ABD’li şair ve sanat eleştirmeni John Ashbery dünyanın yaşayan en önemli şairlerinden biri olarak kabul ediliyordu...
Çağdaş Amerikan şiirinin yaşayan en önemli ismi olarak görülen John Ashbery 90 yaşında hayata veda etti. Eşi David Kermani, yazarın New York, Hudson’daki evlerinde doğal sebeplerle yaşama veda ettiğini belirtti. 1953 yılında yayımlanan ilk kitabı Turandot and Other Poems’in (Turandot ve Başka Şiirler) ardından ölümüne kadar yirmiden fazla şiir kitabına imza attı.
Birçok kaynağa göre sadece Amerikan şiirinin değil dünyanın da yaşayan en büyük ismi kabul edilen John Ashbery, Self-Portrait in a Convex Mirror (Dışbükey Bir Aynada Otoportre) kitabıyla 1975 yılında Pulitzer, National Book ve National Book Critics Circle ödüllerini kazandı. Şairi Türkçede, Nazmi Ağıl’ın yayına hazırladığı, Profil: John Ashbery (1998) kitabıyla okuyabiliyoruz. Kitapta, Ashbery'nin en tanınmış kitabı olan Dışbükey Bir Aynada Otopotre’de yer alan şiirleri, sanat yazıları, romanından bir bölüm ve 1997 yılında gerçekleştirdiği Türkiye ziyareti sırasında çekilen fotoğrafları yer alıyor.
Ashbery’nin şiir kitaplarının yanı sıra James Schuyler ile birlikte bir yazdığı1969 yılında yayımlanan A Nest of Ninnies ( Budalalar Yuvası) adlı bir romanı ve 1989’da sanat eleştirilerinin toplandığı Reported Sightings: Art Chronicles 1957-1987 (Aktarılmış Görünümler: Sanat Günlükleri 1957-1987) adlı bir kitabı da bulunuyor.
1927 New York doğumlu şair, 1955-56 yılları arasında Fulbright bursuyla Paris’te bulunmasının ardından 1958 yılında tekrar Paris’e dönerek 1965 yılına kadar burada yaşamını sürdürdü. Bu dönemde 1960-65 yılları arasında New York Herald Tribune dergisinin Avrupa baskısının editörlüğünü yaptı.
Enis Batur, 2014 yılında yayımlanan Yazının Sınır Boyuna Yolculuklar kitabında şairin İstanbul ziyareti sonrası kaleme aldığı “John Ashbery Geldi Kaldı” başlıklı yazısında şairden şu sözlerle bahseder: "John Ashbery'nin iki okyanus arasına yayılan geniş toprakların bugün yaşayan en güçlü şairi olduğu konusunda genel bir kanı doğurabilmiş olması, bir açıdan bakıldığında şaşırtıcıdır: Gizini, karmaşasını -neredeyse- yalnızca şairlerin tutabileceği, okuru yokuşa süren bir yapıt ortaya koymuştur."
Aralarında Richard Wilbur, W. S. Merwin ve Adrienne’nin de bulunduğu kuşağı arasında John Ashbery cüretkârlığı ve söz oyunları ile öne çıktı. Bu yönüyle iki kuşak arasında bir ara bölge olarak da tanımlanan şair, şiirlerindeki günlük konuşmalar ve yüksek hitabet arasındaki geçişlerle modernist bir özelliğe sahip olmasıyla dikkat çekti.
New York Times’tan Langdon Hammer, 2008'de şairin Amerikan şiiri için önemini, “Amerikan şiirinde son 50 yılda John Ashbery kadar geniş bir tezahürü olan bir figür yok” şeklinde ifade etmişti.
Times Londra'ya verdiği bir söyleşi de “Yaşam peşin hükümler barındırmaz” diyen Ashbery, şiirini şöyle açıklamıştı: Şiirim bana gelen bilgiyi ve farkındalığı taklit eder ya da yeniden üretir ki bu da bir dolayımla uyumlanır ve başlar. Muntazam biçimlerle düzenlenmiş şiirin bu durumu yansıtabileceğini düşünmüyorum.”