T24-Washington
ABD Dışişleri Bakanlığı Suriye yönetimi için yeni bir kınama yayınladı. Dışişleri Baklanlığı sözcüsü Heather Nauert imzasıyla yayınlanan açıklamada, Suriye yönetiminin hapishanede hayatını kaybeden mahkumların listelerinin yayınlamasının, yönetimin, özgürlük, haklar ve politik reform isteyen on binlerce sivili öldürdüğünü doğruladığı ifade edilirken ABD’nin, suçluların sorumlu tutulması için çalışacağı belirtildi.
Ölümler nasıl ortaya çıktı?
Geçtiğimiz ay bir mahkum yakının, mahkumun durumunu öğrenmek üzere hükümete yaptığı başvurunun üzerine, mahkumun 2013 yılında öldüğünü öğrenmesinin ardından ortaya çıkan dökümanlarda binlerce mahkumun yaşamını yitirdiği ortaya çıkmıştı. Suriye yönetimi konuyla ilgili yorum yapmaktan kaçınırken, toplada kaç mahkumun öldüğü ve nasıl öldüğü sorularını da yanıtsız bırakmıştı. Ancak bu resmi belgeler hükümetin ölümleri kabul ettiğinin ilk işareti olarak yorumlanmıştı.
ABD Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasının tam metni:
"Suriye yönetimi, binlerce siyasi tutuklunun ölümünü doğrulayan duyurları, uluslararası toplumun uzun zamandır şüphelendiği ve asla unutmayacağı; rejimin on binlerce Suriyeli sivili, şiddet içermeyen, özgürlük, haklar ve politik reform gibi çağrılarından dolayı sistematik bir şekilde tutukladığını, işkence ettiğini ve öldürdüğünü tasdik etmektedir. Bir çok insan hakları organizasyonuna göre 2011’de Suriye halk ayaklanmasının başladığından beri en az 117,000 Suriyeli alıkonuldu veya ortadan kayboldu. Bunların büyük çoğunluğunun, Esad rejimi karşıtlarının gözünü korkutmak ve susturmak için rejim hapishanelerde tutularak, rejim görevlileri tarafından işkenceye uğradığı ve öldürüldüğüne inanılıyor. Bu işkence ve öldürmelerin kapsamlı dökümanları ve delilleri uluslararası organizasyonlar tarafından toplanıyor ve dünyanın Suriye rejimine karşı kınamalarını ve değişik mahkemelerde suçlu görevlilere karşı yapılan kovuşturmaları destekliyor. Amerika Birleşik Devletleri, Esad rejiminin gaddar eylemlerini şiddetle tekrar kınıyor ve rejimi, mahkumlara muamelede, bağımsız gözlemcilere erişim izni vermek dahil olmak üzere bağlayıcı olan uluslararası hukuk ve normlara bağlı kalmaya çağırıyor. Biz, bu alçak aktiviteleri araştırmak ve üzerine ışık tutmak için uluslararası toplumla birlikte çalışmaya devam edeceğiz ve suçluların sorumlu tutulması için çalışacağız."