Macar edebiyatının en büyük yazarlarından biri kabul edilen László Krasznahorkai, Man Booker Uluslararası Edebiyat Ödülü’ne değer görüldü
Man Booker Uluslararası Edebiyat Ödülü’nün bu yılki kazananı, pek çok eleştirmence Macaristan’ın yaşayan en büyük yazarı olarak kabul edilen László Krasznahorkai oldu. Sinemacı Béla Tarr ile yaptığı işbirlikleriyle de bilinen Krasznahorkai’nin Türkçede yayımlanan iki kitabı bulunuyor: Şeytan Tangosu ve Savaş ve Savaş.
Man Booker Uluslararası Edebiyat Ödülü, İngilizce yazan veya kitapları İngilizceye çevrilmiş yaşayan bir yazarın tüm eserleri açısından edebiyata katkısı göz önüne alınarak iki yılda bir veriliyor. Ödülün bu yılki adayları arasında César Aira, Amitav Ghosh, Hoda Barakat, Maryse Condé, Mia Couto, İbrahim al-Koni ve Fanny Howe da bulunuyordu.
Wen-chin Ouyang, Nadeem Aslam, Elleke Boehmer ve Edwin Frank’ten oluşan Seçici Kurul’un başkanlığını üstlenen Marina Warner, 1954 doğumlu Krasznahorkai’nin eserlerini, yazarın da sıklıkla hayranlığını dile getirdiği Kafka ve Beckett ile karşılaştırdı. Warner, “Bu kalibrede biriyle karşı karşıya olduğumuzu düşünüyorum. Bugün hepimiz ‘Tıpkı bir Kafka öyküsünde olmak gibi’ diyoruz, çok geçmeden hepimizin tıpkı bir Krasznahorkai öyküsünde olmak gibi diyeceğimize inanıyorum” dedi. Krasznahorkai, Guardian’a verdiği bir söyleşide edebiyattaki tek kahramanının “Kafka’nın eserlerindeki K” olduğunu söylemiş; The White Review’a verdiği söyleşide ise “Kafka’yı okuduğum zaman Kafka’yı düşünüyorum. Kafka’yı düşünmediğim zaman Kafka’yı düşünmeyi özlüyorum. Bir süre onu düşünmeyince, tekrar kitabını çıkarıp okumaya başlıyorum” demişti.
James Wood, 2011’de New Yorker’da “Madness and Civilisation” (Delilik ve Medeniyet) başlığıyla yayımlanan portre yazısında, Krasznahorkai’yi “zorlu, kendine özgü, takıntılı ve öngörülü Macar yazar” olarak tanımlamıştı.
László Krasznahorkai ile henüz tanışmamış okurlar için tavsiyelerimiz içinse bir kez daha yazarın eski bir söyleşisine başvuralım: “Eğer kitaplarımı hiç okumamış okurlar varsa, onlara okuyacakları bir şey öneremem; bunun yerine onlara, dışarı çıkıp, bir yerlerde, belki bir derenin kıyısında yapacak hiçbir şeyleri olmadan, düşünecek hiçbir şeyleri olmadan, taş gibi sessiz oturmalarını öneririm. Eninde sonunda benim kitaplarımı okumuş birine denk geleceklerdir.”
2005’ten bu yana verilen ödülün eski kazananları arasında İsmail Kadare, Lydia Davis, Philip Roth, Alice Munro ve Chinua Achebe bulunuyor. (K24)