T24 Haber Merkezi
Türkiye Yayıncılar Birliği'nin Koronavirüs salgını nedeniyle bu sene online olarak gerçekleştirdiği 9. Türkiye Yayıncılık Kurultayı bugün (25 Haziran) başladı.
Türkiye’den ve dünyadan farklı alanlarda uzman birçok yayıncının ve yazarın bir araya geldiği kurultayın açılış konuşması yapan dünyaca ünlü Lübnanlı yazar Amin Maalouf "Dünya bir kaza geçiriyor; bu kaza bizlere umut aşılamalı" dedi.
Maalouf şunları söyledi:
"Dünya değişiyor. Hatta bazen bana dünya bir kaza geçirmiş gibi geliyor. Bir kaza geçirildiğinde hayatın kazadan önceki gibi olmadığını söyleriz. Gelecek planlarımıza kadar birçok şey değişir. Ama şaşırtıcı olan bu kazayı bütün dünyanın geçirmesi. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak ama bazı şeyler daha iyiye gidebilir. Dünyanın hali ve gelişimi üzerine düşünmeyi daha önemseyeceğimizi düşünüyorum. Bu kaza, bizlere daha umut aşılamalı, bizi kültüre ve düşünceye itmeli, biz yazar ve yayıncıları yararlı olma güdüsüyle hakların korunması yolunda çabalamaya itmeli."
''Pandemiden sonra insanlar paylaşmacı olmayı öğrenecek''
Maalouf’un bahsettiği ''küresel kazanın'' hepimizi bir kez daha “insan nedir, kimdir, doğa ile ilişkisi nasıldır?” meselesini yeniden düşünmeye ittiğini belirten yazar Ahmet Ümit ise ''Pandemi neyi değiştirir bilmiyorum ama bir yazar olarak şunu biliyorum: İnsanlar kendi başlarına ders almayı bilmiyor, önce korkuyorlar ama sonra unutuyorlar. Pandemiden sonra insanlar doğaya, diğer canlılara saygılı olmayı, paylaşmacı ve destek olmayı öğrenecek. Çok çabuk unutuyoruz ve kaldığımız yerden devam ediyoruz. Bir yazar olarak benim görevim, hatırlatmak olacaktır. İnsan yer yüzünün efendisi değildir, paydaşlarından biridir. Asıl efendi, doğadır. Bundan sonra yazarların görevi, insanı bütün çıplaklığıyla ortaya koymak olmalıdır. İnsanlık tarihindeki korkulardan, yalanlardan uzak, yeni bir başlangıçla…'' dedi.
''Yayıncılık etiği kurulmalı, yayıncılık çağdaş yaklaşımlarla ilerlemeli''
Günışığı Kitaplığı kurucusu ve yazar Mine Soysal da kurultayda söz alarak şunları belirtti:
"Ortak idealimiz zengin bir yayın dünyası için yolları sizlerle paylaşmak istiyorum. Yayıncılığın temeli düşünce ve ifade özgürlüğü, temel haklardan biridir. Yasaklar yerine özgürlükler güçlenmeli. Meslek örgütleri işbirliğini sürdürmeli, kutuplaşmaya geçit verilmemeli. Veritabanları altyapısı kurulmalı, gerçek kitap meta datamızı oluşturmalıyız. Kitap üretim zincirini destekleyecek kapsamlı akademik programlar kurulmalı. Telif haklarında tüm emeği geçen herkesin hakkını aldığı, zamanla telif gelirleriyle yaşanabilecek kadar iyileştirilme yapılabilmeli. Her il ve ilçede kitapçılar çoğalmalı ve yerel destek alabilmeliler. Kitap ticaretinde kültür endüstrisi devlet tarafından desteklenmeli (teşvik paketleri, KDV düzenlemesi vs), yayıncılık etiği kurulmalı, yayıncılık çağdaş yaklaşımlarla ilerlemeli."