Oxford Üniversitesi bünyesindeki Reuters Gazetecilik Çalışma Enstitüsü, her yıl yayınlanan Dijital Haber Raporu'nun altıncısını perşembe günü yayınladı.
Rapor, Türkiye'deki kullanıcıların yüzde 60'ının haberlerin doğruluğuna güvenmediğini ortaya koydu. Bu çerçevede Türkiye, ankete dahil edilen 36 ülke arasında 23'üncü sırada yer aldı.
Türkiye'deki "ana akım medyanın büyük kısmının hükümet tarafından kontrol edildiğine" değinen çalışmada, Türkiye'de online haber siteleri ve sosyal medyanın haberlere ulaşma noktasında sık sık "uğranılan ilk liman" olduğu belirtildi.
Türkiye'de haberlerin "siyasi etkiden arınmış" olduğunu düşünen katılımcıların oranıysa geçen yıla göre yüzde 9 gerileme kaydederek yüzde 20'de seyrederken, haberlerin "ticari etkiden arınmış" olduğunu düşünenlerin oranıysa geçen seneye göre yüzde 4 gerileyerek yüzde 23 oldu.
Dünya ana akım medyaya güvenmiyor
Reuters Enstitüsü raporu, dünya çapında tüketicilerin yüzde 54'ünün haberlere ulaşmak için sosyal medya kullandığını gösterdi.
2017 raporunda sunulan veriler, insanların çoğunluğunun ana akım medyaya güvenmediklerini ortaya koyarken, bunun yanında sosyal medyaya daha da kuşkucu yaklaştıklarını su yüzüne çıkardı. Küresel haber tüketimini mercek altına alan raporda, 36 ülkeden 70 bini aşan tüketicinin yüzde 33'ünün "haberlerin doğruluğuna güvenmediklerine" değinildi.
Araştırma kapsamında düzenlenen ankete katılanların yüzde 24'ü "gerçekleri kurgudan ayırt etme konusunda sosyal medyanın iyi bir iş çıkardığı" görüşündeyken, bu konuda ana akım medyanın elde ettiği oran ise yüzde 40 oldu.
Yapılan araştırma sonucunda ABD'liler ve İngilizlerin ana akım medyaya "yalan haberleri ayıklama" konusunda en çok güvenenler olduğu ortaya çıkarken, bu noktada sosyal medyaya ana akım medyadan daha fazla güvenen tek grubunsa Yunanlar olduğu belirlendi.
Sosyal medyada yalan haber tuzağı
Bu yılki raporun başyazarı Nic Newman, raporun bulgularına değinerek "Ana akım medyaya güvenilmiyor olsa da, yine de gerçekleri kurmacadan ayırma noktasında sosyal medyadan iki kat daha fazla güveniliyor" dedi. "Yalan haberler uzun vadede gazeteciliğin başına gelmiş en iyi şey olabilir" şeklinde konuşan Newman, "Bu, ana akım markaların ve kaliteye ağırlık verilmesinin değerini yeniden tesis etmek için iyi bir fırsat" dedi.
Newman, sosyal ağlar önemlerini korumaya devam ediyor olsa da, Facebook ve Twitter gibi platformlardaki "tartışma seviyesinin hayal kırıklığına uğrattığı" kullanıcıların haber almak için mesajlaşma uygulamalarına yönelmelerinin yaygınlaştığını söyledi.
"Sosyal medyayı eleştirmenin popülerliğine" değinen Newman, yine de sosyal medyanın "basının hükümet tarafından kontrol edildiği ülkelerde" yaşayanlar için "çok iyi" olduğunu söyledi.
© Deutsche Welle Türkçe
DW, Reuters / BÜ,BK