Times gazetesi sayfalarında bugün, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası helikopterle Yunanistan'a kaçan askerlerle yapılmış bir röportaja yer veriyor.
Sekiz asker sınırı geçmeleri ardından gözaltına alınmış, Dedeağaç'ta çıkarıldıkları mahkeme tarafından 'ülkeye kaçak yollardan girmekten' suçlu bulunarak iki şer ay hapis cezasına çarptırılmıştı.
Mahkeme hapis cezasını üç yıl süreyle ertelemiş ve sığınma talebinde bulunan askerlerin bu talepleri sonuçlanıncaya kadar gözaltında tutulmalarına kara verilmişti.
Türkiye ise askerler için iade talebinde bulunmuştu.
Times, 'Türkiye'de bulunan aile üyelerine misilleme yapılacağı korkusuyla adını söylemediğini belirttiği' bir askerin gazeteye, "Biz suçlu değiliz. Suçlu gibi muamele görmemeliyiz" dediğini aktarıyor.
Bu asker gazeteye ayrıca, "Bizi neyin beklediğini biliyoruz. Türkiye'de ne olduğunu biliyoruz. İşkence göreceğiz" diye konuşmuş.
Times askerlerin kendilerini, 'ordudaki her tür İslamcı kontrole karşı çıkan laik Kemalistler' olarak tanımladıklarını ve 'ünlü günah keçilerine dönmekten korktuklarını' belirttiklerini yazıyor.
Yine adını açıklamayan bir başka askerse darbe girişimiyle ilgili gazeteye şunları söylemiş:
"İstanbul'da bir yere uçmamız ve bazı yaralı askerleri toplamaya yardım etmemiz emredildi. Ancak buraya vardığımızda polis tarafından yoğun ateş altına alındık.
"Ormanlık alandaki güvenli bir yere ininceye kadar ne olduğunu bilmiyorduk ve haberleri kontrol etmek için bir iPad çıkarttık. Ne olduğunu anladığımızda kaçışımız bir ölüm kalım meselesi haline gelmişti."
Times, askerlerin iltica başvurularıyla ilgili davaların gelecek hafta görülmesinin beklendiğini yazıyor.
Gazete, 'Yunanistan'ın başlangıçta askerlerin hızlı bir şekilde iadesi konusunda hevesli olduğu ancak Türkiye'deki, askerler ve memurlara yönelik tasfiyeler ardından bu hevesin azaldığı' yorumunu yapıyor.
Daily Telegraph, gazeteye konuşan üst düzey koalisyon gücü yetkililerinin, Rusya'nın Suriye'de BM yardım konvoylarının vurulması olayının doğrudan parçası olduğunu söylediğini yazıyor.
Cumartesi günü uluslararası koalisyon güçlerinin Deyr Ez Zor kentindeki saldırılarında onlarca Suriye askeri ölmüştü.
Pazartesi günü ise Halep'e giden bir BM yardım konvoyuna hava saldırısı düzenlendi.
Daily Telegraph bu yetkililerin, Rusya'nın, Deyr Ez Zor'da Suriye askerlerinin öldürülmesinin intikamını almak için Halep'teki saldırıya dahil olduğunu söylediğini belirtiyor.
Gazeteye konuşan bir koalisyon yetkilisi, ellerindeki verilerin Rusya'nın bu saldırıdaki dahlini işaret ettiğini söylüyor.
Yetkili, bunun kanıtlanması durumunda Rusya'nın savaş suçu suçlamasıyla karşı karşıya kalabileceğini belirtmiş.
I gazetesinin manşetinde, İngiltere'nin Suriye'de IŞİD'e yönelik hava saldırılarıyla ilgili İngiltere Parlamentosu Savunma Komitesi'nin hazırladığı bir rapor var.
Habere göre, Komite'deki milletvekilleri hazırladıkları raporda, IŞİD'in Suriye'de askeri olarak yenilmesi ardından bu boşluğu başka cihatçı grupların doldurabileceğini belirtti.
Raporda, bu durumda IŞİD'in Afrika ya da Güneydoğu Asya gibi başka coğrafyalarda ortaya çıkabileceği de belirtildi.
Rapor, İngiltere'nin Irak'taki 550 hava saldırısının etkili olduğunu, Suriye'de ise bugüne dek 65 hava saldırısı yapıldığını ve bunların etkisinin tartışmalı olduğunu bildiriyor.
Financial Times'taki habere göre Almanya'da kişisel tüketim 1990'lardan bu yana en yüksek noktasına ulaştı.
Gazete, ülkede kişisel tüketimin yüzde 2 büyümeye ulaştığını yazıyor.
FT'ye konuşan ekonomistler, ülke ekonomisinin ihracata dayandığını, ancak gelişmekte olan pazarlardaki ekonomik gerilemenin Alman ürünlerine yönelik ilgide gerilmeye neden olduğunu, şirketlerin artık daha az yatırım yaptığını ancak ülke içi talebin arttığını belirtmiş.
Bir ekonomist Almanya'nın ekonomi modelinde bu yüzden bir değişim yaşandığını artık ekonominin çok daha tüketim odaklı olmaya evrildiğini söylemiş.
Guardian'ın manşetinde ise, İngiltere'de hafta sonu yeni dönemdeki genel başkanını belirleyecek olan İşçi Partisi'nin, üyeleri arasında internet üzerinden yaşanan tacizlere karşı yeni bir önlem geliştirmesi var.
Adaylar Jeremy Corbyn ve Owen Smith'i savunan parti üyeleri arasında sanal alemde sert tartışmalar yaşanıyor.
Habere göre İşçi Partisi yönetimi, üyeler arasında internet ortamında yaşanan tacizlerin önüne geçmek için, tüm üyelere sanal alemdeki davranışlarıyla ilgili bir taahhütname imzalatma kararı aldı.
Buna göre taahhütnameye uymayan üyeler partiden ihraç edilebilecek.