"Ömür boyu nafaka” ödenmesine yönelik itirazları değerlendiren Hükümet, bu konuda çözüm arayışı çerçevesinde harekete geçtiği, Adalet Bakanlığı’nın, nafaka hesaplamasında 5 alternatifli bir çalışma yürüttüğü belirtildi. Henüz tasarı aşamasında olduğu ifade edilen teklifte nafakanın “evli kalma süresi”, “çocuk olup olmaması”, “boşanan kadının yaşı”, “gelir durumu” ve “kusur durumu” dikkate alınarak hesaplanacağı aktarıldı.
Meclis’teki Boşanma Komisyonu, kendisine bu yönde ulaşan çok sayıda başvuruyu değerlendirip, hazırladığı önerileri Adalet Bakanlığı’na sunmuştu. Adalet Bakanlığı’nda, hem Meclis Komisyonu’ndan gelen öneriler, hem de Yargıtay başta olmak üzere ilgili birimlerden alınan görüşler doğrultusunda bir hazırlık başlatıldı.
Kadın örgütleri ise 'süresiz nafaka'nın kaldırılacak olamsına, Bu düzenleme ile kadınlara ‘Boşanma, otur evinde’ diyorlar. Bu dayatmayı kabul etmeyeceğiz" diyerek tepki gösterdi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın "Boşanılan eş hiçbir zaman SGK gibi görülmemeli" değerlendirmesiyle sinyalini verdiği çalışmayı Star gazetesi bugünkü (16 Nisan 2018) manşetine taşıdı. Söz konusu haber aynen şöyle:
Süreli ve sınırlı
Boşanan çiftlerin bu 5 koşulu hangi oranda taşıdıkları, nafakanın hesaplamasında etkili olacak. Mahkeme, 3 yıl, 5 yıl gibi sürelerle nafaka ödenmesine karar verebilecek. Kadına ödenecek nafakada, boşanmada kadının “kusur” derecesi önem taşıyacak. Kadının boşanmadaki kusurunun yüzde 50’nin üzerinde olması durumunda mahkeme,nafaka verilmemesi yönünde karar alabilecek.
Yaşlıya ömür boyu
Evli kalma süresi ve çocuk olup olmaması ile kadının ekonomik gelir durumunun yanı sıra, boşanan kadının yaşı, nafaka hesabında en önemli unsur olacak. İleri yaşta olması durumunda kadının kusur durumu fazla olsa bile ömür boyu nafaka ödenmesi söz konusu olacak. İleri yaştaki bir kadının, bir daha evlenme ihtimali ve gelir elde edebilecek bir işte çalışması mümkün olamayacağı göz önünde bulundurularak ömür boyu nafaka alması öngörülecek.
Tazminat olabilir
Şu anda da yasada var olan, ancak çok uygulanmayan, toplu “tazminat” alarak nafakadan çekilme imkanı da, seçenekler arasında yer alacak. Nafaka yerine toplu tazminat ödenmesi, böylelikle nafaka verilmemesi mümkün olabilecek.
Boşanmış İnsanlar ve Aile Platformu'nun verilerine göre, son 6 yılda 187 bin 814 nafaka davası karara bağlandı. 2016 yılında 28 bin 107 nafaka davası görüldü.
Komisyon'dan fon öenrisi
TBMM Aile Bütünlüğünü Olumsuz Etkileyen Olayları Araştırma Komisyonu’nun 14 Mayıs 2016 tarihli raporunda özetle şu tespit ve önerilerde bulunuldu: “Farklı ülkelerde görüldüğü gibi nafakanın belirli bir sürede verilmesine yönelik ilgili kurumlarca çalışma yapılması önerilmektedir. Bu süre zarfında nafaka alan yoksul eşin, sosyo-ekonomik açıdan güçlendirilmesi için meslek edindirme ve istihdam imkanlarından faydalanmasının sağlanması gerekmektedir. Yoksulluk hala devam ediyor ise nafaka oluşturularak, fondan karşılanmalıdır.”
"Kendine has şartları gözetilmeli"
"Boşanan çiftler arasında süresiz nafaka uygulamasının mağduriyet yaratmaması yönünde Sivil Toplum Örgütleri ve konunun uzmanlarından gelen öneriler de, “nafakanın, kademeli olarak değerlendirilmesi” ve “her bir boşanmanın kendine özgü şartlarının dikkate alınması” yönünde. Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) Başkanı Doç. E. Sare Aydın Yılmaz, “velayet” ve “nafaka” konularının, boşanmanın en problemli alanları olduğuna dikkat çekerek, “Nafakaların belirlenmesi hakkında yasal süreçlerde; çocuklu/çocuksuz, kısa süreli/uzun süreli evlilik, kusur derecesi gibi parametrelerin dikkate alınması ve her bir boşanmanın kendine has şartlarının gözetilmesi gerekliliğinin de altını çizdik. Boşanma süreçlerinde ebeveynliğe ilişkin haklar yapılandırılırken tarafların cinsiyetinden öte çocuğun yüksek yararı gözetilmelidir” dedi.Psikiyatrist - Psikoterapist Dr. Rıdvan Üney de, Asıl sorun “Bir kadın boşandığında çocuğu varsa yeniden hayatına birini alması çok olanaklı bir durum değil” diye konuştu.
1.5 ay evli kaldı, 9 yıldır para ödüyor
38 yaşındaki Kalip Özlü nafaka mağduriyetini şu sözlerle dile getirdi: “Eski eşimle bir buçuk ay evli kaldım. Çocuğumuz yok. 9 yıldır 275 TL nafaka ödüyorum. Boşandıktan iki yıl sonra tekrar evlendim. Eski eşim avukat ve polislerle eve haciz için geldiler. Eşyaların kendisine ait olduğunu iddia etti. İkinci kez evlendiğim eşim hamileydi, bu süreçte yaşadığımız stresten dolayı düşük yaptı. Eşim 3 seferdir düşük yapıyor, maddi durumum olmadığı için onu doktora bile götüremiyorum.”
"Ödüyorum ama..."
İsmet Turgut: “2 oğlum var. 10 senedir hem eşime hem çocuklarıma nafaka ödüyorum, çocuklarım söz konusu bile değil, başımın üstünde yeri var. Ama eski eşim çocuklarımı etkilediği için 9 yıldır çocuklarımı göremiyorum, benden koparıldı çocuklarım. İki yılda bir nafaka arttırma davası açıyorlar. Bin 50 TL maaşımdan nafaka ödüyorum. Eski eşimin nafakasının kesilmesini istiyorum.”