Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Biz Suriye’nin öncelikle istikrarını istiyoruz, sınır bütünlüğü noktasında herkesten fazla hassasız. Yönetilemeyen bir Suriye’den çok Türkiye etkilenir. Suriye’de terör örgütlerinin bulunmasını istemeyiz. Suriye’de kalıcı çözümün siyasi çözüm olduğunu çok iyi biliyoruz. Birkaç gün önce Rusya ve İran Dışişleri Bakanı ve BM ile ateşkesin olması ve çatışmaların durması için en fazla çaba sarf eden ülkeyiz" dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Konferans Salonu’nda 4. Uluslararası Türk-Alman İlişkileri Sempozyumu’nun yanı sıra ilk ders olarak ‘Sahada ve masada güçlü diplomasi’ konulu ilk derse katıldı. Bakan Çavuşoğlu, konferanstan çok mutlu olduğunu dile getirerek Türkiye ile Almanya’nın birbirine güçlü bağlarla bağlı iki Avrupa ülkesi olduğunu söyledi.
Dünyada hızlı bir değişim olduğunu kaydeden Bakan Çavuşoğlu, “2. Dünya Savaşı’ndan sonra Soğuk Savaş dönemi vardı. Soğuk Savaş bitince artık batının liderlik ettiği tek kutuplu dünyaya gittik. Bugün ise çok kutuplu bir dünyaya gidiş var. Çin, Hindistan, Afrika ülkeleri, Güney Doğu Asya ülkeleri bende varım diyor. Ekonominin gücünün Asya’ya doğru kaydığını görüyoruz" diye konuştu.
Tüm dünyada ciddi bir değişim olduğunun altını çizen Çavuşoğlu, "Bu değişim ve dönüşüm sonucunda karşı karşıya kalınan sorunların üstesinden nasıl geleceğiz. Bugün dünyadaki çatışmaların yüzde 60’ı bizim coğrafyamızda. Bunun için ne yapmak gerekir? Türk dış politikası nasıl şekillenmelidir. Her zaman barıştan yanayız, ülkemizde de ülkemizin ötesinde de" dedi.
Çavuşoğlu, dünyada arabuluculuk mekanizması denilince akla gelen ilk ülkenin Türkiye olduğunu da kaydetti. Bakan Çavuşoğlu şöyle konuştu:
"Dünyada söz sahibi olmak istiyorsak tek tarafa bakarak diplomatik politika yürütülemez. Tüm dünyayı göreceksiniz. Eskiden batı merkezdi. Ama Türkiye’nin çıkarı tüm dünyadır, herhangi bir coğrafya değil. İkili düzeyde her yerde olmamız gerekir. Afrika’da 42 büyükelçiliğe ulaştık. Tüm kurumlarımızla Afrika’da ve tüm dünyada var olacağız. Temsilcilik sayımız 246’ya ulaştık. Dünyanın her yerinde misyonlarımızı gücümüzü artıracağız, bayrağımızı dalgalandıracağız.”diye konuştu.
"Suriye'de kalıcı çözüm için çaba sarf ediyoruz."
Bazen diplomasinin yetersiz kaldığı durumlar olduğunu kaydeden Bakan Çavuşoğlu, "Diplomasinin yetersiz kaldığı durumda başka adımlar atmaya tereddütte kalmayacaksınız. Suriye’de son başlattığımız Barış Pınarı harekatı tamda bunu anlatıyor. Biz Suriye’nin öncelikle istikrarını istiyoruz, sınır bütünlüğü noktasında herkesten fazla hassasız. Yönetilemeyen bir Suriye’den çok Türkiye etkilenir. Suriye’de terör örgütlerinin bulunmasını istemeyiz. Suriye’de kalıcı çözümün siyasi çözüm olduğunu çok iyi biliyoruz. Birkaç gün önce Rusya ve İran Dışişleri Bakanı ve BM ile ateşkesin olması ve çatışmaların durması için en fazla çaba sarf eden ülkeyiz" şeklinde konuştu.
