Ferit Edgü’den “bandrol” açıklaması

Birkaç gün önce sosyal medyada Sel Yayıncılık’a ait e-posta üzerinden yapılan bir iç yazışmanın paylaşılmasının ardından yayınevinin genel yayın yönetmeni İrfan Sancı Twitter hesabından bir paylaşım yaparak konuya dair şöyle bir açıklama getirmişti:

“Ferit Edgü’ye gerçek anlamda rezil olduğumuz, toparlamaya çalıştıkça batırdığımız, sonunda da nasıl ve niçin olduğunu kendisine açıklamak zorunda kaldığımız bir süreç yaşadık. Ben hem değerli bir yazarımızı, hem de dostumu kaybetmenin üzüntüsünü yaşadım, yaşıyorum. Bu bandrol meselesini, kimden ve neden kaynaklandığına dair detayları paylaşamayacağım ama Ferit Edgü bütün bunlardan haberdardır, hak kayıpları giderilmiştir. Kendisi konuyu anlamış ve anlayışla karşılamışsa da “ağzımızın tadı kaçtığı için” yayıncılık ilişkimizi sonlandırmak durumunda kaldık. Ayrıca tam da bu nedenle konunun aramızda kalacağı konusunda da uzlaşmaya vardık. Şimdi kim, hangi motivasyonla bunu kullanarak itibar kaybı yaratmaya çalışıyor bilmiyorum ama hepsiyle tek tek uğraşacağımdan emin olabilir. Defalarca devlet tarafından dava edilen bir yayıncı olarak yasal yollar hiçbir zaman ilk tercihim olmaz ama hem kendimi hem ailemi hem de bin bir zorlukla kurduğumuz ve bugünlere getirdiğimiz Sel Yayıncılık’a yönelik iftiralara dair gerekli hukuki süreçleri başlattım.”

Ferit Edgü, bugün Gazete Duvar'da yayınlanan Anıl Mert Özsoy'un özel haberine göre, Sel Yayıncılık ile aralarında herhangi bir uzlaşma olmadığını ve hak kayıplarının karşılanmadığını dile getirdi. Edgü'nün açıklamasının tam metni ise şu şekilde:

“Sel Yayınları patronu İrfan Sancı’nın açıklaması üzerine

Geçen yılın Nisan-Mayıs aylarında, yayıncım Sel yayınevininin kitaplarımın yayın satışıyla ilgili bazı yolsuzluklarını saptamış, kendilerinden beklediğim inandırıcı açıklamaları alamadığım için de tüm ilişkilerimi kesmiştim. Bu süreç içinde, İrfan Sancı’nın iddia ettiği gibi aramızda hiçbir açık görüşme olmamış, kezâ hiçbir uzlaşma gündeme gelmemiştir.

Telif haklarındaki kayıplar karşılanmadığı gibi böyle bir öneri de almış değilim.

Bugüne değin, yayınevine bir zarar vermemek için suskunluğumu titizlikle korudum. Bugün, İrfan Sancı’nın açıklamalarında adımın geçmesi üzerine, konuya açıklık getirmek için suskunluğumu bozmak gerekliliğini duydum.

Gelişmekte olan Türk yayıncılığında entelektüel ahlaka sığmayan davranışların ortaya çıkmasından son derece üzgünüm.

Böyle biline.”

Ferit Edgü, K24’te yayınlanan söyleşisinde Adalet Çavdar’ın “Kitaplarınız bugüne kadar çeşitli yayınevlerinden yayımlandı. Yayınevi değiştirirken neye göre karar verdiniz? Yayınevlerinin yazarlara olan tavrını nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna “Ben, her zaman küçük yayınevlerini yeğledim. Ada Yayınları da, bugünkü anlamda küçük bir yayıneviydi. Küçük bir yayınevinde yazar kendini evinde duyar. Ama böylesi bir yayınevinin bunun bilincinde kişilerce yönetilmesi gerektir. Tutarlı ve dürüst kişilerce. Bu olmadığında, ister istemez yazar, gün gelir yayıncısını değiştirmek zorunda kalır. Bu benim hiç istemediğim, hoşlanmadığım, hatta nefret ettiğim bir şey. Ben yayınevini, ‘daha iyi koşullar’ için bırakmadım. Bırakmak zorunda kaldım. Anlayan anlasın.” şeklinde cevap vermişti.