Adana’nın Aladağ ilçesinde, 29 Kasım 2016’da “Süleymancılar” cemaatine ait kaçak yurtta 11’i çocuk 12 kişi yaşamını yitirmesi, 24 çocuğun yaralanmasıyla ilgili 18 kişinin yargılandığı dosyanın istinaf duruşması Adana Bölge Adliye Mahkemesi 14’üncü Ceza Dairesinde görüldü.
Bu duruşmada beyanların ardından savcı mütalaa verdi. Savcı mütalaasında yerel mahkemenin karar verdiği gibi “Bilinçli taksirle öldürme” suçundan ceza verilmesini istedi. Mütalaaya karşı beyanda bulunmak üzere süre verildi. Duruşma 31 Mayıs 2022 tarihine ertelendi.
Kozan 1’inci Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada yurdun bağlı olduğu Derneğin Yöneticisi İsmail Uğur, yangında çocuğunu kaybeden Yurt Müdürü Cuma Ali Genç ile dernek yöneticileri ise “Bilinçli taksirle ölüme ve yararlanmaya neden olma” suçundan 8 ila 11 yıl arasında cezalar almışlardı. Ancak sanıklar MHP’nin teklif ettiği ve Meclis Genel Kurulunda 13 Nisan 2020 tarihinde kabul edilen, Alaattin Çakıcı’nın tahliye edilmesi tartışmaları sonrası hazırlandığı için “Çakıcı affı” olarak da biline infaz yasasıyla affedip cezaevinden çıktılar. Evrensel’de yer alan habere göre, Savcı mütalaasında yerel mahkemenin kararı gibi “bilinçli taksirle” öldürmeden ceza istedi. Ayrıca daha önce beraat etmiş olan yangın tüpü söndürme firması yetkilisi Zeki Yılmaz’ın basit taksir ile ölüme ve yaralanmaya sebep olma nedeniyle cezalandırılması talep edildi.
Mahkeme sonrası bilgi paylaşan Sosyal Haklar Derneği avukatları mahkemenin “Bilinçli taksirle öldürme” suçundan ceza vermesi durumunda af uygulamasının sanıklar açısından devam edeceğini söyledi.
Ölümlerin kanundan ve sözleşmeden kaynaklı yükümlülüklerin yerine getirilmemesi sonucu gerçekleştiğini ifade eden mağdur ailelerin avukatları bunun özensizlik sonucu ölüme sebebiyet verme gibi değerlendirilemeyeceğini, ölüme sebep olacağını bile bile ihmali davranışla insan öldürme suçu olan "olası kasıttan" ceza verilmesini istedi.