Westfälische Nachrichten adlı gazetede yer alan yorumda, Erdoğan'ın bundan sonra atacağı adımlara dikkat çekiliyor:
“Türkiye artık Avrupa Birliği’nin bir üye adayı değil ve aynı zamanda Avrupa ile Ortadoğu arasında köprü olma işlevini de yerine getirmiyor. Erdoğan elde ettiği zaferi, yürüttüğü siyasetin onayı olarak değerlendiriyor… Ve şimdi korkulan, Erdoğan’ın elindeki tüm olanaklarla iç politikadaki karşıtlarına karşı hücuma geçmesi… “
Kölner Stadt-Anzeiger gazetesinde de şu satırları okuyoruz:
“Seçim zaferinin sonuçları sorunlu görünüyor. Erdoğan, bu zaferi hakkındaki yolsuzluk suçlamalarından siyaseten aklanma olarak değerlendiriyor. Adli soruşturmaları ise polis ve yargıda başlattığı tasfiyelerle olanaksız hale getirdi. Erdoğan zaferini, siyasi karşıtlarına yönelik acımasız bir operasyon başlatma misyonu olarak da yorumlayabilir. Nitekim seçim gecesi muhaliflerini, en başta da ılımlı İslamcı din adamı Fetullah Gülen’i ve yandaşlarını tehdit etti ve ‘onların köklerinin kazınmasının zamanının geldiğini‘ söyledi. Uzlaşmak yerine bölmek, Erdoğan’ın sloganı haline gelmiş durumda. Bu adamın cumhurbaşkanlığına aday olma ihtimali oldukça rahatsız edici.“
Badische Neueste Nachrichten gazetesinde yer alan yorumda da Avrupa Birliği'nin Türkiye'ye ilişkin tutumu irdeleniyor:
“Ankara’da artık Avrupa Birliği’nin gündemde olmaması sadece Erdoğan’dan kaynaklanmıyor. Avrupa Birliği’nin kendisi de son yıllarda Türkiye konusunu ihmal ediyor. Avrupalıların Müslüman bir ülkeyi kabul etmeyi isteyip istemediği konusunda şimdiye kadar görüş birliği içinde olmaması yüzünden Ankara’ya kimi zaman inandırıcı kimi zaman da inandırıcı olmayan gerekçelerle mesafe konuldu. Avrupa Birliği süreci geciktirirken, birçok Türk de Avrupa arzusunu kaybetti. Erdoğan’ın Avrupa Birliği’ne karşı kuşkulu tutumu da bu hayal kırıklığının bir sonucu. Ayrıca Başbakan’ın muhafazakâr seçmenlerinin, demokratik reformlara ilişkin Erdoğan karşıtı Türklerden ve Avrupalılardan bambaşka fikirleri var.“
Thüringische Landeszeitung gazetesi ise Ankara'ya yaptırım uygulanması gerektiğini savunuyor:
“Türkiye daha uzun bir süre Avrupa Birliği’ne üye olmamalı. Avrupa’nın değerlerini Türkiye’de sadece azınlıkta kalan bir kesim paylaşıyor. Erdoğan, Avrupa Birliği için göz hizasında bir muhatap olamaz. Erdoğan demokrasiye zarar vermeye devam ediyor, Avrupa Birliği'nin Ankara'ya karşı yaptırım kararı alması gerekli.“