Basın Konseyi, Basın İlan Kurumu'nun gazetenin çalışanlarına Terörle Mücadele Kanunu kapsamında dava açılan isimlerin işine son vermemesi hâlinde ilanlarının kesilmesine olanak sağlayan yönetmelike tepki gösteren bir açıklama yaptı. "Bu uygulama muhalif olan sesleri susturmaya yönelik ciddi bir tehdit oluşturmaktadır" denen açıklamada, "Ülkemizde halkın haber alma özgürlüğü kısıtlanmaktadır ve son uygulamayla yayın halinde olan kurumlara da ekonomik baskı kurarak farklı seslerin susturulması amaçlanmıştır" ifadelerine yer verildi.
Basın Konseyi'nin "Farklı sesler susturuluyor" başlıklı açıklaması şöyle:
Basın İlan Kurumu’nun “Resmi İlan ve Reklamlar’a getirdiği yeni uygulama, muhalif olan sesleri susturmaya yönelik ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Bir yönetmelikle getirilen yeni uygulama, Anayasa’nın çalışma özgürlüğü ve basın özgürlüğü gibi maddelerine tamamen aykırıdır. ‘Anayasal suçlar’ ya da’ terör suçları’ kapsamında hakkında ceza davası açılan gazetecinin davaları bile sonuçlanmadan işten çıkarılmasını öngörmektedir. Bu durum, bireysel hak ve özgürlüklerin vazgeçilmez ilkesi olan masumiyet karinesine ters düşmektedir.
OHAL uygulamasından bu yana bir çok yayın organı kapatılmış, bir çok meslektaşımız işsiz ve mağdur konuma düşmüştür. Birçok TV, radyo ve gazetenin yayınlarının susturulması için başlatılan çabaların ilk aşamasında önce Türksat devreye sokuldu. TV’lerin yayın rejileri ile sistem odalarındaki aygıtlara el konuldu. TRT den gelen teknik bilirkişilerle maliyeciler marifetiyle, malzemelerin sayımı yapıldı, TRT’ye yediemin olarak tayin işlemi yapıldı. Görevlilerce kapıları mühürlendi. Gözaltılar yaşandı. Bu durum dehşet vericidir.
Ülkemizde halkın haber alma özgürlüğü kısıtlanmaktadır ve son uygulamayla yayın halinde olan kurumlara da ekonomik baskı kurarak farklı seslerin susturulması amaçlanmıştır.
Basın Konseyi olarak , gelinen bu son derece hazin tablodan rahatsızız ve bir an evvel basın özgürlüğünü kısıtlayıcı bu tür uygulamalardan vazgeçilmesini beklemekteyiz.