26 kişilik kontenjan doldu; Dicle Üniversitesi'nde Kürt Dili ve Edebiyatı Bölümü 12 yıl sonra ilk öğrencilerini kabul etti

Dicle Üniversitesi'nde 12 yıl sonra ilk defa Kürt Dili ve Edebiyatı Bölümü lisans öğrencilerini kabul etmeye başladı. Bölüm başkanı Doç. Dr. Osman Aslanoğlu, bu sürecin neden bu kadar uzun sürdüğü sorusuna, akademik kadronun yetersizliğini işaret ederek yanıt verdi. Yüksek lisans ve doktora öğrencilerini kabul edebilen ancak lisans seviyesinde eğitim verebilmek için gereken minimum üç akademisyen şartını henüz karşılayamadıklarını belirtti. Aslanoğlu, buna rağmen YÖK'ün izniyle lisans öğrenci alımının başlamasının kendileri için büyük bir adım olduğunu vurguladı.

Amida Haber'den Hasan Kösen'in aktardığına göre, Kürt Dili ve Edebiyatı Bölümü'nün kurulmasının, bölge üniversiteleri arasında Diyarbakır için özel bir önem taşıdığını ifade eden Aslanoğlu, bölgede Kürtçe eğitimine olan talebin yoğun olduğunu ve Dicle Üniversitesi'nin bu ihtiyacı karşılamada kilit bir rol oynayabileceğini söyledi. Özellikle Diyarbakır'dan birçok öğrencinin Kürtçe eğitim alabilmek için farklı illere gitmek zorunda kaldığını, bu durumun üniversite için bir fırsat olduğunu belirtti. Bölümün her iki Kürtçe lehçesi olan Kurmanci ve Zazaki üzerine eğitim vereceğini, bu dillerin eşit oranda temsil edileceğini ve böylece öğrencilere kapsamlı bir dil eğitimi sunacaklarını ekledi.

Aslanoğlu, akademik kadro ile ilgili olarak ise henüz yeterli sayıda öğretim üyesine sahip olmadıklarını, ancak mevcut eksikliklere rağmen ilahiyat, hukuk gibi diğer fakültelerden alınan destekle yüksek lisans ve doktora programlarını sürdürdüklerini ifade etti. Lisans programı için de benzer bir çözüm yoluna gidileceğini, en kısa sürede tam kadroya ulaşmayı umduklarını söyledi. Ayrıca, bölüm mezunlarının iş bulma konusunda ciddi sıkıntılar yaşadığını, öğretmen atamalarının çok sınırlı kaldığını ve bu durumun iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Aslanoğlu, bölümün ilk öğrencilerini karşılamak için özel bir etkinlik planladıklarını ve Kürtçe'nin korunması ve geliştirilmesi adına atılan bu adımların umut verici olduğunu belirtti.