DİĞER
"Umutsuzlukla 'Sözün bittiği yerdeyiz' diye bir başlık atılmıştır günün birinde, sözün hiçbir zaman bitmeyeceği, bitemeyeceği, bitmemesi gerektiği düşünülmeksizin – belki de düşünülerek, sadece bir çığlık olsun, birilerinin dikkati çekilsin diye... Sonra sonra sakız olur bu deyiş, içi boşalır, her korkunç haberin ardından bir de bakarız, aynı yere, 'sözün bittiği yer'e gelmişiz."
"Serdar Güven, sıcak mevsimlere yağan bir kar gibi ruhunu, bilinçaltını dizelere döküyor. Tüy gibi hafif, tedirgin ve içerlemiş bir söylem bu. Şiirleri sanki bu dünyadan değil de, acı çekilmeyen öte dünyadan sesleniş gibiler, bir bulutun üstünden yazıyor o."
Türkçe derslerinde divan edebiyatına yapılan "taklitçi" ve "klişe" yorumları nesnel, bilimsel bir yargı değil, ideolojik bir duruştu...
© Tüm hakları saklıdır.
↑ Yukarı çık