Köyünde 16 Temmuz 1918’de doğdu. Zeliha Eren adı verildi. Annesi Fatma Hanım, babası Reşit Bey’dirö şeklindeki iddiayı tekrarlayarak, ses sanatçısı merhum Müzeyyen Senar’ın bu köyde dünyaya geldiğini sözlerine ekledi.
MÜZEYYEN SENAR KİMDİR?
16 Temmuz 1918 Bursa- Keles doğumlu, Türk Sanat Müziği sanatçısı. ‘Cumhuriyetin Divası’ olarak da anılır. 1918 yılında Bursa\'da doğan Müzeyyen Senar\'ın küçük yaşta evlatlık verildiği iddia edilmektedir. R. Erkan Alemdaroğlu\'na göre İnegöl\'ün Hilmiye Köyünde Zeliha Eren adıyla doğan Senar\'ın baba adı Reşit anne adı ise Fatma\'dır. ‘Benzemez kimse sana’ şarkısıyla gönüllerde taht kuran Müzeyyen Senar yaşasaydı 100’üncü yaşını kutluyor olacaktı. Türk Sanat Musıkisine kazandırdığı eserlerle unutulmazlar arasında yerini alan Müzeyyen Senar, 2015 yılında 97 yaşındayken Ege Üniversitesi Hastanesi\'nde hayatını kaybetmişti.
OYLAT MAĞARASI
Büyükşehir Yasası’nın ardından ‘kırsal mahalle’ statüsü alan Hilmiye Mahallesi, 5 kilometrelik yol boyunca kurulan renkli evleriyle sürücülere görsel şölen sunuyor. İnegöl-Oylat yolu üzerine kurulan Hilmiye Mahallesi, ayrıca Türkiye´nin en büyük mağaralarından biri olan Oylat Mağarasını da sınırları içine alıyor. İnegöl´ün renkli çiçek bahçelerini de içinde barındıran Hilmiye Mahallesi’ndeki evlerin bitişiğinde akan dere de mahalleye ayrı bir doğal güzellik katıyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Köyden genel görüntüler
-Muhtarın konuşması
- Detaylar
HABER/KAMERA: Yavuz YILMAZ, İNEGÖL(Bursa),(DHA)
© Tüm hakları saklıdır.