İngiltere gazeteleri, iktidardaki Muhafazakar Parti'nin kameralara yansıyan Brexit notlarını manşetine taşıyor.
Hükümetin Brexit hakkında görüştüğü bir toplantının çıkışında üst düzey bir milletvekili yardımcısının elinde tuttuğu notlar dikkati çekmişti.
Muhafazakar Parti'den milletvekili Mark Field'in yardımcısının tuttuğu defterde Brexit ile ilgili notlar yer alıyordu.
Guardian gazetesi manşetinde bu notları, "'Kekini al ve ye' - Muhafazakarların Brexit planı bu mu?" diyerek ele alıyor.
Gazetenin haberinde, 'istediğin her şeyi aynı anda elde edemezsin' anlamına gelen 'kekini al ve ye' deyiminin notlarda yer aldığı vurgulanıyor.
Guardian aynı zamanda notlarda İngiltere'nin AB'nin ortak pazarında kalamayacağının yer aldığını aktarıyor.
Notlarda ticaret cephesinde AB ile Kanada tarzı bir model uygulanabileceği yer alıyor.
Times gazetesi ise hükümet sözcüsünün yaptığı açıklamada notlar ve hükümet arasına bir mesafe koyduğunu aktarıyor.
Gazete, sözcünün bu notlarda yazılanların hükümetin duruşunu yansıtmadığını söylemesine dikkati çekiyor.
Brexit ile ilgili tartışmaları sayfasına taşıyan bir başka gazete ise Financial Times.
Financial Times, Avrupa Merkez Bankası (AMB) Başkanı Mario Draghi'nin Brüksel'deki Avrupa Parlamentosu'nda yaptığı konuşmayı manşetine taşıyor.
Draghi'nin, ortak pazarın İngiltere için önemli bir etmen olduğunu vurguladığını aktaran gazete, AMB Başkanı'nın "Euro bölgesinden ziyade İngiltere'nin canı Brexit'ten ötürü daha çok yanacaktır" sözlerine yer veriyor.
Draghi aynı zamanda gazetede yer alan açıklamalarına göre Brexit'in ekonomik etkisinin ne olacağını tamamen kestirmenin zor olduğunu da sözlerine ekliyor.
İngiliz gazetelerinde yer alan bir başka haber ise AB ve göçmen karşıtı politikalarıyla öne çıkan sağ görüşlü Birleşik Krallık Bağımsızlık Partisi UKIP'in yeni liderinin açıklamaları.
Independent gazetesi, UKIP'in çiçeği burnunda lideri Paul Nuttall'ın İşçi Partisi'nin oylarına talip olmasını sayfalarına taşıyor.
Gazeteye göre Nuttall, İşçi Partisi lideri Jeremy Corbyn'in yabancılaştırdığı vatansever işçilerin oylarına talip olduğunu söylüyor.
Telegraph gazetesinde ise Avustralyalı ünlü oyuncu Nicole Kidman ile yeni filmi hakkında gerçekleştirilen bir röportajı bulmak mümkün.
Kidman'ın kendisi gibi Avustralyalı bir kadını canlandırdığı 'Lion' filmi, evlatlık edinilen bir çocuğun öz ailesini aradığı gerçek bir hikayeye dayanıyor.
Eski eşi ve ünlü oyuncu Tom Cruise ile evliliğinden iki evlatlık çocuğu olan Kidman, bu filmin kendisi için özel bir anlamı olduğunu dile getirerek, "Bu film benim evlatlık edindiğim çocuklarıma bir aşk mektubum" diyor.
Kidman, aynı zamanda ünlü yönetmen Francis Ford Coppola'nın kızı Sofia Coppola'nın yeni filminde de başrolü oynuyor.
Film, 1970 yılında Clint Eastwood'un yönettiği The Beguiled (Kadın Affetmez) adlı yapımın yeniden çevrimi.
Independent gazetesine konuşan belgesel yapımcısı John Pilger ise Netflix gibi online yapım izleme platformlarının belgesellerin popülerliğini artırdığını anlatıyor.
77 yaşındaki gazeteci, yeni belgeselinde ise Donald Trump'ın ABD başkanı seçilmesinin ABD ve Çin arasında bir nükleer çatışma çıkarabileceğini anlatıyor.
Bafta ödüllü belgesel yönetmeni Pilger'ın 'Çin'e doğru gelen savaş' adlı belgeseli Aralık ayında sinemalarda gösterilecek.