Alman haber Ajansı (dpa) habere tipik bir başlık attı: ‘Baden-Württemberg eyalet meclisi başkanlığına ilk kez bir Müslüman seçildi.' Anlaşılan ajansın profesyonel editörlerinin gözünde, ilk kez Müslüman bir kadın politikacının önemli bir göreve seçilmiş olması haberin en önemli özelliğini oluşturuyor.
Oysa haber daha farklı olabilirdi. En azından eyalet meclisi başkanlığına seçilen Muhterem Aras tarihe gönderme yaptığı mesajında bu farkı dile getirdi ve sosyal medyada yayınladığı mesajda, “Baden-Württemberg'de bir tarih daha yazıyoruz. Almanya'nın Güneybatısında ilk kez bir ‘kadın' meclis başkanlığı gibi önemli bir göreve seçildi”, cümlesine yer verdi.
Başarılı bir göçmen olması kimi ilgilendirir?
Ajans haberi, ‘Baden-Wüttemberg'in protokole göre eyalet başbakanından sonra verdiği en önemli ikinci göreve bir kadın göçmen seçildi', şeklinde de geçebilirdi. Anadolu'da dünyaya gelip 12 yaşında Almanya'ya yerleşmiş olan 50 yaşındaki bir kadından söz ediyoruz. Geldiğinde tek kelime Almanca bilmiyordu. Ailesinin yardımı, üstün gayreti ve genç öğretmeninin desteği ile basamakları tırmanmış, yüksek tahsilini tamamlamış, 20 yıldır vergi danışmanlığı yapan ve 12 kişi çalıştıran başarılı bir işkadını.
Onu tanımayıp da konuşmasını dinleyince, bulunduğu bölgenin Almanca aksanını ne kadar özümsediğini fark etmemek mümkün değil. Muhterem Aras önce Stuttgart belediye meclisi üyeliği ve grup başkanlığı yaptıktan sonra eyalet politikasına atılmış ve yüzde 42,5'luk oranla, bütün Yeşiller partili adaylardan fazla oy toplamıştı. 13 Mart eyalet parlamentosu seçiminde de aynı başarıyı tekrarladı.
Muhterem Aras başarılı entegrasyonun sembolü sayılır. Aynı zamanda yabancı bir adla ve organik tutkunu Almanlara benzemeyen görünüşüyle de Almanya'da kariyer yapılabileceğinin en çarpıcı örneğini oluşturuyor. O tam anlamıyla örnek alınacak bir Stuttgart'lıdır.
Dininden hiç söz etmiyor
Bu kadar renkli geçmişi olan bir kadının manşetlerde ‘Müslüman'a indirgenmesi hayret vericidir. Bütün medya ajansın haberindeki Müslüman vurgusuna kendini kaptırdı. Muhterem Aras'ın dinini hiç ön plana çıkarmamış olması da diniyle tanıtılmasına hayret ettiriyor. Partisinin internet sitesinde Stuttgart Alevi derneklerinde çalıştığı yazıyor. Kendisi ise hiç dininden ve mezhebinden söz etmiyor. Öyleyse medya dinini neden öne çıkarıyor? Almanların ülkenin İslamlaşmasından korkması için mi? Muhterem Aras bu düşünceye hiçbir zaman alet edilemez.
Bu bakımdan, sakin kalmak en iyisi. Baden-Württemberg eyalet parlamentosunun AfD başkanı üyesi Jörg Meuthen meclis başkanlığı seçimini en doğru şekilde yorumlarken şöyle dedi: “Almanya'da barış içinde ve toplumla kaynaşmış milyonlarca Müslüman yaşıyor. Onlardan biri meclis başkanlığına seçilmiş de, ne olmuş?”
