T24 Haber Merkezi
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 90'lı ve daha önceki yıllardaki "Kürt sorunu"nu ortadan kaldıranın Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile AKP olduğunu öne sürdü. Tunç, "Recep Tayyip Erdoğan'dan önce cezaevlerinde, bir anne hapisteki çocuğuyla kendi diliyle konuşamıyordu. Bunun yolunu açan Recep Tayyip Erdoğan'dır. Mahkemeye düştüğünde ana diliyle savunma yapamıyordu. Bunun yolunu açan AK Parti iktidarıdır" dedi.
AKP Bartın Kadın Kolları 7. Olağan Kongresi'nde konuşan Tunç, geçmişte kadınların başörtüsü nedeniyle kapı dışarı atıldığı noktadan bugün başörtülü milletvekillerinin kılık kıyafet özgürlüğünün alabildiğine uygulandığı, memur olabildikleri, üniversitelere gidebildikleri özgürlük ortamına AKP ve Erdoğan sayesinde gelindiğini öne sürdü.
AA'da yer alan habere göre, temel hak ve özgürlüklerin alanını alabildiğine genişlettiklerini "90'lı ve daha önceki yıllardaki "Kürt sorunu ortadan kaldıranın Recep Tayyip Erdoğan ve AKP olduğunu" öne süren Tunç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Recep Tayyip Erdoğan'dan önce cezaevlerinde, bir anne hapisteki çocuğuyla kendi diliyle konuşamıyordu. Bunun yolunu açan Recep Tayyip Erdoğan'dır. Mahkemeye düştüğünde ana diliyle savunma yapamıyordu. Bunun yolunu açan AK Parti iktidarıdır. Ana dilde seçimlerde propaganda yapılamıyordu. Bunun yolunu açan Recep Tayyip Erdoğan'dır. Kürtçe yayın yapan devlet televizyonuna kavuştuk ve bir kısım çevrelerin özellikle yakındığı, içeriden ve dışarıdan sürekli eleştiri konusu olan Kürt sorununu tarihe karıştıran, birlik ve beraberliğimizi, bu ülkede Türk'üyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle hepimizi bir arada tutmanın gayreti içerisindeki politikaları üreten Recep Tayyip Erdoğan'dır, AK Parti'dir, şimdi de Cumhur İttifakı'dır.
Bütün partileri bu birliğe davet ediyorum. Şimdi sıra terörü, silahlarıyla tarihe gömmekte. İnşallah bunun eşiğindeyiz ve terörü bitirerek, terör sorunundan Türkiye'yi, milletimizi kurtaracağız. Birlik beraberliğimizi güçlendireceğiz. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, iç cephemizi daha da güçlendireceğiz ve güçlü Türkiye'yi, 'Türkiye Yüzyılı'nı hep beraber inşa edeceğiz inşallah."
