Kars’ta, Zeynep ve Hacı Güler çifti evlerine bir oda ekledikten kısa süre sonra 4 çocuğundan 3’ünü, 3 ay içinde kaybetti. 21 Şubat’ta Aybüke’yi (3.5), 7 Nisan’da Enes’i (5), 21 Mayıs’ta 5 aylık Gözde’yi kaybeden Güler Ailesi Irmak (6) için endişe duyuyor.
Kars’ın Arpaçay ilçesine bağlı Tomarlı Köyü’nde, Zeynep (25) ve Hacı Güler (35) çiftini sarsan ilk ölüm 21 Şubat’ta yaşandı. Habertürk’te yer alan habere göre, çiftin 3.5 yaşındaki kızı Aybüke’yi evlerinde sobanın bulunduğu odada uyutan Zeynep Güler, kısa süre sonra kontrol etmek için yanına gittiği Aybüke’nin nefes almadığını fark etti. Hastaneye götürülen çocuğun yaşamını yitirdiği belirlendi. Bu olaydan sonra anne Güler, rüyasında beyaz giysili bir adamın elinden tutan Aybüke’nin eve geldiğini ve “Anne Enes’i yalnız bırakma, benim yanıma getirecekler” dediğini gördü. Uyanınca 5 yaşındaki oğlu Enes’e sarılıp ağlayan Güler, rüyasını kocasına anlattı. Rüyadan 3 gün sonra 7 Nisan’da Enes, annesi tarafından televizyon karşısında elinde kumandayla hareketsiz bulundu. Küçük çocuğun da öldüğü belirlendi.
Yeşil kuşlu rüya gördü
İki çocuklarını kaybetmenin acısıyla yıkılan Güler çifti, 2 çocuklarının da 7 ay önce yaptırdıkları odada ölmesi üzerine evlerini kapatıp Hacı Güler’in babasının evinde kalmaya başladı. Aile Erzurum’a gidip çocuklarının ölüm nedeniyle ilgili ipucu olması için kan testleri yaptırdı. Erzurum’da Hacı Güler, rüyasında evin içinde bir tepside 4 yeşil kuştan en küçüğünün uçup gittiğini, peşinden “Gitme” diye yalvardığını gördü. Bundan bir hafta sonra 21 Mayıs’ta, döndükleri Hacı Güler’in babasının evinde 5 aylık Gözde mama yedirilip uyutulduktan sonra can verdi. Gözde’nin cansız bedenini de babaannesi buldu. Aybüke’ye otopsi yapılmazken, Enes ve Gözde’den alınan parçalar otopsi için Erzurum Adli Tıp Kurumu’na gönderildi.
‘Çocuklarım sağlıklıydı’
Hayatta kalan tek çocukları 6 yaşındaki Irmak’ın hayatından endişe ettiklerini belirten Hacı Güler, “Çocuklarımın ölüm nedenleri tıbbi olarak açıklığa kavuşsun istiyoruz. Eve girmeye korkar olduk. 7 ay önce yaptırdığımız o odanın kapısını kapadık akrabalarımızın yanında kalıyoruz. Çocuklarımın hiçbirinin hastalığı yoktu. Sanki o odada bir şey onların uyumasını bekliyor. Uykuya geçtiklerinde bir daha uyanamıyorlar” dedi. Zeynep Güler de “İçim yanıyor. Ne olduğunu anlayamadan çocuklarımı bir bir kaybediyorum. İlgililer yardım etsin. 3 evlat acısını yüreğimde yaşıyorum. Hayatta kalan tek evladım olan Irmak’ın yaşamından endişe ediyorum” dedi.
Adli tıpçılar ne dedi?
‘Zehirlenme olabilir’
Prof. Dr. Şevki SÖZEN: (İst. Tıp Fakül. Adli Tıp Anabi. Dal. Bşk.) “Aynı odada hep ölüm meydana geliyorsa ilk akla gelen orada soba yanıyor muydu, karbonmonoksit zehirlenmesi oldu mu? Otopsi sonuçlarını görmeden hiçbir şey söyleme hakkına sahip değilim. İlk akla gelen bir zehirlenme durumu. Bulaşıcı bir hastalıkları olabilir.”
‘Topraktan bir sızıntı ihtimali var’
Doç. Dr. Serhat GÜRPINAR: (Adli Tıp Uzman. Der. Bşk.) “Çocukların hayatını kaybettiği odadan söz etmemiz gerekirse topraktan bir sızıntı olabilir. Ailede kimsenin zehirlenmeyip bu çocukların zehirlenmesi çok ilginç. Isınma sistemi de göz önünde bulundurulmalı.”
