Kahramanmaraş'ta 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve 150 kişiye mezar olan Palmiye Sitesi davası yarın başlıyor. Davayı bekleyen Palmiye Sitesi'nde yakınlarını kaybeden aileler, "Biz 19 aydır bugünü bekliyoruz. 19 aydır o sanıkların gözlerinin içine bakarak ailelerimizi nasıl öldürdüklerini soracağız. Kamu görevlileri hakkında da bir an önce soruşturma izni verilmesini ve adalet önüne çıkarılmasını istiyoruz. Sürecinde hızlı ilerlemesini istiyoruz. Çünkü biz tükendik. Katiller gününü gün etmeye devam ederken bunu izlemek istemiyoruz" diye konuştu.
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde Kahramanmaraş'ın Onikişubat ilçesi Şehit Abdullah Çavuş Mahallesi'ndeki Palmiye Sitesi'nin 3 bloku da depremde yıkıldı. Bu sitelerde toplam 150 kişi yaşamını yitirdi ve 16 kişi yaralandı. Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı, iddianamede müteahhitler Hacı Mehmet Ersoy, Ali Babaoğlu, jeoloji mühendisi Ömer Tarakçıoğlu'nun 'bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma' suçundan iki yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep etti. Soruşturma kapsamında Ersoy ve Tarakçıoğlu, ifadelerinin ardından "adli kontrol kararı" ile serbest bırakılırken, Babaoğlu ise 18 aylık firar sürecinin ardından yakalanarak tutuklandı.
"O sanıkların gözlerinin içine bakarak ailelerimizi nasıl öldürdüklerini soracağız"
Depremde 150 kişiye mezar olan Palmiye Sitesi davasının ilk duruşması yarın Kahramanmaraş 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek. Duruşma öncesi, Palmiye Sitesi'nde annesi, babası ve kardeşini kaybeden İrem Türkmener Karslı; annesi, babası, kardeşi, akrabalarını kaybeden ve yaralı kurtulan Kaan Demirören; annesi, babası, anneannesi, kayınvalidesi ve yeğenini kaybeden Murat Güçlü; annesi, babası, kız kardeşi ve akrabalarını kaybeden Halit Ali Şirikci ANKA Haber Ajansı'na konuştu.
İrem Türkmener Karslı, "Yarın tüm sanıklar mahkemede olacak. Biz 19 aydır bugünü bekliyoruz. 19 aydır o sanıkların gözlerinin içine bakarak ailelerimizi nasıl öldürdüklerini soracağız. 1 tane firari sanığımız vardı duyarlı gazetecilerimiz sayesinde geçen haftalarda yakalandı. Ali Babaoğlu isimli müteahhit, 18 aydır yazlığında tatil yaptığını söylemiş, psikolojisinin bozuk olduğunu iddia etmiş. Biz 18 aydır sevdiklerimiz toprak altında çürürken toprak üstünde çürüyenlerin geride kalanlarıyız. Ama katillerimiz, sanıklarımız kaldıkları yerden hayata devam etmekle kalmamışlar, keyiflerine bakmaya devam etmişler. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Biz bu sanıkların hepsinin olası kastla yargılanmasını ve hızlı bir şekilde yargı sürecinin ilerlemesini istiyoruz" diye konuştu.
"Katiller gününü gün etmeye devam ederken bunu izlemek istemiyoruz"
Karslı, kamu görevlileri hakkında soruşturma izni çıkarılmasını da talep ederek, "19 ay ne demek? 19 aydır bizi bekletiyorlar. 19 aydır firari olan bir dosyada hiçbir tutuklu yoktu. Umarım bu duruşmadan sonra tutuklular olacaktır. Hepsinin tutuklu yargılanmasını istiyoruz. Bu dosyada kamu görevlilerinin çok büyük sorumluluğu var. Çünkü olmaması gereken bir projeyi onaylamışlar. Kamu görevlileri hakkında da bir an önce soruşturma izni verilmesini ve adalet önüne çıkarılmasını istiyoruz. Sürecinde hızlı ilerlemesini istiyoruz. Çünkü biz tükendik. Gerçekten biz tükendik. Katiller gününü gün etmeye devam ederken bunu izlemek istemiyoruz. Umarım adil bir yargılama olur. Umarım adalet artık tecelli eder. Geç gelen adalet, adalet değildir" şeklinde konuştu.
