Kuraklıkla boğuşan Konya'nın Ereğli ilçesine bağlı Yeniköy Mahallesi sakinleri, içme suyu ve tarımsal sulamada kullandıkları yeraltı sularının, AKP'den Milletvekili Aday Adayı olan Mehmet Karcı'ya ait şirket tarafından DSİ'nin sulama sahası dışında bulunan bahçesine usulsüz şekilde taşındığını iddia etti. Duruma tepki gösteren köylülere jandarma müdahale etti, 2 kişi gözaltına alındı.
Sözcü gazetesinden Müslüm Evci’nin haberine göre, Konya'nın Ereğli ilçesine bağlı Yeniköy Mahallesinde kıraç tarlaları satın alan ve satın aldığı tarlalara 450 dekar elma bahçe kuran bir şirket, bahçe içerisine açtırdığı kuyunun suyu yetersiz kalınca bölgedeki DSİ kuyularından bahçeye borularla su taşıttı. DSİ sulama sahası dışında olan bahçesine, 4 km mesafeden borularla su götüren AKP'li Mehmet Karcı'ya ait şirket, kuyudan bahçeye kadar olan 4 km'lik mesafede kullandığı sulama borularını Yeniköy sakinlerinin tarlalarından geçirdi.
Suyun usulsüz bir şekilde taşındığı gerekçesiyle mahkemeye başvurduklarını ifade eden mahalle sakinleri, mahkeme süreci devam etmesine rağmen, mahkemeden çıkartılan ara karar ile DSİ kuyularından bahçeye usulsüz şekilde su kullanımının devam ettirildiğini iddia etti.
Jandarma müdahale etti
Duruma tepki göstermek için bir araya gelen mahalle sakinlerine jandarmanın müdahale etti, 2 kişi gözaltına alındı.
CHP'li Gönülal: 350 haneli bir köyü bir kişiye teslim etmekten başka bir şey değil
Bölgede mahalleli ile buluşan CHP Ereğli Başkanı Veysel Gönülal ise konuya ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“DSİ kanunlarına göre sadece kuyunun bulunduğu tarlanın sulanmasında müsaade vardır. Fakat burada köy merkezinden yine şirketin aldığı küçük bir parseldeki kuyudan alınan su çeşitli parsellerden geçerek yaklaşık 4 km uzaklıktaki şirketin bahçesine verilmeye çalışılmakta. Adli süreç devam ederken ülkenin her yerinde olduğu gibi adaletsizlik hukuksuzluk tarlanın ucunu bile bulmuştur en ücra köşede bile artık adaletsizlik hissedilmeye başlamıştır. Köy halkı suyunun bitmesinden korkmaktadır ve bu korku çok yerinde bir korkudur. Çünkü köylü halkı kuyularını sadece tarımsal sulamada değil aynı zamanda içme suyu olarak da kullanmaktadır. Size bir kuyu ve çok basit bir sorun olarak gözükebilir ama bu sorun aslında su sorunu değil adaletsizlik ve hukuk sorunudur 350 haneli bir köyü bir kişiye teslim etmekten başka bir şey değildir”