Ankara Veteriner Hekimleri Odası: Kullandığımız cihazlar insanların tedavisinde de kullanılıyor, göreve hazırız
Ankara Veteriner Hekimleri Odası, veteriner hekimlere attığı SMS ile kliniklerdeki yoğun bakım ünitesi ekipmanlarının meslek odasına iletilmesini istedi. BBC Türkçe'ye konuşan AVHO Başkanı Tanrıverdi, koronavirüs ile mücadele için tedbir alındığını söyledi.
28 Mart 2020 15:40
Fundanur Öztürk
Ankara Veteriner Hekimleri Odası (AVHO), veteriner hekimlere attığı SMS ile kliniklerdeki 'yoğun bakım ünitesi ekipmanlarının' liste halinde meslek odasına iletilmesini istedi. BBC Türkçe'ye konuşan AVHO Başkanı Hüseyin Tanrıverdi, koronavirüs ile mücadele kapsamında veterinerlerin elindeki yoğun bakım ekipmanlarına ihtiyaç duyulması ihtimaline karşı tedbir alındığını söyledi.
Dün Ankara Veteriner Hekimleri Odası veteriner üyelerine SMS atarak, kliniklerdeki yoğun bakım ünitesi ekipmanlarının listesini 2 Nisan tarihine kadar AVHO'ya bildirmesi gerektiğini duyurdu.
Bugün Tarım ve Orman Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada ise Pendik Veteriner Kontrol Enstitüsü'nün TUBİTAK bünyesindeki koronavirüs aşı üretim çalışmalarına dahil olduğu bildirildi.
BBC Türkçe'ye konuşan Ankara Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Hüseyin Tanrıverdi, henüz veterinerlerin elindeki yoğun bakım cihazlarına ihtiyaç olmasa da ileride herhangi olası bir ihtiyaca karşı hazırlıklı olmak için bu kararın alındığını ifade ediyor.
'Hekimlerimiz etkin rol oynayabilir'
Tanrıverdi'nin verdiği bilgiye göre, Ankara'da yoğun bakım malzemeleri bulunduran 300 veteriner kliniği ve 11 hayvan hastanesini bulunuyor.
Tanrıverdi, olası bir ihtiyaçta veteriner hekimlerin de bu süreçte etkin rol oynayabileceğini söylüyor:
"Veteriner hekimlerin kliniklerinde kullandığı cihazlar ve insanların tedavisinde kullanılanlar ile tamamen aynı cihazlardır. Örneğin oksijen tüpü, MR, Röntgen ve solunum cihazlarının hepsi zaten beşerî tedavide kullanılan ekipmanlar.
"Dolayısıyla biz de olası bir ihtiyaç durumuna hazırlıklı olmak için; 'Elimizdeki imkanlar nedir, bu mücadeleye nasıl destek olabiliriz' diye düşünerek elimizdeki envanterlerin kapasitesini öğrenmek adına veteriner hekimlerimize bu mesajı attık.
"Ayrıca biliyorsunuz koronavirüs viral ve zoonoz bir hastalık. Türkiye'deki tüm veteriner fakültelerinde viroloji ana bilim dalı vardır, veteriner hekim arkadaşlarımız burada aldıkları eğitim sayesinde zoonoz hastalıklar konusunda yeterli kapasiteye sahiptir. Odamıza kayıtlı 3 bine yakın veteriner hekim, herhangi bir ihtiyaç dahilinde göreve hazırdır."
Zoonoz hastalıklar, hayvanlardan insanlara bulaşan ve her iki gruba dahil bireylerde ortak olarak şekillenen hastalıklar diye tanımlanıyor.
'Talimat gelmedi'
Tanrıverdi, halihazırda veteriner hekimlere ya da veterinerlerin elinde yoğun bakım ekipmanlarına acil bir ihtiyacın bulunmadığını ancak önümüzdeki günler için 'her şeye hazırlıklı olmak' gerektiğini ifade ediyor:
"İleride bizdeki yoğun bakım ekipmanlarına mutlaka ihtiyaç duyulacak gibi bir çıkarım doğru değil.
"Sahada yoğun bakım envanterine ihtiyaç olduğuna dair herhangi bir duyumumuz da yok ancak her türlü şeye hazırlıklı olmamız gerekiyor.
