İSTANBUL, (DHA) - İSTİNYE Üniversitesi’nde ‘Suudi Arabistan ve Cemal Kaşıkçı’ adlı seminer düzenlendi. Seminere katılan EPAM Koordinatörü İdris Kardaş, “Bu cinayet sadece Türkiye’yi değil, bütün dünyayı ilgilendiriyor. Türkiye ilk günden beri gerçekleri ortaya koyuyor ama Suudi tarafın açıklamaları hep gecikiyor. Bu cinayeti hafifletmeye çalışıyorlar” dedi.
İstinye Üniversitesi bugün, İstinye Üniversitesi Güvenlik ve Savunma Stratejileri Uygulama ve Araştırma Merkezi (İSÜ GÜVSAM) ve İstinye Üniversitesi Ekonomi ve Politika Araştırmaları Merkezi (EPAM) iş birliğiyle ‘Suudi Arabistan ve Cemal Kaşıkçı’ semineri düzenledi. İstinye Üniversitesi Topkapı Kampüsü’nde gerçekleşen etkinliğe GÜVSAM Başkanı Prof. Dr. İsmail Safi, EPAM Koordinatörü İdris Kardaş, Cemal Kaşıkçı\'nın yakın arkadaşı Türk-Arap Medya Derneği Başkanı ve gazeteci Turan Kışlakçı katıldı.
Seminerde konuşma yapan Turan Kışlakçı, “Türkiye medyası Cemal’le beraber Suudi Arabistan’da katliamların, tutuklamaların olduğunu anlamaya başladı. Fakat dünya medyası bunun farkında. Yoksa son bir yılda onlarca kayıp var, onlarca kişi öldürüldü, bunlardan haberimiz olmadı. Olay bizim topraklarımızda olduğu için biz ‘Suudi Arabistan’da böyle şeyler var’ diyerek konuşmaya başladık” dedi. Kışlakçı, cinayetin arka planının anlaşılabilmesi için Cemal Kaşıkçı’nın hayatını, gazeteciliğini ve ailesini anlattı. Ayrıca Suudi Arabistan tarihi ve yönetimdeki Suud ailesiyle ilgili de bilgi verdi.
“BU CİNAYETİ HAFİFLETMEYE ÇALIŞIYORLAR”
Cemal Kaşıkçı cinayetinin daha çok konuşulacağını ifade eden EPAM Koordinatörü İdris Kardaş,“İstinye Üniversitesi’nde iki araştırma merkezimiz ile bir seminer yapıyoruz bugün. Konumuz çok önemli, uluslararası bir gündem. Sonuçları bakımından da çok önemli ve daha çok konuşacağız. Çünkü bu cinayet sadece Türkiye’yi değil, bütün dünyayı ilgilendiriyor. Bu gibi çalışmaların ve konferansların yapılması da çok değerli” dedi.
Suudi Savcılığından yapılan son açıklamayı değerlendiren Kardaş, şöyle konuştu:
“Bu açıklamalar, itirafların yavaş yavaş gelmesi bakımından önemli. Birincisi, Cemal Kaşıkçı’nın öldürüldüğünü zaten kabul etmişlerdi ama ilk defa cesedin parçalandığını da kabul ediyorlar. Çünkü Türkiye ilk günden beri bu gerçekleri ortaya koyuyor ama Suudi tarafın açıklamaları hep gecikiyor. İkinci olarak, bir boğuşma esnasında öldürüldüğünü; aslında yanlışlıkla öldürüldüğünü ifade ediyorlar. ‘Ülkeye getirecekken yanlışlıkla boğuşma sırasında öldürdük’, ‘ilaç fazla verildi’ gibi bir söylemleri var. Bu cinayeti hafifletmeye çalışıyorlar. Son olarak 5 kişinin idamı söz konusu. Bu da uluslararası kamuoyunun hassasiyetine karşı verilen bir cevaptır. Bu tepkileri dindirmek için ‘biz katillere en üst düzeyde cezasını veriyoruz’ demeye çalışıyorlar. Zaten buradaki temel amaçları da uluslararası kamuoyunun baskısından bir an önce kurtulmak.”
“EMRİ VERENLERİN BİR AÇIKLAMA YAPMASI LAZIM”
Suudi yetkililerin konuyu unutturmak için yoğun çaba sarf ettiğini ifade eden Kardaş, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sürekli söylediği bir durum var. Evet katiller zaten belli, bu 11 kişi ortada bunlarla ilgili şeffaf bir soruşturma, yargılama ve cezalandırma yapılması lazım ama bu işin bir de üst düzey boyutu var. Emri verenlerin de bu konuda bir açıklama yapması lazım. Çünkü bu zamana kadar Suudilerden böyle bir açıklama gelmedi. Uluslararası kamuoyu bu emri kimin verdiği konusunda da bir cevap bekliyor. Ama anlaşılan o ki Suudi Arabistanlı yetkililer bu idamlarla meselenin üzerini örtmeye, ilgiyi buraya çekerek diğer konuları cevapsız bırakmaya diretecekler” dedi.
“Muhammed bin Selman’ın ismi çok ön planda ve emri onun verdiği konusunda ciddi bir şüphe var” diyen Kardaş, “Suudi yetkililer de yeni kral olacak kişinin böyle bir cinayetle imajının sarsılmasını, geleceğinin ve kariyerinin tehlikeye girmesini istemiyorlar. Trump yönetimive İsrail de bu açıdan sıkı müttefiki olduğu Selman’ın bu anlamda yıpratılmasının önüne geçmek istiyorlar. ‘Tamam suçlular cezalandırıldı, idam edildi artık bu konuyu kapatalım’ demeye çalışıyorlar. Türkiye bu konunun merkezinde ve bu çok değerli. Bu açıdan unutulması çok kolay olmaz ama Suudilerin de çabası devam eder muhtelemen” ifadelerini kullandı.
“SELMAN’IN EN BÜYÜK DESTEKÇİSİ TRUMP”
Suudi Arabistan’ın Amerika ile olan ilişkilerine bir zarar geleceğini düşünmediğini ifade eden Kardaş, konuşmasını şöyle bitirdi:
“Selman, Trump yönetiminin çok sıkı müttefiki. Hatta şu anki konumuna gelmesine en büyük yardımcı Trump yönetimiydi. Çok önemli yatırımlar yapıldı, hem maddi hem manevi dünyaya kabul ettirildi. Selman modernleşen bir Suudi Arabistan yüzü olarak tanıtıldı. Ama Türkiye ile durum farklı. Bu cinayetin burada işlenmesi işin önemli bir boyutu ama bu sadece Türk Suudi ilişkilerini değil bütün dünya ile Suudi ilişkilerini etkileyen bir boyutu var. Sonuçta Kanada’dan, Avrupa’daki başkentlerden açıklamalar var. Bütün dünya, ilişkilerini gözden geçirmek zorunda. Ama unutturulma konusunda ciddi bir çaba sarf edilip başarılı olunursa ilişkiler yine eski düzende devam edecektir. Çünkü Suudi Arabistan zaten zengin bir ülke, ekonomi üzerine kurgulanan ilişkilerini devam ettirecektir.