T24 Haber Merkezi
Basın Konseyi’nin her üç yılda bir yapılan seçimli Üyeler Kurulu toplantısı, Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen üyelerin katılımıyla gerçekleştirildi. Başkan seçimi gündemi ile toplanan Yüksek Kurul’da yapılan gizli oylamada Pınar Türenç oybirliği ile Basın Konseyi Başkanı seçildi.
Yeni dönemde Yüksek Kurul üyeliği yapacak 14 gazeteci ve 14 okur temsilcisinin seçildiği toplantıda medyanın sorunları masaya yatırıldı, çözüm arandı.
İstanbul Barosu salonunda yapılan, gazeteci cemiyetlerinin başkanları, akademisyenler, siyasi partilerin ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin de izlediği toplantı, Başkan Pınar Türenç’in konuşmasıyla başladı.
Toplantı açılışını yapan Türenç, Basın Konseyi’nin 40 yıllık serüvenini anlattıktan sonra Basın Meslek İlkelerini yerleştirmek ve özgürlükleri savunmak için çaba harcadıklarını belirtti.
Türenç, “Özgürlükçü demokrasinin temeli olan ifade ve basın özgürlüğü için, bir avuç gazetecinin yılmadan sürdürdüğü mücadelesinde, onların daima yanında olmayı yeğledik. Ve yine hep beraber devam edeceğiz. Özellikle son 20 yıldır ifade ve basın özgürlüğünün her geçen yıl örselenmesi ve baskı, yıldırma, gözaltı, tutuklama, sansür, otosansür ile karşı karşıyayız. Yaşanan bu zor süreçte, seçimlerde dahi, halkın bilgiye, gerçeğe, doğru şekilde ulaşma şansının olmadığını da hep birlikte yaşadık. Dünya basın özgürlüğü endekslerinde en altlardaki konumumuzdan bir türlü kurtulamıyoruz. Utancımız her yıl büyümekte. İfade özgürlüğü önündeki engeller, yıllar içinde değişerek, ancak hiç azalmadan devam etmekte.” dedi.
Türenç, Konseyin en üst karar organı olan Üyeler Kurulu’nun, ifade ve basın özgürlüğü mücadelesinin giderek çetin bir hâl aldığı ortamda yapıldığına dikkati çekti ve önümüzdeki dönemde gazetecileri bekleyen daha zorlu mücadele için güç vereceğini belirtti. Türenç şöyle devam etti:
“Gerçeğin peşinde olan 2 gazeteci İsmail Saymaz ile Fatih Altaylı hakkında dün açılan soruşturmanın korkutma, yıldırma amaçlı olduğunun farkındayız. Nasuh Mahruki için de aynı amacın sergilendiğini biliyoruz. Neyse ki genç gazeteci Furkan Karabay birkaç günde tutukevinden çıkarıldı. Bu gazetecilerin hiçbirinin terörle ya da düzeni bozmakla ilgili bir faaliyetinin olmadığını, aslında onları tutuklatanlar da iyi biliyor.”
"Direnmeye devam edeceğiz"
“Soru sorulmadan, sorgulanmadan, hesap verebilirlik ortamı yaratılmadan etik değerler ötelenerek yapılan işin, gazetecilik olduğunu kimseye inandıramazsınız.” diyen Türenç, “Sansür yasasıyla hızını alamayan siyasi anlayışın gözünün etki ajanlığı yasasını hayata geçirmekte olduğunu görüyoruz. Bunun için de direnmeye devam edeceğiz.” dedi.
Toplantının onur konuşmacısı Av. Fikret İlkiz, dezenformasyon yasası ve etki ajanlığı düzenlemesiyle ilgili konuştu.
Rusya ve Macaristan’da, yabancı ajanlığı uygulamasının etki ajanlığı adı altında getirilmek istendiğini vurgulayan İlkiz, bu düzenleme geldiğinde olacakları Gezi Davası’nı anlatarak özetledi. İlkiz, bu tür düzenlemelerin haber alma hakkını önlemek amacıyla yapıldığını, eğer uygulamaya geçirilse hukuk devletinin çürümüş olacağını belirtti.
Gazeteci Barış Terkoğlu da ifade ve basın özgürlüğü konusunda çifte standart uygulandığını belirterek “Tüm bunlara rağmen soruşturmalar, tutuklamalar gazeteciliğimizi daha güçlü hale getiriyor. Muhalif olarak adlandırılan gazeteciler tüm engellere rağmen güçlü kamuoyu oluşturmakta” dedi.
Üyeler Kurulu toplantısında seçilen üyelerle, doğrudan üye olan baro, meslek kuruluşu ve kurum temsilcilerinden oluşan Yüksek Kurul yeni dönem ilk toplantısını da yaptı. Başkan seçimi gündemi ile toplanan Yüksek Kurul’da yapılan gizli oylamada Pınar Türenç oybirliği ile Basın Konseyi Başkanı seçildi.
