Anayasa Mahkemesi, evli kişiyle ilişki yaşadığı facebook paylaşımlarından ve telefon konuşmalarından tespit edilen geçici memur için Yargıtay Yönetim Kurulu’nun verdiği memuriyetten çıkarma kararını hak ihlali saydı. AYM, facebook ve benzeri mesajlaşmalar nedeniyle verilen kararın özel hayatın gizliliğini ihlal anlamına geldiğini, kadının, işini aksattığına ya da ilişkisini iş ortamına taşıdığına yönelik bir kanıt bulunamadığını belirtti. Karar gereğince Yargıtay Yönetim Kurulu’nun kararına karşı açılan davayı haklı bulan idare mahkemesi, yeniden yargılama yapacak.
AYM Birinci Bölüm tarafından bireysel başvuru incelemesi sonucunda verilen kararda, personel rejimi gibi sıkı kural ve şartlara tabi bir alanda, kamu görevini yürütmekle görevli kişilerin hak ve özgürlüklerine herhangi bir vatandaşa uygulanamayacak sınırlamalar getirilmesinin demokratik bir toplumda gerekli olabileceği vurgulandı. Kararda, buna karşılık, özel hayatın gizliliği hakkının mahremiyet hakkı gibi en gizli yönleri söz konusu olduğunda kamu makamlarının takdir yetkisinin daha dar olması gerektiği kaydedildi. Bu alana müdahale için ciddi gerekçeler gösterilmesi gerektiği kaydedildi.
Kararda, başvurucunun, evli bir arkadaşıyla ilişki yaşadığı için Yargıtay tarafından, özel hayatına devlet memurunun göstermesi gereken özen ve dikkati göstermediği gerekçesiyle memuriyetten çıkartıldığı anımsatıldı. Başvurucunun cezalandırılmasına telefon konuşmaları ve facebook paylaşımlarının gerekçe gösterildiğinin anlatıldığı kararda, özel hayatına ilişkin konuları meslek hayatına olumsuz şekilde yansıttığı, diğer bir ifade ile kamu hizmetinin gereği gibi yürütülmesine engel olduğu yönünde herhangi bir tespitin bulunmadığına dikkat çekildi. Kararda, şöyle devam edildi:
“Bu durumda başvurucunun evli bir kişiyle ilişki yaşaması şeklindeki özel hayatına dair eylemlerinin disiplin soruşturması sonucu kınama cezası ile cezalandırılmasının ve memuriyetten çıkarılmasının temelini oluşturduğu, başka bir deyişle başvurucunun kınama cezası ile cezalandırılmasında özel hayatı kapsamındaki davranışlarının belirleyici olduğu görülmektedir. Böyle bir müdahale olduğunda derece mahkemelerinin gerekçelerinin bireyin özel hayatına müdahaleyi haklı kılacak yeterlilikte olması zaruridir. Oysa Mahkemece söz konusu eylem ve davranışların başvurucunun mesleki hayatı -aday memur olarak görev yaptığı kurum- üzerindeki olumsuz etkileri ve riskleri ikna edici gerekçelerle açıklanmamıştır. Dolayısıyla inceleme konusu soruşturma ve yargılama kapsamında başvurucunun eylemlerinin mesleğine bir etkisinin bulunduğunun ortaya konulamadığı değerlendirilmektedir.”
Kararda, AYM’nin, memuriyetten çıkarılma işleminin temelini oluşturan, başvurucuya verilen kınama cezasının sonuçları bakımından ölçüsüz olduğu sonucuna vardığı ifade edildi. Özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğine karar veren AYM, memuriyetten çıkartılma kararının iptali istemiyle açılan ve reddedilen davanın yeniden görülmesine hükmetti.