"Mevcut cihazlar şu an için yeterli olabilir ancak biz ilerisi için kendi açımızdan tedbirli olmak istedik. Bu kararı ilgili bakanlıklardan herhangi bir talimat geldiği için değil, konsey üyelerimizle yaptığımız görüşmeler sonucu aldık."
Hayvanlar ne olacak?
BBC Türkçe'nin ulaştığı Ankara'da bir veteriner hekim, meslek odası tarafından kendilerine gönderilen mesajdan sonra durumu ağır hayvanlara yapılması gereken ameliyatların akıbeti açısından kaygı duyduklarını ifade ediyor:
"Yoğun bakım malzemeleri dediklerimiz aslında oksijen, oksijen maskesi, nebülzatör, kondansatör gibi araç gereçler. Bizdeki bu alet ekipmanlar zaten beşerî tedavide de kullanılıyor. Hastanelerdeki ekipmanların yetersiz kaldığı durumlarda bizdeki ekipmanlar toplanacak gibi duruyor. Umarım iş bu boyuta ulaşmaz, çünkü aksi halde biz de ekipmanlarımız olmadan kendi acil hastalarımıza müdahale edemeyiz."
Tanrıverdi ise olası bir kötü senaryoda hayvanlar ve onların tedavi ihtiyaçları da gözetilerek planlama yapılacağını ifade ediyor:
"Veterinerlerdeki tüm ekipmanları almak gibi bir durum söz konusu olamaz. Elimizdeki envantere göre yüzde 20'sini tedaviye ihtiyaç duyan hayvanlarımız için ayırırız. İlk önce elimizdeki envanterin kapasitesine bakmamız gerekiyor."
Pendik Veteriner Kontrol Enstitüsü aşı çalışmalarına dahil oldu
Bugün Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Pendik Veteriner Kontrol Enstitüsü'nün koronavirüs aşı üretim çalışmalarına dahil olduğunu açıkladı.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, Gıda Kontrol Genel Müdürlüğü bünyesinde çalışmalarını yürüten Pendik Veteriner Kontrol Enstitüsü'nün, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) tarafından organize edilen, koronavirüs salgınına karşı yapılan aşı üretim çalışmasına dahil edildiği bildirildi:
"Bu bağlamda daha önce aşı üretimleri konusunda sıklıkla çalışılan Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Erganiş ile irtibata geçildi. Ayrıca iki veteriner fakültesi ile iki tıp fakültesi ve bir özel sektör firmasının dahil edilmesiyle hazırlanan proje önerisi, TÜBİTAK'a sunuldu ve 1 milyon 650 bin TL bütçe ile yürütülmesi kabul edildi" denildi.
"Aşı üretiminde uzman arkadaşlarımız var"
Tanrıverdi de veterinerlik enstitülerinin mutlaka sürece dahil edilmesi gerektiğini anlatıyor ve koronavirüs test kitlerinin sonuçlarını okumak için gerekli PCR cihazının bazı veteriner kliniklerinde mevcut olduğunu belirtiyor:
"Bazı hayvan hastanelerimizde, laboratuvarlarımızda ve üniversite hastanelerimizde PCR cihazı var. Ayrıca, veteriner fakültelerimizdeki laboratuvarlarımız da çok kuvvetlidir. Enstitülerimiz yıllar boyunca viral aşılar üreten enstitüler oldu."
"Örneğin Tarım ve Orman Bakanlığı Şap Enstitüsü viral hastalıklarla uğraşıyor, etnik kuduzla uğraşıyor. Bunun yanında çiçek hastalığıyla uğraşıyor. Yani hazır sistemimiz, laboratuvarlarımız ve aşı üretiminde uzman arkadaşlarımız var."
Tanrıverdi ayrıca geleceğin hastalıklarının hayvanlardan insana geçen 'zoonoz hastalıklar' olacağını ve buna karşı önlem alınması gerektiğini söylüyor:
"Bunu kesinlikle istemem ama geleceğin hastalıkları korona gibi zoonoz hastalıklar olacak. Zoonoz hastalıklardaki mutasyonla ilgili olarak muhakkak çalışma yapılması lazım. Ancak veteriner hekimler sağlık sınıfında kabul görmüyor."
"Zoonoz hastalıklar özelinde muhakkak veteriner hekim, tıp hekimleri, diş hekimleri ve eczacıların oluşturduğu ya Cumhurbaşkanlığına bağlı ya da Sağlık Bakanlığı'na bağlı bir birim oluşturulmalı. İnanın bunu yapmak için çok gecikiyoruz."