Gündem

Ankara Barosu Başkan aday adayı Veysel Kırıcı: Asgari ücretle dahi iş bulamayan avukatlar var

"Stajyer avukatlar insan haklarına aykırı bir düzen içinde ne sigortaları var, ne aldıkları para yeterli"

04 Nisan 2022 14:12

Ankara Barosu başkan aday adayı Avukat Veysel Kırıcı, 5 Nisan Avukatlar Günü öncesinde mesleğe yeni başlayan avukatların sorunlarını açıkladı. Kırıcı, "Avukatlar asgari ücretle dahi iş bulamaz halde. İşçi avukatların sorunları günde güne büyüyor. Stajyer avukatlar insan haklarına aykırı düzen içinde ne sigortaları var, ne aldıkları para yeterli" dedi.

Ankara Barosu’nun seçimlerinin önümüzdeki ekim ayında yapılması bekleniyor. Ankara Barosu’nda geçmiş dönem başkanları çıkaran Demokratik Sol Avukatlar Grubu’nun ise içerisinde ön seçim yapacak. 12 Nisan tarihinde grubun içerisinde yapacağı seçim tarihi belirlenecek. Grubun seçimlerinin haziran ayında yapılması bekleniyor.

"Stajyer avukatlar insan haklarına aykırı bir düzen içinde; ne sigortaları var, ne aldıkları para yeterli"

Demokratik Sol Avukatlar Grubu’nun baro başkan aday adayı Veysel Kırıcı, ANKA Haber Ajansı’na 5 Nisan Avukatlar Günü öncesinde değerlendirmede bulundu. Kırıcı 5 Nisan Avukatlar Günü’nü coşkuyla kutlayamadıklarını belirterek, “Avukatlar asgari ücretle dahi iş bulamaz halde. İşçi avukatların sorunları günde güne büyüyor. Stajyer avukatlar insan haklarına aykırı bir düzen içinde ne sigortaları var, ne aldıkları para yeterli. Maalesef bu ekonomik sıkıntıları gündeme getirmek zorundayız. Çözüm önerilerimizi de gündeme getirmek zorundayız. Ankara Barosu iç çekişmelere değil bu sorunlara çözüm olmaz zorunda. Bu sorunları sesi olmak zorunda” dedi.

"Mesleğe yeni başlayan meslektaşlarımıza aylık bin liraya kiralayabilecekleri ofisler tutacağız"

Kırıcı, baro başkanı seçilmesi halinde, mesleğe yeni başlayan meslektaşlarına aylık bin liraya kiralayabilecekleri ve elektrik, su gibi faturalarının da bu bin lira içinde karşılanacağı ofisler tutacaklarını açıkladı. Kırıcı, genç avukatların iş dünyasıyla iletişim kurmakla zorlandığını ve iş dünyası ile genç avukatları bir araya getirecek projesini de yarın açıklayacağını duyurdu.

"Ankara’da neden adliye binası yapılmıyor?"

Kırıcı Ankara Adliyesi’nin parçalı yapısına da son vereceklerini belirterek, “Bu sadece avukatın sorunu değil. Adliyelerin parçalı olması adalete ulaşmanın da zorlaşması demek” diye konuştu. Kırıcı, Balgat’taki iş mahkemelerinin olduğu adliye binasının imar planının iptal edildiğini açıklayarak, şunları söyledi:

“2018’de Ankara Adliyelerinin parçalanması ile ilgili bir araştırma yaptım. Balgat’ta binamız var. İş mahkemelerinin olduğu bina. Binanın 2018’deki kira bedeli 370 bin liraydı. Kapalı otoparkı yok. Altındaki dükkan bu kira bedeline dahil değil. Bu binanın yangın merdiveni yok. Bir yangın olsa o dumandan büyük felaket olur. Biz bunu mu bekliyoruz artık Ankara’ya adliye yapılması için. Aynı binanın iki katı büyüklüğünde, aynı bölgede bir başka bina var. 2018’deki kira bedeli 270 bin liraydı. Üzülerek ifade etmek istiyorum. Bizler bunu konuşmalıyız artık. Adliye binalarının parçalanmasında bir rant mı var? Birileri buradan rant mı elde ediyor. Ankara’da neden adliye binası yapılmıyor?”

Kırıcı, ayrıca şunları söyledi:

“Ankara Barosu’nun 98 yıllık tarihinde, maalesef ilk defa bir baro başkanımız istifa etti. Bu istifanın metnini incelediğimizde, Sayın önceki başkanımızın açıklamasına baktığımızda bir vesayetten bahsediyor. Ancak bu vesayetin ne olduğunu, kim olduğunu; baro üzerinde baroyu çalıştırmayan, Ankara Barosu’nu kilitleyen vesayetin kimlerden oluştuğunu maalesef açıklamadı. Önceki Ankara Barosu Başkanımız Sayın Koranel, vesayet diye iddia ettiği bu yapı ile birlikte çok uzun zamandır baro siyasetinde birlikte yol yürüdü. Bu vesayet bugün oluşmadı. Yılara sâri olarak baro üzerindeki etkisini artırarak devam ettiren bir vesayetten bahsediyorum. Sayın Başkan’dan istifa ederken, bu vesayetin ne olduğunu açıklamasını beklerdim. Aynı zamanda kendisine şu soruyu da sordum. Bu vesayet seçim sürecinde kendisini desteklemeye devam etseydi, yine istifa eder miydi? İstifayı tabii ki çok doğru bulmuyorum. Ankara Barosu’nun kurumsal yapısına zarar vermiştir. Ankara Barosu’nu yönetilemez bir halde göstermiştir. Keşke daha önce bu vesayeti söyleseydi ve bugünlere gelmeseydik.”

“İşkenceyi somut belgelerle yayımlarız”

Ankara Barosu İnsan Hakları Merkezi’nin yayınlanmayan “işkence raporuna” ilişkin de değerlendirmede bulunan Kırıcı, insan haklarının baroların öncü görevi olduğunu söyleyerek, “Somut imzalı belgeler olduğu halde bunu yayımlamaktan imtina eden bir Ankara Barosu var. Ancak buradaki soru şu, Ankara Barosu bunu imzalamaktan neden imtina ediyor? Barodaki artık iç dinamikler gelecek dönem seçimi düşündüğü için birbirini çalıştırmamak üzerine kurulu bir anlayışa dayandı. Bu nedenle de yapması gereken şeyleri yapamaz hale geldi. Bizim dönemimizde insan hakları öncü görevimizdir. Merkezden böyle bir talep geldiğinde somut delilleri şu an olduğu gibi varsa yayımlamayı görev bileceğiz” dedi.