"Yeni adli yılın hepimize gerçek adaleti getirmesini istiyorum" diyen Karslı, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Özellikle deprem davalarında tüm firari sanıkların yakalanmasını, gerekirse kırmızı bülten çıkarılmasını istiyorum. Hepsinin olası kastla yargılanması gerekir. Hepsi deprem bölgesi olduğunu bildiği şehirlerde malzemeden çalmış, kolon kesmiş, projelere aykırı binalar inşa etmiş... Bizim ailelerimizin yaş haddine bakılmadı. Yaşlısı, genci, çocuğu, bebeği hepsi o enkazda can verdi. Katillerinde yaşlarına bakılmaksızın tutuklu yargılanmalarını istiyoruz."
"19 aydır bizim içimiz yanıyor, adalet istiyoruz"
Palmiye Sitesi enkazında ailesini kaybeden ve yaralı olarak kurtulan Kaan Demirören, "Vinçle tuttuğumuz beton parçaları kum yığını gibi döküldü. Günler sonra anne, baba ve kardeşimin cenazesine ulaştık. 150 kişinin hayatına ve 16 kişinin yaralanmasına neden olan, bizlere bunu yaşatan tüm sorumluların bu dünyada en ağır cezayı almalarını istiyorum. Adaletin yerini bulmasını istiyorum" diye konuştu.
Murat Güçlü, Palmiye Sitesi’nin kum yığınına döndüğünü belirterek, "Buradaki müteahhit yaklaşık 1 hafta önce yakalanarak, tutuklandı. Yarın hakimin karşısına çıkacak. Buradan hakim ve savcılara sesleniyorum. Ali Babaoğlu’nun en ağır şekilde yargılanmasını talep ediyorum. 19 aydır bizim içimiz yanıyor, 19 aydır bu anı bekliyoruz" dedi.
Halit Ali Şirikci ise şöyle konuştu:
"15 ay annemin cenazesine ulaşamadık. O 15 ayın sonunda DNA eşleşmesiyle bulduk. Müteahhit Ali Babaoğlu yakalandı. ‘Bilinçli taksirle adam öldürme’den yargılanıyor, ‘kasten öldürme’den yargılanmasını istiyorum. Bilirkişi raporunda gerek ruhsat aşamasında gerek projede yanlışların olduğu belirtildi. Palmiye Sitesi yapılırken imzası olan kamu görevlilerinin de adalet önüne getirilmesini istiyoruz."
Ne olmuştu?
ANKA Haber Ajansı, firari müteahhit Babaoğlu'nun depremden bir yıl sonra, İzmir'in Çiğli ilçesinde Karşıyaka 7. Noterliği'ne giderek oğlu Mustafa Babaoğlu'na gayrimenkulleri ve araçların satışı ile banka işlemleri gibi birçok konuda vekalet verdiğini gündeme getirmişti. Ali Babaoğlu, 23 Ağustos'ta İzmir'in Karşıyaka ilçesinde emniyet güçleri tarafından yakalanarak, çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı.
ANKA Haber Ajansı, tutuklanan Babaoğlu'nun ifadesine ulaşmıştı. Babaoğlu, "Ben deprem gecesi travma geçirdim, bunalıma girdim. Tutuksuz yargılanmak üzere tahliyemi talep ediyorum" derken, Babaoğlu'nun avukatı ise "Müvekkil mal varlıklarını kaybetmiştir, psikiyatrik tedavi görmektedir" ifadesini kullanmıştı. Mahkeme heyeti, oy birliğiyle Baboğlu'nun tutuklanmasına karar vermişti. Kararda, Babaoğlu'nun "kaçma ve delilleri karatma şüphesi olduğuna" dikkat çekilmişti.
TIKLAYIN-150 kişinin öldüğü Palmiye Sitesi'nin 18 ay firari gezen müteahhidi, kendini böyle savunmuş: Travma geçirdim, İzmir'deki yazlığıma gittim
|