Ekonomi

10 soruda TRLIBOR piyasasını anlama kılavuzu

Vedat Özdan, Mehmet Şimşek’in dün açıkladığı 'yeni teminatlı organize para piyasası'nın amacını anlattı

28 Mart 2016 13:07

BloombergHT yorumcusu Vedat Özdan, Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in dün açıkladığı “yeni teminatlı organize para piyasası”nın amacı, hangi ihtiyaca cevap vereceği, bugüne kadar yapılanlar ve yapılması gerekenleri kaleme aldı.

Özdan’ın BloombergHT’de yayımlanan yazısındaki soru ve cevaplar şöyle:

 

1) Türkiye’de organize bir TRLIBOR piyasası yok mu ?

 

Türkiye’de TL için organize bir TRLIBOR piyasası maalesef yok. O nedenle gerek bankaların kendi aralarında gerekse müşterileri ile yaptıkları TL işlemlerde esas alınabilecek referans (uzun vadeli) TL faiz oranı şemasının olmaması, uzun yıllardır yaşanan önemli bir sorun.

Bu sorun, bir yıla kadarki vadeler için Türkiye Bankalar Birliği tarafından, kriterlere uyan bankaların katılımıyla yapılan fiksing seanslarıyla çözülmeye çalışılıyor.

 

2) Türkiye Bankalar Birliği TRLIBOR fiksing işlemleri nasıl yapılıyor?

 

Birlik, 2002 yılından bu yana ilgili bankalarla TRLIBOR fiksing seansı düzenliyor.

TRLIBOR fiksing oranları, data sağlayıcı kurumların TRLIBOR sayfasında bankalar arasında 10:30 - 11:15 saatleri arasında yapılan işlemlerde, 10:45-11:15 saatleri arasında girilen kotasyonların 5 defa tesadüfi olarak alınması, her vadede en yüksek ve en düşük üç kotasyonun çıkartılarak, kalan kotasyonların satış tarafının aritmetik ortalamasının alınması suretiyle tespit ediliyor.

TRLIBOR günlük, 1 hafta, 1 ay, 2 ay, 3 ay, 6 ay, 9 ay ve 12 ay oranları olmak üzere 8 ayrı vadede ilan ediliyor.

Bankalar kendi aralarında ve müşterileriyle yaptıkları borçlanma, kredi ve mevduat işlemlerinde referans olarak bu faiz oranlarını dikkate alıyor.

 

3) Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in açıkladığı organize TRLIBOR piyasası çalışmalarında hangi kurumlar var?

 

Şimşek’in yaptığı açıklamaya göre “TRLIBOR piyasası çalışmalarını Hazine Müsteşarlığı, Merkez Bankası ve Sermaye Piyasası Kurulu yapıyor. Yapılan çalışmalar Finansal İstikrar Komitesi'nde görüşülerek kabul edilmiş. Piyasa, Borsa İstanbul bünyesinde kurulacak. Takasbank uluslararası düzeyde “Merkezi Karşı Taraf” olacak.

 

4) TRLOBOR piyasasıyla ne amaçlanıyor?

 

Piyasanın kurulmasındaki amaç, uzun vadeli TL faiz oranlarıyla ilgili gösterge (benchmark) oranlar oluşturmak.

Piyasada TL fon alım satımı, TL cinsinden menkul kıymet alım satım işlemlerinde Takasbank Merkezi Karşı Taraf, yani alıcı için satıcı, satıcı için de alıcı olacak.

Bu uygulama ile yerli ve yabancı kuruluşları TL enstrümanlara daha güvenle ve daha az karşılık ayırarak yatırım yapabilecek.

 

5) Mevcut TRLIBOR fiksing işlemleri neden yetersiz kalıyor?

 

Şimşek’e göre, halen Takasbank bünyesindeki para piyasası ve Borsa İstanbul bünyesindeki repo piyasasında ağırlıklı olarak gecelik işlemler yapılmakta. Haftalık, aylık, üç aylık vadelerdeki işlem hacimleri çok düşük olduğu için bu vadelerde etkin bir TL referans faiz oranı oluşmamakta.

