Kayıp Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı hakkında ABD'den üst üste açıklamalar geldi. Son olarak 2 Ekim Salı günü Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğuna girerken görülen ve o tarihten bu yana kendisinden haber alınamayan Kaşıkçı'nın kaybolmasıyla ilgili açıklama yapan ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, "Suudi Arabistan hükümetine, Sayın Kaşıkçı'nın kaybolmasının eksiksiz bir şekilde soruşturulmasına destek vermesi ve bu soruşturmanın sonuçları konusunda şeffaf olması için çağrı yapıyoruz" ifadesini kullandı. Pompeo, ABD Dışişleri Bakanlığının üst düzey yetkililerinin konu hakkında Suudi Arabistan'la diplomatik kanallar aracılığıyla konuştuğunu sözlerine ekledi.
Washington Post gazetesi için Suudi Arabistan konusunda görüş yazıları kaleme alan ve Veliaht Prens Muhammed bin Selman'ın politikalarına yönelik eleştirileriyle tanınan Kaşıkçı, 2017'den beri ABD'de yaşıyordu. Türk nişanlısı Hatice Cengiz, Kaşıkçı'nın 2 Ekim'de İstanbul'daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğuna evlilik işlemleriyle ilgili belgelerini tamamlamak üzere girdiğini söylemişti.
Uluslararası haber ajanslarına konuşan Türk yetkililer, Kaşıkçı'nın başkonsoloslukta öldürüldüğü görüşünü dile getirmiş, bu iddiayı reddeden Riyad yönetimi ise Kaşıkçı'nın konsolosluktan ayrıldığını savunuyor.
Trump: Haberler hoşuma gitmiyor
Pompeo'dan kısa süre önce de ABD Başkanı Donald Trump Beyaz Saray'da gazetecilere yaptığı açıklamada, Kaşıkçı'nın akıbetine ilişkin haberlerin endişe verici olduğunu belirtti.
"Endişeliyim. Bu konuyu duymak hoşuma gitmiyor. Çözüleceğini umut ediyorum" ifadesini kullanan Trump, "Şu an kimse bu konuda hiçbir şey bilmiyor. Etrafta dolaşan bazı epey kötü haberler var. Bu hoşuma gitmiyor" diye ekledi.
ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence de Twitter üzerinde yaptığı açıklamada, Kaşıkçı hakkındaki haberleri duymaktan "son derece tedirgin" olduğunu ifade etti. Pence, "Doğruysa, bu trajik bir gün. Dünya genelinde gazetecilere uygulanan şiddet, basın ve insan hakları özgürlüğüne yönelik bir tehdit konumunda. Özgür dünya, yanıtları hak ediyor" dedi.
Washington-Riyad ilişkileri
Kaşıkçı'nın kaybolmasına ilişkin konu, Veliaht Prens'in Trump yönetimiyle kurduğu yakın ilişki nedeniyle daha da güçlenen ABD-Suudi Arabistan müttefikliğini de tartışmaya açtı. ABD şu ana kadar Suudi Arabistan'ın özellikle de Yemen'de yaptığı insan hakları ihlallerini görmezden gelmek ve bunun yerine Riyad yönetimiyle İran gibi konulardaki ortak çıkarlarına odaklanmakla suçlanıyordu.
Ancak Cumhuriyetçi Parti'den senatörler Lindsey Graham ve Bob Corker, Pazartesi günü yaptıkları açıklamalarda, Kaşıkçı'nın öldürüldüğüne dair haberlerin doğru çıkması durumunda Suudi Arabistan ile ilişkilerin tehlikeye gireceği uyarısında bulunmuştu.
DW,AFP/CÖ,BK
© Deutsche Welle Türkçe