DİĞER
"Tanzimat’la beraber geldiğini kabul ettiğimiz heteronormatif ilişkilerin pratikte dışına çıkmayı başarabilmiş ve geç 19. yüzyılın iki queer şairi Çivizade Galip ve Mehmet Celal’in aşkları, yaşamları ve çarpıcı ölümleri..."
"Ben sanki bütün sevdiğim şeyleri okudum, sonra oturdum yazdım gibi oldu. Tam anlamıyla rahatlama duygusuyla yazdım Armağan’ı. Artık hiçbir şeye yetişememe duygusu yaşamıyorum. Hayatımda hiç bu kadar rahata ve huzura erdiğim bir nokta olmadı."
"Köy sadece iktisadi gelişme, kalkınma, yozlaşma, sömürü gibi konularda yazarların fikirlerini ortaya koyabilecekleri bir sahne işlevi görmez, başka iki konuda da edebiyatçılar için kullanışlıdır. Cinsellik ve halkla aydın arasındaki uçurum."
"Günümüzde sadece evlenmenin kurumsal/bürokratik yanının adıdır nikâh, ama kelimenin Arapçadaki asıl anlamı daha geniştir. Abdelwahab Bouhdiba’nın belirttiği gibi, nasıl İslâm’da nikâh (cariyelik kurumunu bir kenara koyarsak) cinsel ilişkiyi meşrulaştırmanın olmazsa olmazı ise, nikâhı meşrulaştıran da cinsel ilişkidir. Nikâhlı çiftin cinsel ilişkiye girmemesi, nikâhın geçersiz sayılması için yeterlidir, ve bu her iki eş için böyledir. Bu durumda 'nikâh' kelimesi yalnız bir hukukî muamele değildir, cinsel ilişki anlamına da gelir."
Adalet Cimcoz soruyor: "Peride Celal güzel bir kadın mı?" Ve devam ediyor: "Bilmiyorum. Mesela çok kıvırcık, inatçı saçları var. Alaycı bir ağzı, zeki bakışlı gözleri… Belki teker teker bunları tarife kalkışsam güzel bulmayabilirsiniz."
Selim İleri: Bir fanusun içindeyim, doğru fakat hiçbir şekilde koruma altında olduğumu söyleyemem. Hiçbirimiz söyleyemeyiz...
Celâl Üster'in “Anılar, Eleştiriler, Söyleşiler” alt başlığıyla okurla buluşacak Bir “Çevirgen”in Notları kitabında Mamak Askerî Cezaevi'ndeki günlerine yer verdiği bölüm, K24 okurları için Tadımlık sayfalarımızda...
Evet, bugün "hâlâ" mümkün mü ve neden olmasın diye sormak istiyoruz, o gemiyi beklemeye ama umutla beklemeye devam etmek istiyoruz...
Celâl Üster: Sanat servislerini bir lüks olarak gören gazeteler, gündemin yoğunlaştığı durumlarda kültür sayfalarına “ilk kurtulunması gereken safralar” olarak bakar
Celâl Üster: Türkiye dünyaya kapanırken, dünyayı dışlarken, çevirmenler dünyanın zenginliğini bu ülkeye taşımakta direniyorlar…
Elli yıllık çeviri emeğinin içinde onlarca edebiyat çevirisi var Üster'in; kuşkusuz ilk akla gelen Borges, Hašek, Orwell... Öte yandan gazetecidir, uzun yıllar Cumhuriyet gazetesinde yöneticilik yapmıştır
Peride Celal ile Münevver Andaç'ın hayatları Elektrik Şirketi'nin Neşriyat Bürosu'nda kesişir. Andaç, çeviri işleri ile uğraşırken Celal, daktilo olarak görev yapar. Her ikisi de para kazanmak zorunda olan iki kadındır...
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.
↑ Yukarı çık