Biliyoruz ki özel sektör şirketleri TL cinsinden borçlandıklarında Libor ve Euribor’da olduğu gibi Libor ya da Euribor + belli bir faiz oranıyla borçlanamıyor. Dolayısıyla faiz oranının değişken kısmı için Faiz Oranı Swap işlemi yapamıyor.

Piyasa hayata geçerse TL işlemlerde vadenin uzaması, TL cinsinden uzun vadeli borçlanma aracı ihraçlarının artması ve özel sektörün değişken faizli borçlanmalarda faiz oranı swap işlemi yapması kolaylaşacak.

 

6) Yeni TRLIBOR piyasası nasıl çalışacak?

 

Borsa İstanbul bünyesinde kurulacak TRLIBOR Piyasasının çalışmasıyla ilgili öngörülen sistem özetle şöyle:

Borsa İstanbul TRLIBOR Piyasası Repo - Ters Repo Pazarı’na benzer yapıda oluşturulacak. Emir ve işlem kuralları mevcut sistemdeki Repo - Ters Repo Pazarı gibi olacak.

Pazarda işlem yapmak isteyen piyasa katılımcıları ile katılımcı temsilcileri Borsa İstanbul tarafından yetkilendirilecek.

İşlem yapmak isteyen piyasa katılımcıları yatıracakları teminatlar karşılığında işlem yapacaklar. İşlemler Takasbank’a iletilecek.

Teminat olarak sadece DİBS ve döviz kabul edilecek.

Teminatlar, Takasbank nezdinde saklanacak ve yatırma/çekme işlemleri Takasbank kullanıcıları tarafından yapılacak.

Teminat takibi, değerlemesi ve teminat tamamlama çağrısı Borsa İstanbul tarafından yapılacak.

Netleştirme işlemleri Takasbank tarafından pazar bazında yapılacak.

 

7) Piyasasının derinlik kazanması için ne planlanıyor ?

 

Piyasada belli bir işlem hacmine ulaşabilmek amacıyla İşsizlik Fonu türü bazı kamu fonlarının kullanılması ve TCMB tarafından likidite desteği verilmesi hedefleniyor. Yatırım fonlarının ve emeklilik fonlarının katılımıyla piyasada yeterli derinliğin sağlanacağı tahmin ediliyor.

 

8) Sermaye piyasası kurumları para piyasasını düzenleyebilir ve gözetebilir mi?

 

Malum kurulacak olan piyasa bir tür para piyasası; piyasanın kurulacağı yerse bir sermaye piyasası organizasyonu. Dahası, Takasbank para piyasası işlemlerine değil, daha çok yerel düzeyde yatırımcılar için sermaye piyasası işlemlerine karşı taraf hizmeti vermek üzere kurulmuş bir banka. O nedenle Sermaye Piyasası Kanunu’nda, Borsa İstanbul ve Takasbank’ görev, yetki ve sorumluluklarında değişiklik yapılması gerekiyor. Bu değişiklikle Takasbank’ın Nitelikli Merkez Karşı Taraf hizmeti verilebilme yetkisiyle donatılması gerekiyor. Bildiğimiz kadarıyla konuyla ilgili yasa değişikliği hazır.

 

9) Takasbank’ın nitelikli karşı taraf olması neden gerekiyor?

 

Üçüncü ülkelerde kurulu Merkezi Karşı Taraf’ların AB’de yerleşik kurum ve platformlara Merkezi Karşı Taraf hizmeti verebilmesi için ESMA (European Securities and Markets Authority) tarafından tanınması gerekiyor.​ Türkiye AB için üçüncü ülke durumunda. O nedenle Takasbank’ın uluslararası düzeyde Nitelikli Merkezi Karşı Taraf hüviyeti kazanması lazım. AB’de ‘Nitelikli MKT’ deklarasyonu bulunmuyor.​ ESMA tarafından yetkilendirilen tüm Merkezi Karşı Taraf’lar nitelikli olarak kabul görüyor.​ Dahası AB, Basel III düzenlemeleri çerçevesinde üçüncü ülke otoritelerinin yaptığı ‘Nitelikli Merkezi Karşı Taraf’ deklarasyonlarını da geçerli saymıyor. Yani SPK’nın Takasbank’ın nitelikli olduğunu kabul etmesi yetmiyor.

