Propaganda savaşların bir parçası. Terörizm de korku ve nefret söylemlerinin yayılmasından besleniyor. Bu bağlamda internet, yani sosyal medya çatışma ortamları oluşturulması için imkânlar sunuyor. Özellikle IŞİD sosyal iletişim ağlarını çok iyi kullanarak, kendine taraftar toplama konusunda önemli bir mecra oluşturdu. Birçok dilde hazırlanan internet siteleri ve mesajlarıyla beyinler yıkanıyor, yeni üyeler bulunuyor ve değişik bölgelerde terör eylemleri yapılması için insanlar yönlendiriliyor.
Amerikalı araştırma kuruluşu Brookings Institution IŞİD'in Twitter'i nasıl kullandığını mercek altına aldı.
Araştırmayı yapan uzmanlar IŞİD militanlarının 2014 güz dönemi itibariyle yaklaşık 46 bin Twitter hesabı bulunduğundan yola çıkıyor. Her bir hesabın ise bin kadar takipçisi bulunduğu tahmin ediliyor.
Avrupa polis teşkilatları birliği Europol yeni bir birim kurarak IŞİD'in internetteki faaliyetlerini takip etmeye başladı. 1 Temmuz'da devreye giren yeni birim internette terör propagandası yapılmasını önleyecek, şiddet eğilimli yayınları engellemeye yönelik çalışmalar yapacak. Başlangıçta 15 personelin istihdam edileceği birimde başta Arapça olmak üzere birçok dildeki yayın içeriği süzgeçten geçirilecek. Birim tam kapasite olarak 2016'da faaliyete geçecek.
Oluşturulan birimden Wil van Gemert sorumlu. Gemert, birimin kurulmasıyla internet ortamının tamamen cihatçılardan arındırılacağına inanmıyor. Van Gemert, "Kesinlikle her mesajı silecek bir etkimiz olmayacak. Ama kesin olan, bu tür mesajları yayınlamayı çok daha güç hale getirmeye çalışacağımız. Ayrıca bir imkân daha var. Bir araştırma yaparak sinyallerin gönderildiği ülkeleri tespit etmek ve şiddet içeriklerinin yollandığı üye ülkeleri haberdar etmek mümkün."
Wil van Gamert, izleyecekleri yolla ilgili, "Şiddet içeren mesajları mercek altına alıp, tanımlamaya çalışacağız. Elde ettiğimiz verileri internet sunumu yapan şirketlerle paylaşacağız. Onlara söz konusu içeriklerin kendi yayın ilkeleriyle de uyuşmadığını aktaracağız" diye konuştu.
Almanya'da da tarama çalışmalarına başlandı
Bazı Avrupa ülkeleri kendi emniyet teşkilatları bünyesinde benzer birimler oluşturdular. Gamert bu konuda İngiltere'nin oldukça deneyim kazandığını belirtiyor. Uzman Almanya'da da internet ortamında terör ve cihatçı şiddetle mücadele için çalışmaların yapıldığını hatırlatıyor.
Nitekim Kuzey Ren Vestfalya (NRW) Eyaleti İçişleri Bakanı Ralf Jäger geçtiğimiz haziran sonunda cihatçılara yönelik bir "Dijital strateji" oluşturduklarını açıkladı. Söz konusu kesimle mücadele konusu Bonn'da Deutsche Welle tarafından haziran sonunda düzenlenen Global Medya Forumu'nda da masaya yatırıldı.
Kanada'da bulunan Montreal Soykırım ve İnsan Hakları Araştırmaları Merkezi Yönetici Yardımcısı Kyle Matthews, dünyanın sanal terör propagandasına karşı yeni bir strateji geliştirmesi gerektiğini belirterek, "Şimdiye kadar kapsamlı adımlar atmadık. Ya da biz şimdi anlatmaya başladığımızı fark ediyoruz. Bütün ekstremist faaliyetlerin özünde ideolojiler yatar. Ve biz şimdi İŞİD'in anlattıklarının tersini ortaya koymalıyız. IŞİD'i ya da bölgeyi terk edenlerin görüntülerine daha fazla yer vermeliyiz" dedi.
Dijital ortamda insanları aydınlatıcı az sayıdaki içeriklerin bile etkisi olabilir. Nitekim Brookings araştırmasına göre IŞİD'in internette elde ettiği "Başarı" yoğun olarak faaliyette olan bir grup IŞİD mensubunun hanesine yazılıyor. Söz konusu grubun 500 ile 2 bin hesap üzerinden ideolojilerini yaydıkları belirtiliyor.
Europol teknik bazı imkanları kullanarak aktif hesapları tespit etmeyi ve bu grupların arkasındakilere ulaşmaya çalışacak.