Council on American-Islamic Relations (CAIR) tarafından yapılan bir araştırmaya göre ABD'de Müslümanları hedef alan nefret saldırıları 2017 yılında yüzde 15 oranında artarak 300'e çıktı.
Suçların iki yıldır artış göstermesinde ABD Başkanı Donald Trump'ın Müslümanlara yönelik politika ve söylemlerinin etkili olduğunu duyurdu.
Rapora göre:
- 2016 yılında 260 olan nefret suçları 2017 yılında 300'e çıktı.
- 2016 yılında Müslümanları hedef alan nefret suçları yüzde 44 oranında arttı.
- CAIRS avukatları Müslüman karşıtı 5 bin 650 suç ihbarını değerlendirdi. Bu ihbarların yarısından fazlasının gerçek olmadığı saptandı.
- 2017 yılında cereyan eden Müslüman karşıtı 2 bin 559 olay, bir yıl öncesine göre yüzde 17'lik artış anlamına geliyor.
- Olayların üçte birinden fazlasına resmi güvenlik mensuplarının karışmış olması 'devletin bir dini azınlığa benzeri görülmedik ölçüde düşmanlık beslediğine' emsal oluşturuyor.
"Müslümanlar kum torbası yapıldı"
CAIR'in Ulusal İcra Direktörü Nihad Awad, "sadece Müslüman karşıtı eylemlerin ve şiddetin artmayıp, aynı zamanda Müslüman ya da Müslüman olarak algılanan aileleri, gençleri ve çocukları hedef aldığını" söyledi.
Awad, yönetimin ABD'deki Müslüman cemaati ve diğer azınlıkları hedef aldığının apaçık olduğunu ve bu durumun bütün Amerikalıların vicdanını sızlatması gerektiğini söyledi. Awad, rapordaki bulguların Trump yönetiminin anayasaya aykırı politikalarına yöneltilmiş bir suçlama olduğunu sözlerine ekledi.
Aynı kuruluşta çalışan avukat Gadeir Abbas ise "şimdiye kadar Müslümanların ABD Başkanı tarafından düzenli olarak kum torbası gibi kullanıldığına tanık olunmadığını" belirtti.
Beyaz Saray sözcüsü Kelly Love'dan ise "Trump yönetimi yasalara sadıktır. Başkan Trump defaten şiddeti, ırkçılığı ve nefret eylemlerini kınamıştır" açıklaması geldi.
Donald Trump 2017 yılının Ocak ayında Müslüman çoğunluğun yaşadığı 7 ülkenin vatandaşlarına geçici olarak ABD vizesi verilmemesine dair kararname imzalamıştı.
Trump bu kararın Müslümanları cezalandırmakla ilgisi olmadığını, ülkeyi terörden korumak ve daha güvenli hale getirmek için alındığını ve Müslüman çoğunluklu diğer 40 ülkenin uygulama kapsamına alınmadığını söylemişti.
Başkan aynı zamanda aşırı sağcı bir İngiliz partisinin Müslüman karşıtı propaganda videolarını da Twitter hesabı üzerinden paylaşmıştı.
Nefret suçları ve ayrımcılık
Kayıtlara geçen nefret suçları arasında Haziran ayında bir Müslümanın, "terörist" olduğu iddiasıyla bir grup tarafından dövülmesi ve Kasım ayında Müslüman aile tarafından işletilen Kansas'taki lokantanın kundaklanması da bulunuyor.
Müslümanlara yönelik önyargılı eylemlerinin başında, Gümrük ve Sınır Koruma teşkilatının Müslüman şikâyetçilere orantısız davranması geliyor. Bu tip olayların bütün önyargılı eylemler içindeki payı yüzde 13'ü buluyor. Federal Soruşturma Bürosu FBI'ın şikâyet sahiplerine önyargılı davranılmasındaki payı ise yüzde 10 dolaylarında. 2017 rakamlarını yakında açıklaması beklenen FBI'ın 2016 yılı istatistiklerine göre, Müslümanlara yönelik nefret suçlarının sayısı 307'yi bulmaktaydı.
DW,Reuters,AP/AG,ÖA
© Deutsche Welle Türkçe