Suriye’nin kuzeyine yönelik askeri harekâtın ardından bölgede aralarında çocukların da bulunduğu çok sayıda kişinin öldüğüne dikkat çeken 38 örgüt 'Çocuklar için harekete geç' başlıklı ortak açıklama yayımladı.
İnsan Hakları Derneği Çocuk Hakları Komisyonları, Cumartesi Anneleri, Halkevleri ve Van Barosu’nun aralarında bulunduğu 38 örgüt Suriye’nin kuzeyine başlatılan operasyonun ardından yaşananlara ilişkin ortak yazılı açıklama yayımladı.
Gazete Duvar'ın haberine göre “Çocuklar için harekete geç” başlıklı ortak açıklamada “9 Ekim’de Türkiye’nin Kuzey Doğu Suriye’ye başlattığı askeri müdahale sonucu, sınır bölgelerinde Emine (12), Leyla (15), Elif (11), Mazlum (11) ve Muhammed (9 aylık bebek) olmak üzere 5’i çocuk, 18 insan yaşamını yitirdi, pek çok insan yaralandı. Edinilebilen bilgiler Kuzey Doğu Suriye’de ise Mohammad (11), Qais (15), Mihammad (13) olmak üzere en az 3 çocuğun yaşamını kaybettiği, pek çok çocuk ve yetişkinin de yaralı olduğu yönüne. Askeri müdahale ile birlikte sınır bölgelerindeki okullar eğitime ara verdi, hastaneler kriz anında birden fazla kişiye acil destek veremiyor, güvenlik tedbirlerinin yetersizliği nedeniyle birçok hane evini terk etti” denildi.
"İnsanlık çocuklara elindekilerin en iyisini vermekle yükümlüdür"
Her türlü şiddetin, çatışmanın ve savaş ortamının çocukları doğrudan ve dolaylı olarak etkilediği ifade edilen ortak açıklamanın satır başları şöyle:
"Olan bitene tanık oluyorlar"
"Çocuklar, gündelik yaşam alanlarında ve hayatın doğal akışına uymayan durumlarda hayati risk başta olmak üzere korku, endişe, kaygı, üzüntü, panik, çaresizlik, kesinti, hissizlik, belirsizlik, anlamlandıramama, kızgınlık, öfke, yalnızlık gibi pek çok duyguyu ve gerçekliği yaşıyorlar, çevrelerinde olan bitene tanık oluyorlar. Olanların Cenevre Beyannamesi’nde yer alan 'İnsanlık, çocuklara elindekinin en iyisini vermekle yükümlüdür' yaklaşımı ile Türkiye’nin taraf olduğu ve 30. yılını dolduran Çocuk Haklarına dair Sözleşme’ye ters ve aykırı olduğu ortadadır."
"Yükümlülükler derhal yerine getirilmeli"
"Türkiye, Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına dair Sözleşme’nin tarafı devletlerden biri olarak çocukların hak ve özgürlüklerinin korunmasından ve yerine getirilmesinden sorumludur. Her bir çocuğun insan hakları savunuculuğunu üstlenme sorumluluğunu duyanlar olarak, her zaman çocukların öncelikli ve yüksek yararının gözetilmesi gerekliliğini hatırlatıyor; devletin, çocukların başta yaşam hakkı olmak üzere tüm insan haklarının korunması konusunda yükümlülüklerini derhal yerine getirmesini ve en başta çocuklar için barışçıl bir ortam sağlamak üzere harekete geçmesini talep ediyoruz."
Ortak açıklamaya imza atan örgütler şu şekilde:
- 100. Yıl İnisiyatifi
- Amed Ekoloji Dernegi
- Amed Şehir Tiyatrosu
- Ankara Kadın Platformu
- Boğaziçi Sosyal Hizmet Kulübü
- Cumartesi Anneleri
- Çocuk Çalışmaları Derneği
- Çocuk Her Yerde Derneği
- Çocukla Barış
- Diyarbakır Baro Cocuk Hakları Merkezi
- Diyarbakır Eğitim Sen Kadın Meclisi
- Diyarbakır KESK Bileşenleri
- Diyarbakır SES
- Diyarbakır Tabip Odası
- Dut Ağacı Dayanışma Derneği
- Eşit Haklar İçin İzleme Derneği
- Göç ve İnsani Yardım Vakfı
- Halkevleri
- Hayvan Hakları İzleme Komitesi
- İnsan Hakları Derneği Çocuk Hakları Komisyonları
- Karenin Dışında Kreş ve Anaokulu
- Laleş Sanat Evi
- Ma Music Center
- Mezopotamya Psikologları İnisiyatifi
- On Ekim Barış ve Dayanışma Derneği
- Önce Çocuklar Derneği
- Rengarenk Umutlar Derneği
- Rosa Kadın Derneği
- SHUDER Diyarbakır
- SHUDER İstanbul
- Suruç Aileleri İnsiyatifi
- Şubadap Çocuk
- Türkiye İnsan Hakları Vakfı İstanbul Şubesi
- Uğur Özkan Çocuk Kültürü Evi
- Toplumsal Dayanışma İçin Psikologlar Derneği (TODAP)
- Van Barosu
- Van KESK Bileşenleri
- Yeni Yaşam Derneği