Fransız Le Monde gazetesi Mısır'da ordu tarafından devrilen Devlet Başkanı Muhammed Mursi'nin bin 200 taraftarının yargılandığı, 529 idam cezasının çıktığı davayı irdeliyor:
"Bugüne dek sadece halkın bir bölümünü terörize etmeyi hedefleyen bir hareket mi yoksa amirini mutlu etmeyi isteyen bir hâkimin kararı mı? Mısır'da pazartesi günü, isyanda bir polisi öldürmek ve Hrıstiyan Kıptilere saldırılar düzenlemekle suçlanan 529 kişi hakkında idam kararı veren hâkim, Mısır'da günümüzde ne yaşandığını gösteriyor: Her türlü özgürlüğü boğmaya kararlı bir askerî diktatörlük. Rejime yönelik her türlü eleştiri cezalandırılıyor. Polis devleti geri geldi ve onu ayakta tutan keyfi gözaltılar, işkence, dayak ve manipüle edilmiş davalar da."
Bir başka Fransız gazetesi Ouest-France ise Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in Fransa ziyaretini yorumluyor. Ziyarette Fransa ve Çin arasında çok sayıda ticaret anlaşmasının imzalanması değerlendiriliyor:
"Bundan 50 yıl önce Paris yeni bir yol seçerek, Pekin'le diplomatik ilişkilere yöneldi. Bundan tam 50 yıl sonra Çin'den Fransa'ya yatırımların oranı sadece yüzde 1. Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in ziyareti dış ticaret dengesini düzeltmeye ve kaybedilen zamanı telafi etmeye yardım ediyor. Çin'de 30 yıl boyunca iki haneli olan büyüme rakamları günümüzde dünya ekonomisi için önemli bir motor niteliği taşıyor. Tek partili dönemin hiç değişmemiş görünen motor kapağı artık kapitalizmin turbo motoruna dönüşüyor."
Bir başka Fransız gazetesi Le Journal de la Haute-Marne ise bugünkü nüshasında, Fransa'daki işsizlik rakamlarını masaya yatırıyor. İşsizlik rakamlarının şubat ayında 3 milyon 340 bin gibi rekor bir seviyeye ulaştığını yazan gazete şu görüşlere yer veriyor:
"Dün açıklanan, istihdam piyasasına yönelik yeni rakamlar, Cumhurbaşkanı François Hollande'ın izlediği ekonomi politikasını daha da derine gömüyor. Yeni bir rekora ulaşıldı. Şimdi Cumhurbaşkanı aslında istediğinden daha hızlı hareket etmeye zorlandı. Ancak şu ana kadar yeni bir politika ufukta görünmüyor. Ufak tefek ayarlamalar ya da Cumhurbaşkanlığı seçimi dönemindeki gibi sözler dikkat çekiyor. Kesin olan şu: Hükümette bir değişiklik olacak. Ancak hükümetteki değişiklikle sadece ambalaj değişiyor, içerik değil. Bu da Fransızları yatıştırmaya yetmeyecektir."