Anlayacağınız Sayın Şimşek’in açıkladığı TRLIBOR Piyasası’nın kurulabilmesi, ESMA’nın Takasbank’ı nitelikli olarak tanıması şartına bağlı.

Hem CPMI (Committee on Payments and Market Infrastructures) - IOSCO (International Organization of Securities Commissions), hem de ESMA ilgili mevzuatına göre tanıma prosedürüne başvuru için ön şart, Sermaye Piyasası Kurulu’nun Takasbank’ı Nitelikli Merkezi Karşı Taraf olarak ilan etmesi.

Malum Sermaye Piyasası Kurulu, 24.03.2016 tarihli duyurusu ile Takasbank'ın MKT faaliyetlerinin CPMI-IOSCO Finansal Altyapı Kuruluşları Temel Prensipleri'ne uyumlu olduğunu, bu anlamda Takasbank'ı nitelikli MKT olarak kabul ettiğini ilan etti.

Şimdi yapılması gereken Takasbank’ı ESMA’nın Nitelikli Merkezi Karşı Taraf olarak tanıması.

Bu noktada önemli bir hatırlatma yapmakta fayda var: Başvuruda bulunan Merkezi Karşı Taraf kuruluşunun, taşıması gereken diğer niteliklerin yanı sıra, yerleşik bulunduğu ülkenin, AB Kara Parayla Mücadele Direktifi (2005/60/EC) çerçevesinde AB ile eşdeğer sistemlere sahip olması (EMIR 25/2-d) gerekiyor. Bu şartın sağlanmadığına hükmedilirse Takasbank’ın nitelikli hüviyetine kavuşması mümkün değil.​ Bu çerçevede AB İlerleme Raporlarında kara para ile mücadele bakımından etkin bir sisteme sahip olup olmadığımıza dair yapılmış olan ve yapılacak olan değerlendirmeler daha fazla önem kazanacak.

ESMA tarafından başvurunun olumlu kabulünden sonra Borsa İstanbul bünyesinde kurulacak TRLIBOR Piyasası’nda yabancı bankalar ve fonlar için TL cinsinden para ve sermaye piyasası enstrümanlarını aktifte bulundurmaktan kaynaklanan riskler Takasbank tarafından üstlenilmiş olacak. Yani bu araçları ihraç etmiş olanların temerrüde düşmesi halinde ihraççıların yükümlülüklerini nitelikli karşı taraf olarak Takasbank üstlenecek.

 

10) Takasbank’ın nitelikli karşı taraf olarak tanınması TL varlıklara talebi nasıl artıracak?

 

Malum Basel III bankalarla ilgili daha sıkı sermaye yeterlilik koşulları öngörüyor. Bir yabancı banka TL cinsinden bir menkul kıymeti aktifinde bulundurduğunda bu aktif kıymet için ayıracağı karşılık tutarı, tıpkı ülke notunun yatırım yapılabilir olması durumunda olduğu gibi, karşı taraf riskini üstlenen kurumun nitelikli olması halinde daha düşük oluyor. Bu da yabancı bankaların TL cinsinden varlıklara olan talebini artıracak; hatta yabancı bankaların TL cinsinden tahvil ihracının önünü açacak bir gelişme. Çünkü Takasbank nitelikli olacak ve Basel III’e göre TL varlık bulundurmak daha fazla karşılık ayırmak gerekmeyecek.

Unutmayın AB içinde faiz oranları çok düşük, hatta ECB ve bazı AB ülke merkez bankaları negatif faiz uyguluyor.

İyi bir gelişme.