Avusturya'nın aşırı sağcı Özgürlük Partisi (FPO) lideri Heinz-Christian Strache, Türkiye'deki darbe girişiminin Nazi Almanya'sında Adolf Hitler'in daha da güçlenmesine yol açan 'Reichstag Yangını'na benzediğini iddia etti.
FPO lideri Strache, "Türkiye'deki darbe girişimine baktığınızda, neredeyse bu girişimin sonunda Erdoğan'ın başkanlık diktatörlüğünü mümkün kılmayı amaçlayan yönlendirilmiş bir darbe olduğu izlenimine kapılıyorsunuz" dedi.
'Daha önce de böyle mekanizmalar gördüklerini' söyleyen Strache, 'sonrasında mutlak gücün tek bir elde toplandığı Reichstag Yangını'nın buna örnek oluşturduğunu' iddia etti.
Reichstag yangını nedir?
Reichstag yangını, 27 Şubat 1933 gecesi Almanya Parlamentosu'nda çıkan yangına verilen addır. O dönemde tek başına iktidar olmak ve gücü kendi elinde toplamak isteyen Adolf Hitler azınlık hükümetindeydi ve kısa bir süre sonra, 5 Mart 1933 tarihinde genel seçimler yapılacaktı.
Yangından sonra olay yerinde yakalanan 24 yaşındaki Hollandalı inşaat işçisi Marinus van der Lubbe, yangını tek başına çıkarttığını ve komünist olduğunu söyledi. 'Reichstag yangını' da bu sebeple hükümete karşı komünistlerin bir komplosu olarak gösterildi.
Parlamento binasının farklı bölümlerinde aynı anda çıkan bu yangını gerçekten van der Lubbe'nin tek başına çıkarıp çıkarmadığı bugün hala belirsizliğini korusa da söz konusu yangın, yürürlükteki Weimar anayasasının kaldırılması, temel insan hak ve özgürlüklerinin sınırlandırılması ve polise sebep göstermeksizin gözaltına alma yetkisi verilmesini beraberinde getirdi. Reichstag yangını bu açıdan Nazi Almanya'sına ve faşizme geçişin en önemli adımlarından biri olarak değerlendiriliyor.