"Sabrettik sabrettik"
Yanı başında bu kadar terör örgütü varken Türkiye’nin kendini güvende hissedemeyeceğinin altını çizen Çavuşoğlu, Suriye’de Fırat Kalkanı ev Zeytin Dalı Harekatı'yla 4 bin kilometrelik bir alanı terör örgütlerinden temizlediklerini kaydetti. Temizlenen alana 365 binden fazla Suriyelinin dönüş yaptığını dile getiren Bakan Çavuşoğlu, "Fakat Münbiç’ten teröristlerin temizlenmesi için ABD ile bir yol haritası üzerinde mutabık kaldık. 90 günde teröristler buradan temizlenecek. 9 ay geçti yok, 12 ay geçti yok 17 ayın içindeyiz ABD çıktı teröristler çıkmadı. Bu Fırat doğusunda Tel Rıfat’ta bin civarında YPG’li var. Fırat Nehri'nden Irak sınırına kadar bu sefer de YPG ve PKK terör örgütü ABD, Fransa ve İsrail’in desteğiyle bazı Arap ülkelerinin desteğiyle giderek güçlendi. Geçen sene Aralık ayında biraz da temizlenmesi için harekat emri verdi. ABD Başkanı Trump aradı, biz buradan çekiliyoruz şimdi girme. Güzel. Daha sonra ise ABDliler bize dedi ki bu bölgeyi birlikte güvenli bölge haline getirelim. Ona da tamam dedik. Müzakere ve diplomasiyle yapılıyor. Oturduk konuştuk, bu bölgenin güvenli bölge haline getirilmesi için ABD ile samimi çaba sarf ettik. Bu süreçte gördüğümüz tek şey ABD’nin bizi oyalamasıydı. Verdiği hiçbir sözü tutmadı, göstermelik birkaç uçuş, İHA’ların dolaşması, sahada YPG ve PKK’lıların tahkimatları tünelleri var. ABD, Irak’tan getirdiği silahları YPG vermeye devam etti, onları eğitmeye de devam etti. Sabrettik, sabrettik uyardık, bizi oyalıyorsunuz eğer böyle giderse tek başımıza kendimiz hareket ederiz dedi" diye konuştu.
Barış Pınarı Harekatı'nın başlamasının ardından büyük bir kıyamet koptuğunu aktaran Çavuşoğlu, "Nasıl kıyamet koptu, dostumuz Almanya, AB ve BM’de bu kıyameti koparanların önündeydi Fransa ile birlikte. Afrin’de YPG’lilerle mücadele ettik o zamanda eleştiriler vardı. Ve o günkü anlatımlarımızla ilgili amacımız ne olduğunu anlattık. Orada da YPG, burada YPG neden kıyamet koptu. Çünkü burada bir terör devleti kurmak istiyorlardı. Burada PKK-YPG devleti kurmak istiyorlardı, büyük bir oyundu. Bunun başını da Fransa ve İsrail çekiyor. Bugüne kadar hiçbirinden de bugüne kadar böyle bir çaba içinde olmadık diyende olmadı. Kıyametin kopmasının sebebi budur" ifadelerine yer verdi.
Harekata devam ettiklerini ve ABD’nin yeniden anlaşma istediğini dile getiren Çavuşoğlu, "Gönderin heyeti anlaşalım dedik. Ankara’daki görüşmeler sonucunda bir mutabakata vardık. Daha önce ABD ile güvenli bölge konusunda anlaşsaydık bu bölgede biz birlikte yer alacaktık. Harekattan sonra mutabakata vardığımız için ABD burada harekatın meşruiyetini kabul etti. Türk askerinin tek başına kalacağını kabul etti. 120 saatte YPG’lilerin büyük bölümü çekildi. Çekilmezlerse temizleyeceğimizi söyledik. Bu 17 Ekim’deydi, 5 gün sonra dünyanın ikinci süper gücü Rusya ile de bir anlaşma yaptık. Rusya’da bu harekatın meşruiyetini kabul etti. Özü şudur, Fırat Nehri'nden Irak sınırına kadar 30 kilometre derinliğe kadar tüm YPG’liler çıkacak. Bu bölge hariç Kamışlı hariç 10 kilometre derinlikte devriye gezeceğiz ve devriye hareketleri başladı. Teröristlerin 30 kilometreye çıkarılmasında Kamışlı dahil. Ama devriye de hariç. Orada rejim var. Biz yıllardır terör örgütlerini çıkarmak istiyoruz. Ama bu mutabakata göre ABD çekildiği için Ruslar var, Tel Rıfat’tan YPG ve PKK terör örgütleri çıkartılacak. İki mutabakatta istediğimizi aldık. Sahada ve masada güçlü olursanız bunu yapabilirsiniz, harekatımızı yapmasak bu olmazdı. Biz her zaman diploması ve çözümden yanayız. Muhataplarımızdan da sözünü tutmasını bekleriz. Böylelikle Suriye’ye siyasi çözümle kalıcı barışı getirmiş oluruz" diye konuştu.
AÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Ünal, son 150 yıldır siyasi, askeri, ekonomi, hukuk ve bilimsel alanlarda en fazla ilişkide bulunulan Avrupa ülkesinin Almanya olduğunu aktardı.
Konuşmaların ardından Rektör Prof. Dr. Ünal, Bakan Çavuşoğlu'na plaket takdim etti. Bakan Çavuşoğlu'na Antalya Valisi Münir Karaloğlu ve AK Parti Antalya İl Başkanı İbrahim Ethem Taş da eşlik etti.