Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, 10 işçinin ölümüyle sonuçlanan Torunlar Center inşaatındaki asansör kazasıyla ilgili, Toplu Konut İdaresi’nin (TOKİ) denetleme sorumluluğundan kaçamayacağını söyledi. Bakan Çelik, “TOKİ de kaçamaz. TOKİ'de de fenni sorumlu olmalı, biz yaparız ya da filan kuruma havale ettik, olmaz öyle şey” dedi.
Hürriyet gazetesi yazarı Yalçın Doğan, “TOKİ kaçamaz” başlığıyla yayımlanan (11 Eylül 2014) yazısında, Bakan Faruk Çelik’e asansör faciasıyla ilgili olarak TOKİ’nin kusuru olup olmadığını sordu. Doğan, Çelik’in yaptığı açıklamalara yer verdiği yazısı şöyle:
Yapı denetiminden, fenni işlemden kimsenin kaçamayacağını belirten Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, “TOKİ de kaçamaz. TOKİ'de de fenni sorumlu olmalı, biz yaparız ya da filan kuruma havale ettik, olmaz öyle şey” dedi.
Çalışma Bakanı Faruk Çelik arıyor dün, kendisine yönelik eleştiri yazımdan dolayı. Bu arada çarpıcı bilgiler veriyor:
“Tehlikeli, az tehlikeli, çok tehlikeli diye üç ayrı kategoride sınıflanan 680 bin işyeri var. Bunlarda mutlaka iş güvenliği uzmanı bulunması şart, yasal zorunluluk. Ancak, 680 bin işyerinin sadece 180 bininde iş güvenliği uzmanı var, 500 bin işyerinde bu uzmanlar yok.”
Çelik iş güvenliğini sağlayan yasanın "ancak beş yılda çıkabildiğini" anlatıyor. 2007'de başlayan çalışma 2012'de sonuçlanıyor. İş güvenliği uzmanı olmadığı için aynı yasadaki iş güvenliği maddesinin 1 Ocak 2014'te yürürlüğe girdiğini aktarıyor:
“Yoğun çalışma ile bir yılda 83 bin iş güvenliği uzmanı yetiştirdik, ama daha 500 bin uzmana ihtiyaç var, daha önce olmayan sistemi oturtmaya çalışıyoruz.”
İş güvenliği uzmanı bulunmayan işyerlerine beş bin lira ceza kesiliyor. Türkiye'de toplam 1 milyon 683 bin işyeri bulunduğunu belirten Çelik, Çalışma Bakanlığı denetimlerine ilişkin:
“Denetim anlık hadisedir. Denetlersiniz, her şey yerli yerindedir, denetim sonrasında bir aksaklık ortaya çıkar. Teftiş eksiklikleri anlatmaktır.”
Çelik her inşaatta "yapı denetim firması bulunması gerektiğini" söyleyince, ben TOKİ'yi hatırlatıyorum. Hürriyet'in dünkü manşetinde TOKİ yetkilileri Torunlar Center Projesi'nden 2013 yılında çekildiklerini açıklamıştı. Oysa projenin tabelasında hala TOKİ'nin adı duruyordu. TOKİ projeleri yapı denetiminden muaf. Asansör faciasında olduğu gibi. Denetimi TOKİ müfettişleri yürütüyor. Bakan Çelik itiraz ediyor:
“Yanlış, yapı denetiminden, fenni işlemden hiç kimse kaçamaz, TOKİ de kaçamaz. TOKİ'de de fenni sorumlu olmalı, biz yaparız ya da filan kuruma havale ettik, olmaz öyle şey.”
Çelik'in itirazına, TOKİ'nin bağlı bulunduğu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ne diyecek, merak ediyorum. Dünkü yazımda “Çelik'in vicdanı rahat mı” diye soruyorum, ona yanıt olarak:
“Kimin vicdanı rahat olabilir, ben koltuğa çakılı değilim, ama faaliyetlerimizi anlatamıyorum, çünkü medyatik değilim.”
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik "680 bin işyerinin sadece 180 bininde iş güvenliği uzmanı var, 500 bin işyerinde bu uzmanlar yok" bilgisini verdi.