Alman Piskoposlar Konseyi'nin Katolik Kilisesi bünyesindeki istismarlara ilişkin raporu, kilise ve siyasetçiler tarafından endişe ile karşılandı. Alman medyasına yansıyan rapora göre, 1946 ile 2014 yılları arasında Katolik bin 670 din adamı 3 bin 677 genç ve çocuğa cinsel istismarda bulundu.
Alman Katolikler Merkez Konseyi Başkanı Thomas Sternberg, kilise mensubu din adamlarının davranışının "kesinlikle affedilemez” olduğunu belirterek, olayları Almanya’nın “yakın tarihindeki karanlık bir gölge” olarak nitelendirdi.
Hannover Protestan Kilisesi Piskoposu Ralf Meister de istismar vakalarının nedenlerinin araştırılması gerektiğini söyledi. Meister, istismarın önlenmesi için çalışmalar yapılmasının yanı sıra "Protestan ve Katolik kiliselerinin, kiliselerde istismarı kolaylaştıran sistematik nedenler olup olmadığını incelemeleri” gerektiğini vurguladı.
Sosyal Demokrat Parti (SPD) ve Hür Demokrat Parti'den (FPD) siyasetçiler ise istismar olaylarının aydınlatılmasını istedi.
SPD meclis grubu Kilise ve Dini Cemaatler Sorumlusu Lars Castellucci, kiliselerdeki istismar vakalarına ilişkin bir tartışma başlatılmasını istedi. Castellucci, "Sadece öfkelenmenin ne mağdurlara faydası var ne de bu tür olayların üstesinden nasıl gelineceği ve engelleneceği konusunda bir konsept geliştirilmesine katkı sağlıyor” şeklinde konuştu.
FPD meclis grubunun Kilise Sorumlusu Stefan Ruppert de Katolik kilisesine çağrıda bulunarak istismar olaylarının sonuçları olması gerektiğini söyledi. Ruppert, istismar vakalarının "artık örtbas edilmemesi” gerektiğini vurguladı.
Alman Piskoposlar Konseyi’nin raporunun ayrıntıları
Alman Piskoposlar Konseyi tarafından hazırlatılan raporun, piskoposların Fulda kentinde 25 Eylül'de yapacağı toplantıda sunulması planlanıyordu. Ancak 1946 ile 2014 yılları arasında Katolik bin 670 din adamının 3 bin 677 genç ve çocuğa istismarda bulunduğunu ortaya koyan raporun bazı bölümleri dün Alman medyasına yansıdı. Spiegel ve Zeit'da yer alan haberlere göre raporda, istismara uğrayanların yüzde 62,8'inin erkek, yüzde 34,9’unun kız olduğu belirtildi. Vakaların yüzde 2,3’ünde ise istismara uğrayanın cinsiyetinin belli olmadığı kaydedildi. İstismara uğrayanların yarısından fazlasının olay sırasında en fazla 13 yaşında olduğu ifade edildi.
Raporun hazırlanması için Almanya’da bulunan 27 piskoposluğa ait 38 binden fazla dosyanın incelendiği belirtildi. Raporu hazırlayan uzmanlar, dosyalara yansımayan vakaların da olabileceğine dikkat çekti. Bunun yanı sıra Zeit’ın haberine göre uzmanlar bazı vakalarda "dosyalarda manipülasyon yapıldığına dair açık işaretler” bulunduğunu tespit etti. Spiegel'in haberinde ise bazı vakalarda, istismarda bulunanların dosyaları "yok ettiği veya manipüle ettiği” belirtildi.
Psikiyatri, gerontoloji ve kriminoloji alanında çalışan uzmanlar tarafından incelenen dosyalara göre 566 din adamı hakkında istismarda bulundukları gerekçesiyle kilise bünyesinde soruşturma yürütüldüğü bunların dörtte birinde din adamına yönelik herhangi bir yaptırımda bulunulmadığı belirtildi. Çok az vakada din adamlığından veya kiliseden uzaklaştırmanın tespit edildiği kaydedildi. Rapora göre, istismarda bulunan din adamlarının sıklıkla başka kiliselere tayin edildiği belirlendi.
KNA,AFP,epd,dpa/JD,HS
© Deutsche Welle Türkçe